Bir Pazar Sensizliği
Kısacık ömrüm vardı gözlerinde
Zamansız bir gelişin vardı
Hep bir telaş içindeydi minik ellerin,
Çoğu zaman soğuk ve beyazdılar.
Alçalmış birkaç bulutun yumuşaklığı vardı teninde..
Sahipsiz kalan saçlarını savurdukça rüzgâr, bir rayiha hapsederdi beni, derin gökyüzüne..
Sanki bir mevsimdin, alışkanlıkları yerinden eden, yazın yağan bir kar tanesiydin.
Yüzünün en ince hatlarına kadar kutumda sakladım,
Özlemek söz konusu olunca açar bakarım diye, usul usul..
Dudakların, kirazlı bir likör, her gün daha çok kendine bağlayan,
Ziyan etmeden son damlasına kadar içmek istedim..
Sesin, okyanusun ortasında yol alan bir gemi,
Ölmeyi beklediğim bir durak, dört tarafı ufukla çevrili..
O gece vardı ya hani, saat gece dört civarı, bütün ruhlar uyumuş,
Hayat zifiri karanlık, bana sabahın ilk ışıkları gibi gelmiştin..
İşte o zaman anlamıştım, meleklerin yeryüzüne vuku ettiğini.
Sen ki satırlarımda en çok yer verdiğim kişiydin, bir kelimeden öteydi ismin..
Adını sayıkladı bugün yine kalbim, nefesinin son demlerinde, senin isminle attı..
Bilirdim bu hissi,
Adını ben koydum, bir pazar sensizliği...
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top