Efsun o geceyi babasıyla birlikte bir otelde geçirdi. Uyumak ümidiyle kafasını yastığa koyup üzerine yorganı çekti ama gözünü dahi kırpmadı.

***

Çınar da o gece sadece bedenini koymuştu yatağa ama zihni başka yerlerdeydi. Uyumak da, uyumamak da istemiyordu. Sırt üstü uzanmış tavana bakıyordu. Kendisini ısırmaya çalışan Aslan'ı bile umursamadı. Eli, bir anlığına telefonuna gitti ama sonra geri bıraktı. Efsun'a neler olduğunu sormak istiyordu ama ona hiçbir şey diyemezdi. Bir an için gördüğü rüyayı daha önce anlatsa sonucun farklı olacağını düşündü. Bu düşüncesi de yarım kalarak uykuya yenik düştü.

***

Bütün incelemeler yapılmıştı. Çınar'ın yaptığı araba tarifi oldukça işe yaramıştı. Onun sayesinde, Alp'e ait olan on farklı yerdeki mülkten hangisine gittiği bulunmuştu. Ama maalesef çalışmalar Mine'nin ölümüne engel olamamıştı.

Polisler onları buldukları zaman, Mine çoktan ölmüştü. Alparslan ise yerde kanlar içinde yatıyordu.