3
chaeyoung:
söylediklerim doğruymuş
lisa:
ne?
chaeyoung:
bilmiyormuş gibi davranma
hoseok bugün sana hislerini itiraf etmiş
sana söylemiştim
lisa:
sen bunu nereden biliyorsun?
chaeyoung:
sen annemle telefonla konuşurken duydum
anneme söylediğin her şeyden haberim olacağı gerçeğine alışamadın bir türlü
lisa:
tanrım
yakın arkadaşımla bile senin yüzünden rahatça konuşamıyorum
chaeyoung:
rahatça konuşabilirsin
fazla kafama takmıyorum
lisa:
bu yalanına kendin de inandın mı cidden?
chaeyoung:
hayır
ama doğru olan bu sanırım
lisa:
ne zamandan beri doğru şeyler yapmaya başladın?
chaeyoung:
bilmiyorum
sadece o an nasıl istiyorsam öyle davranıyorum
lisa:
anladım
chaeyoung:
hoseok'a verdiğin cevap neydi?
lisa:
hayret
bu kısmı duyamamış olmalısın
chaeyoung:
sadece midem bulandığı için banyoya gitmek zorunda kaldım
bu nedenle anlattıklarının bir kısmını kaçırmış olabilirim
lisa:
pekala
duyduklarınla yetin o halde
chaeyoung:
nasıl bunu yapabilmemi bekliyorsun?
içim içimi yer her gün
lisa:
ciddiyim
bunlar burnunu sokmaman gereken konular
chaeyoung:
peki
ama verdiğin cevabı biliyorum
onu reddettin
öyle değil mi?
lisa:
bunu nereden çıkardın?
chaeyoung:
hoseok sana göre değil
ayrıca bir ilişki istediğini de düşünmüyorum
tek başına daha iyisin
lisa:
pekala
nasıl düşünmek istiyorsan öyle düşün
chaeyoung:
haklıyım, biliyorsun
lisa:
evet, öylesin
chaeyoung:
güzel
lisa:
annen şehir dışından döndüğüne göre sürekli bana gelmeyi bırakırsın değil mi?
chaeyoung:
eskisi kadar sık gelemem
neden sordun?
gelmemden rahatsız mısın?
lisa:
evet?
chaeyoung:
bebek bakıcılığı yapıyormuşsun gibi davranma
lisa:
her gelişinde mutfağımı dağıtan bir bebek olmadığını mı söylüyorsun?
chaeyoung:
neden sadece kötü taraflarımı görüyorsun?
evet, biraz dağınık olabilirim
lakin yanında ne denli sessiz oturarak seni rahatsız etmemeye çalışmamı neden görmüyorsun?
oysa ki oldukça olgun davranıyorum
lisa:
evet, sanırım tek sevdiğim huyun bu
yanımda çıtını çıkaramayışın
ama burada ağzın hiç durmuyor
chaeyoung:
seninle başka türlü konuşamıyorum çünkü
lisa:
evet, haklısın
chaeyoung:
bugün izin günün
lisa:
izin günlerimi de mi ezberledin?
hakkımda bu kadar fazla şey bilmemelisin
chaeyoung:
hayır, ezberlememiştim
sadece yazışmaya başladığımızdan beri hiç işlerim var veya toplantıya gideceğim demedin
lisa:
anladım
bir an gerçekten her şeyimi ezberleyen bir psikopat olduğunu düşündüm
chaeyoung:
aslında bu konuda pek de haksız sayılmazsın
lisa:
senden korkmam mı gerekiyor?
chaeyoung:
senden 12 yaş küçük birinden korkacak mısın?
lisa:
yaşların önemli olmadığını sen söylemiştin
senin aklını küçümseyemiyorum
chaeyoung:
sana kendimi kanıtlayabilmiş olmam hoşuma gitti
lisa:
kanıtlamak değil
en başından zaten zeki bir kız olduğunu biliyordum
ayrıca kurnazsın da
chaeyoung:
biraz da bencilim değil mi?
lisa:
neden öyle söyledin?
chaeyoung:
lisa, seni çok zor durumda bıraktığımın farkındayım
bir arkadaşının kızı olarak sana karşı sevgi beslemem ve bunu sürekli dile getirmem kötü hissetmeni sağlıyor olabilir
gerçekten üzgünüm ama hislerimi söyleyebildiğim tek kişi sensin
sana karşı olan hislerimi sadece seninle konuşabilirim
bu yüzden yaptığım şey bencillik gibi
lisa:
haklısın
ama kendine çok yüklenme
bunu düşünmüş olman bile iyi bir şey
seni suçlamıyorum
chaeyoung:
ben de kendimi suçlayamıyorum
sanırım bütün suç kalbimin
lisa:
sanırım
(13.45)
chaeyoung
az önce annen aradı
beni evinize davet etti
size geliyorum
(14.03)
chaeyoung:
biliyorum
birbirinizi özlemiş olmalısınız
lisa:
evet
annen sürekli şehir dışında
sana zor gelmiyor mu bu durum?
chaeyoung:
geceleri biraz korkuyorum ama onun dışında hiçbir sorun yok
hatta işime bile geliyor
dilediğimce yaşıyorum
lisa:
ben senin yaşlarındayken annem sürekli başımda beklerdi
ben ders çalışırken bile yatağımda sessizce oturarak beni izlerdi
çok rahatsız olurdum
sanırım bu konuda şanslısın
annen seni fazla sıkmıyor
chaeyoung:
evet, öyle
lisa:
sence annen öğrense ne olur?
chaeyoung:
neyi?
lisa:
beni
chaeyoung:
senden hoşlandığımı ona elbet söylemedim
öğrenirse vereceği tepkiyi pek kestiremiyorum
hemcinslerimden hoşlandığımı biliyor lakin
o hemcinsimin sen oluşu işleri biraz değiştirebilir
lisa:
keşke bunu yapmasan kendine
keşke yaşıtlarınla iyi vakit geçirip gençliğini böyle harcamasan
chaeyoung:
sen gençliğimin başına gelmiş en güzel şeysin lisa
şu an bile birazdan seni göreceğim için öyle heyecanlıyım ki
eve gelen hiçbir misafir için bu denli sevindiğimi hatırlamıyorum
lisa:
sadece bekleyeceğim
sen benden sıkılana kadar
benden vazgeçtiğin gün hayatın ne denli güzel olduğunun farkına varacaksın
ben seni üzmekten başka bir işe yaramam
chaeyoung:
böyle düşünmene alışkınım lakin senden sıkılmayacağımı en iyi sen biliyorsun
görüldü
-
Soyguncu bir aşk bu,
En sıradan ezgilerden
Sevinçler devşiriyor.
Kökü dışarda bir aşk,
Dante ile Beatrice'inkine
Fena öykünüyor.
İşgalci bir aşk bu,
Samanlık sevişenin diyor
Başka şey demiyor.
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top