Herkese merhaba🖤

Aylar oldu, burada kimler kaldı bilmiyorum ama kalanların ne için kaldığını az çok tahmin edebiliyorum. Şeytan Adını Fısıldadı, hiçbir zaman okuyan herkesin sevdiği bir kitap olmadı. ŞAF'a katlanmak ve finali görmek için bir sabır köprüsünü geçmek gerekiyordu çünkü bilinmeyen numaradan hoşlanılmadı. Attığı mesajlar zorbaca ve kırıcıydı, ergenceydi. Aslında şimdi burada olanlar biliyor ya, Lara'nın yaşadıkları da tıpkı böyleydi.

Benden kitaba devam etmem ya da hiç değilse bir özel bölümle ileride neler olduğunu göstermemi istediniz. Benim için kitap ciddi anlamda bitmişti ve dedim ki 'devamını yazmıyorsam kavuşamamışlardır'. Sonra da bunu söylememin benim için ne kadar kolay olduğunu fakat kitabı sonuna kadar okuyanları da tıpkı Lara ve Kağan gibi yarım bıraktığımı fark ettim. İkisi yeniden bir araya gelirse benim için özel bölümle sınırlı kalmaz, kitabın devamını yazmam gerekir ve bunu yapmak istemiyorum çünkü onlarla ilgili anlatacak bir şeyim yok dedim. Defter kafamda gerçekten kapanmıştı ama sizden aldığım her geri dönüş, o kapağı yeniden açıp kurcalamamı sağladı. Bu yüzden ortayı bulan bir karar aldım; gelecek ayları/yılları içeren iki özel bölümle döneceğiz.

İlki Kağan'ın anlatımından olacak. Henüz hiçbir şey yazmadım ama Kağan'ın ne anlatacağını, nasıl değiştiğini merak ediyorum ve onun gözünden Lara'yı okumanızı istiyorum. İkinci yani sonuncu özel bölümse daha sonraki yıllarda geçecek ve o da Lara'nın ağzından yazılacak. Birbirinden farklı iki bakış açısıyla kapanış yapacağız.

Bir sefer daha Mavi Tepe'de bulaşalım; bu kez meleklerin fısıltısını duymak için olsun. 🌊⚓