4.BÖLÜM :Tanışma


Yukarı çıkıp pencerenin önünde durdum hava çok kararmıştı ve şiddetli bir yağmur başlamıştı birden elektirikler kesildi şimşek çaktı ben şimşekten korkardım geceliğimi giyip yatağıma uzandım bugün çok yorulmuştum kafamı yastığa koydum yeniden şimşek çakmıştı 'hadi Esin 18 yaşındasın ' kendimi teselli etmeye çalışıyordum ses duymamak için şarkı açıp sesini verdim sona düşünme şimşeği düşünme gözümü kapatıp kendimi zorla da olsa uykuya bıraktım.

Sabah sabah abimim sesiyle uyanmıştım birine bağırıyordu üstüme dolaptan siyah renkte hırkamı alıp merdivenlerden aşağı indim abim kanepeye oturmuş telefonla konuşuyordu karşısındaki kişiye " Ne demek mekanı polisler bastı sizi oraya süs diyemi diktim kapat gerizekalı kapat birazdan orada olurum."

Abim ne diyordu böyle onun yanına doğru yürüdüm. "Abi bir şeymi oldu neden böyle bağırıyorsun sabah, sabah."

"Esin benim şimdi çıkmam lazım sonra konuşsak olurmu ." Dedi yüzü sinirden kıpkırmızı olmuştu.

"Yine neler karıştırıyorsun abi, ya sana bir şey olursa annem ve babamdan sonra sana bir şey olursa bunu kaldıramam biliyorsun." Yanıma gelip alnıma bir öpücük bırakıp şöyle dedi.

"Esin şimdi gerçekten önemli bir işim var bana bir şey olmuyacak şimdi bunu kafaya takma geldiğim zaman her şeyi konuşuruz."Deyip tam dışarı çıkacaken arkadan ona sarılıp "sana güveniyorum abi bu güvenimi boşuna çıkarma" dedim o da cevap vermemişti ve evden çıktı.
'Allahim inşalah abime bir şey olmaz." Diye dua etim.
&&&&&&&&&&&

Atakan'dan

Mekanımın basıldığında duyunca, çok sinirlenmiştim. Nasıl polis benim mekanımı basardıEsin'de benim söylediğim şeyleri duymuştu onu bu işe karıştırmak istemiyordum ama her şeyi lanet olsun ki duymuştu ona bir açıklama yapmak zorundaydım, ama şimdi bunu düşünmeyi bırakıp arabaya binip mekana doğru gittim birsürü polis vardı kapının önünde hemen polislere doğru gidip "Bir sorunmu var polis bey çünkü bura benim de "dedim.

"Sabahleyin bizi bir kişi arayıp deponuzda kaçak silah, bulundurduğunuzu ihbar etti ama gördüğümüze göre yalan bir ihbar sizi rahatsız etiğimiz için kusura bakmayın."

"Lütfen bir daha olmasın gördüğünüze göre silah milah yok şimdi bir şey bulamadığınıza göre gidebilirmisiniz." Allah kahretsin kim beni ihbar etmişti.

"Tekrar rahatsızlık verdiğimiz için kusura bakmayın hadi arkadaşlar gidelim "deyip arabalarına binip gitmişlerdi.

Yanıma gelen iki adama " bu iş nasıl oldu ve beni kim ihbar etti lan " hiç bir cevap vermediler ikiside sus pus olmuştu, sinirlenmiştim susmalarına o sinirle elimi yumruk yapıp duvara sert bir şekilde vurdum. " Cevap verin lan size bir soru sordum dün bütün silahları başka yere taşımasaydık şimdi bütün silahlara el koyulmuştu " yine ikiside susmuş bir şey dememişti silahımı çekip "Susmayın lan Susmayın cevap verin ölmek istemiyorsanız cevap verin." Susmaları beni daha çok sinirlendiriyordu.

"Vallahi biz bir şey bilmiyoruz abi aniden mekanı polis bastı ne olduğunu biz bile anlamadık." İşaret parmağımı kaldırıp tehdit eder bir şekilde salayarak.

"Kesin sesiniz nasıl bilmiyorsunuz lan nasıl hemen bana o iti bulup getireceksiniz onu kendi elerimle öldürecem kim cesaret eder lan benim mekanımı bastırmak için şikayet eder kim lan kim" bu sefer sinirden sesim fazla çıkmıştı bu işe yaramazları boşuna mı buraya koyuyordum.

"Abi benim aklımda biri var ama."aklında biri varmış zekasız herif.

"Kim lan."

"Oğuz Aksoy seni sürekli tehdit ediyordu birde en büyük düşmanın sonuçta o olamazmı. "O olabilirmiydi bu kadar ileri gidip beni başına bela etmezdi her halde?

"O bu kadar cesur olamaz eğer oysa da işte şimdi korksun benden.
Hemen kim yaptığını bulun eğer oysa yemin olsun onu gözümü kırpmadan öldürecem"

Hemen arabaya binip eve doğru sürdüm Esin evde tekti kim bilir ne kadar korkmuştur eve geldiğimde kapıyı çaldım kapıyı açar, açmaz ağlayarak bana sarılmıştı cok korkmuştu benim küçük kardeşim.

"Abi ya sana bir şey olsaydı ben çok korktum."

"Şşt sakin ol bana kimse bir şey yapamaz yanlış ihbarmış hadi git elini yüzünü yıka konuşalım. "
&&&&&&&&

Esinden

Abime bir şey olursa ben yaşayamazdım bir saatir abim gitmişti telefonunada ulaşılamıyordum, kapı çalma sesini duyunca hemen gidip kapıyı açtım karşımda abimi görünce henen sarıldım allaha şükür ki abime bir şey olmamıştı. "Sakin ol bana kimse bir şey yapamaz, yanlış ihbarmış hadi git elini yüzünü yıka konuşalım."
Ağladığım için yüzünçm gözüm hep kırmızı olmuştu, hemen gidip elimi yüzümü yıkayıp koltukta oturan abimin yanına oturdum, sorumu ilk ben abime yönelterek .
"Evet abi seni dinliyorum ne mekanı bu."

"Esin bak şimdi sana bunu anlatamam zamanı gelince anlatacam sen korkma tamamı abicim bana güven, sadece sabret, ve bekle." Abim anlatacam derse anlatacaktı mutlaka o yüzden fazla üstelemeden.

"Tamam abi açıklamanı zamanı gelene kadar bekliyeceğüm ama bu süre çok uzamasın. "

"Senin bugün dans kursun yokmu " diye sordu "evet var bir saat sonra ama gitmeyi düşünmüyorum " dedim "Saçmalama Esin hadi git hazırlan seni bugün kursa ben bırakırım" keyfim yoktu ama yine de gidecektim çünkü bana iyi gelecek olan şey danstı nınu biliyordum

"Tamam gidip hazırlanıyorum " hemen yukarı çıkıp yine en sevdiğim kırmızı elbisemi giydim ve altına siyah bir ayakkabı giydim saçım at kuyruğ yaparak topladım sonra makyaj olarakta sadece kırmızı bir ruj sürüp işimi bitirip aşağı indim abim beni gördüğünde yanıma gelip "her zaman ki gibi çok güzel ve nefes kesiyorsun, mavi gözlerin kahverengi saçlarınla esmer tenin ve giydiğin bu elbiseyle. Maşallah benim kardeşime her zamanki gibi nefes kesiyor . Ama dikkatli ol benim kardeşime kim asılırsa gel bana söyle o adamın ağzını burnunu zevkle kırarım tamamı çirkin kurbağa." Bu sözleri söyledikten sonra . Alnımdan öpüp bırakmıştı ve bana yine kurbağa demişti abimin bana verdiği lakaptan nefret ediyordum.

"Abi sen bana nefes kesiyorsun diyorsun da sen de nefes kesiyorsun kara kaşın kara gözün asıl sana bir kadın asılırsa gel bana söyle saçını, başını zevkle yolarım." Abim ciden çok yakışıklıydı o da benim gibi esmerdi ama onun gözleri gece karası gibi siyahtı .

"Canimisin kızım niye milletin saçını, başını yoluyorsun bir de çok yakışıklı ve nefes kesici olduğumu biliyorum."ya bu abim ciden komikti hafifçe kıkırdadığımda "Ne oldu neden kıkır, kıkır gülüyorsun çok mu komik " dedi kaşları hafiften çatılmıştı.

"Ya abi bana cani diyorsun da daha yeni sana asılanın ağzını, burnunu kırarım diyordun. " Sesim biraz sitemkar çıkmıştı."
"Sus kız sen ne kadar dilli ve bilmiş biri oldun başıma "kahkaha atarak " hadi gidelim abi geç kalacağız"dedim evden çıkıp arabaya doğru yürüdük arabaya bindikten 10 dakika sonra dans kursuna gelmiştik abimin yanağına öpücük bırakıp. " Seni çok seviyorum abi biliyorsun değilmi." O da aynı şekilde sağ yanağıma öpücük bıraktı.

" Biliyorum bende seni seviyorum"dedi bende arabadan inip kapıyı kapatmadan önce" Akşam görüşürüz o zaman " deyip arabanın kapısını kapatım.

Abim de hemen gaza basıp gitmişti zaten. Tam dans kursuna gireceken konferans salonunda ki esmer tenli gri gözlü olan yakışıklı adamı gördüm kalbim güm güm atmaya başlamıştı bu adam bana ne yapıyordu böyle. 'Neden kalbim böyle birden bire hızlı atmaya başlamıştı? '
Kendi kendime sorduğum sorunun cevabını bile bilmiyordum kendine lanet okudum.

Dans salonunda tanıştığımız Selim beyle konuşuyordu. 'Acaba Selim beyi nerden tanıyordu?' Düşüncelerimle savaşmayı bırakıp içeri girdim dans daha başlamamıştı on dakika sonrada Selim bey içeri girdiğinde baba doğru yürüyüp yanıma geldi. "Selam " dedi ben de ona "Selam " dedim ikimizde selamlaştıktan sonra bir şey dememiştik iki dakika sonrada hoca gelmişti . Ve hocada bugünkü dansımızı olan sambayı anlatmaya başlamıştı bu dansı bilmiyordum ama gayet eğlenceli bir dansa benziyordu hoca anlatmayı bırakıp hadi şimdi siz deneyin dedi çok değişik bir danstı yaparken biraz zorlanacaktım çünkü kalçalar ve omuz hareketleriyle yapılıyordu ve ben tanımadığım bir adamla bu haraketleri yapacaktım SelimBey'de utandığımı görmüş olmalı ki "istersen biz yapmayız" dedi bende kabul ettim teklifini "sana bir şey sorabilirmiyim Selim bey"diye sordum bugün tanıda gördüğüm adamın neyi olduğunu çok merak ediyordum

"Sorabilirsin ama Bey deme sadece Selim " bunu gülümseyerek söylemişti ."Bugün yanınızda gördüğüm adam kimdi acaba"dedim o da kısaca "Abim " demişti şimdi o adam Selim Beyin abisimiydi "Abim çok yakışıklı değilmi ama bende onun kadar yakışıklıyım bence"dedi .
"Abinize hiç bakmadım o yüzden yakışıklı olup olmadığını görmedim " dedim resmen büyük bir Yalancıydım çünkü abisi yakışıklıydı hemde çok bu konuyu kapatıp havadan Sudan konuşmaya başlamıştık biz konuşurken derste bitmişti "Ders bitiğinde göre ben kaçar diğer ders görüşmek üzere " dedi ben de eşyalarını alıp çıktım .

Yakışıklı adam kalbimin bu kadar hızlı atıracak adam yani Selimin abisi bana doğru geliyordu allahım neden bana doğru geliyordu. Yanıma geldi
Elimi alıp elimin üstüne zarif bir şekilde öptüten sonra şöyle söyledi "Benim adım Oğuz sizin adınızı öğrene bilirmiyim güzel bayan "şu an tir tir titredime yemin bile edebilirdim.

"Adım Esin, Esin Arıkan " sesim titrememesine gayret göstermeye çalışmıştım ama sesim yinede titreyerek çıkmıştı ve kalbim inanılmaz şekilde hızlı atıyordu bir an nefesim kesildiğini bile hisetmiştim . Lanet olsun tanımadığım bir adam bana neler yapıyordu böyle ?

Bölümü beğendinizmi nasıl olmuş inşallah güzel olmuştur ve beğenmişsinizdir sevgilerle.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top