2.BÖLÜM:"Dans"

2.BÖLÜM  

Arkamdan " Esin! " diye biri bağırıyordu dönüp arkama baktığımda yine mi bu çocuk diye düşündüm. Benim anlayamadığım nokta şuydu "bu çocuk adımı nerden biliyordu ve benden ne istiyordu".

"Efendim" dediğimde o da bana dönüp "nereye gidiyorsun?" diye sordu.

"Sanane Allah'ım Yarabbim başıma bela oldun resmen. Sen kimsin ki bana hesap soruyorsun adımı da nerden biliyorsun ve benden ne istiyorsun."Gerçekten de bela olmuştu. Bu söylemlerim boşuna değildi elbette.

Onun cevap vermesine fırsat vermeden, arkamı dönüp de gideceğim sırada kolumu tuttu ve enseme doğru nefesini üfleyip kulağıma doğru eğilerek ,"yakında anlarsın" dedi. Birden afallamıştım. Üzerimde neler olduğunu anlayamamanın verdiği bir şaşkınlık vardı . Son sözlerinden sonra uzaklaştı ama hala burdaydı lanet herif, bu da neydi ? neden nefesini enseme üfleyecek kadar çok yaklaşmıştı bana. Gerizekalı herif. Onca derdin üzerine bir de bu gerizekalı çıkmıştı karşıma 'ben ne günah işledim Allah'ım ' diye içimden sessiz bir şekilde düşündüm resmen bütün belalar ve belalı kişiler beni buluyordu . Biri arkadan
"Bora hadi gidelim"dedi.

"Şimdilik gidiyorum yakında yine karşında olacağım güzelim" diyerek uzaklaştı. Resmen bir belaya çatmıştım.

"Dur gidemezsin sorduğum sorulara cevap ver beni nerden tanıyorsun", dediğim sırada aniden durdu ve yönünü bana doğru çevirdi.

"çok konuşuyorsun beni tanıman için epey bir zamanın olacak zaten" deyip son kez uzaklaştı.

Ben şok olmuş bir şekilde arkasından bakakalmıştım. Düşüncelerimi bırakıp yürümeye başladım. Abimin Arabasını ve şoförünü görünce şaşırmıştım, ben abime istemediğimi söylediğim halde yine kendi bildiğini yapmıştı beni görünce hemen kapıyı açtığı için ben de arabaya doğru ilerleyip bindim. Bu sırada telefonumu çıkarıp Abimi aradım, ilk çalışta açmıştı "Ne oldu Esin bir sorun mu var" dedi sesi sakindi ama soluk soluğa kalmış gibiydi.

" Hayır bir sorun yok abi ama beni çok sıkıyorsun tek başıma gidebilirdim kursa, bir de dikkatimi çekti sen neden soluk soluğasın."

"Esin abiciğim biliyosun seni korumak istiyorum, sana bir şey olursa vicdan azabından ölürüm yapma böyle, ayrıca soluk soluğa değilim sana öyle gelmiştir."

"Tamam abi hadi kapatıyorum" sesim biraz sitemkâr çıkmıştı, ama o da haklıydı bana bir şey olmasını istemiyordu şöför "geldik" dediğinde arabadan inmeden önce:

"Sen gidebilirsin ben tek giderim eve " dedim ama beni dinleyecek miydi orası meçhuldü. Çünkü sadece abimi dinlerdi, git derse giderdi gel derse gelirdi. Kısacası onun sağ koluydu.
Bunları boş verdim çünkü şu an çok mutlu olmam lazımdı öyle de oldu.

Yüzümde büyük bir tebessüm oluştu. çünkü bulunduğum yer benim huzur kaynağımdı Dans benim için herşeydi salsa, bale , tarantella, vals ve daha birçok dans türünü aşk derecesinde ilgiyle yapıyordum. içim inanılmaz bir huzurla doluyordu en sevdiğim dans çeşidi ise salsaydı salsayı yapmayı ve müzik ile olan ritmik uyumu beni benden alıyordu içeri geçtiğimde kırmızı elbisemi giyip içeri girdim, herkes kendi eşini seçmişti. ama dans Allah'tan henüz başlamamıştı. Hocamız beni gördüğünde

"Gel bakalım Esin dansa başlayacağız birazdan. tam zamanında geldin " herkesin bir eşi vardı ama ben tektim yavaş yavaş dans hocasının yanına ilerledim arkalardan birisi:

"Hocam galiba arkadaşımız boşta kaldı, o da isterse ben hanımefendiye zevkle eşlik ederim."dedi dans hocası da bana doğru dönerek:

" Esin sen de istersen bey efendiye eşlik et çünkü şu anda ondan başka boş eş yok" dedi.

Kafamı olumlu anlamda salladım, adama dönüp baktığımda adamın ne kadarda yakışıklı olduğunu gördüm, uzun boylu ve inanılmaz yakışıklıydı hoca da " hadi eşinin yanına git Esin dansa başlayalım artık dedi. Ben de hocanın gösterdiği beyefendiye doğru yürüdüm o sırada elini benimle tanışmak için uzatmıştı "benim adım Selim" dedi. bende elini tutup "benim adım da Esin tanıştığımıza memnun oldum" dedim.

" Hepiniz eşinizi seçtiğinize göre derse başlayalım artık bugünki dersimizde vals bu dansı bilen varsa anlatabilir mi?" Ah salsadan sonra en sevdiğim danstır vals ve o dansla ilgili nerdeyse her şeyi biliyordum, kimseden ses çıkmayınca öne doğru bir atılıp:

"hocam ben bu dansı çok seviyorum isterseniz anlatabilirim" dedim sesim şekerine kavuşmuş sevinçli bir çocuk gibi çıkmıştı.

" Hadi anlat bakalım Esin" dedi söze başlayıp

"Avustralya'ya ait olan yöresel bir danstır.
16. yüzyılda Fransada Valto adında bulunan dans 19 . yüzyılda ingiliz aristokrasisinde oldukça popülerleşmiştir vals dansı çiftlerin bir birine sıkıca tutunup yapılmasıdır.
Ve Avustralya'ya ait olan yöresel bir danstır, bir nokta etrafinda dönerek yapılır. Dedim hocada hafif bir gülümsemeyle.

"Aferin Esin evet arkadaşlar Esin'in de dediği gibi, Avustralya'ya ait olan yöresel bir danstır bir nokta etrafında dönerek yapılır ve sıkıcı gibi görünsede çok eğlenceli ve güzel bir danstır şimdi nasıl bir dans olduğunu öğrendiğimize göre başlayabiliriz."

Karşımdaki adını yeni öğrendiğim Selim " Dansı çok seviyor olmalısınız" diye sordu evet anlamında kafamı saladım "benimde hiç bir bilgim yok bu dansla ilgili beni yönlendirirseniz ve bana yardımcı olursan sevinirim" diyen Selime "tabi ama bu dans biraz zordur" dediğimde oda bana gülümseyerek "zoru severim " dedi müziğin sesi geldiğinde" hadi başlıyalım öyleyse " dedim.
Aslında gayete güzel dans ediyordu bu dansı önceden bence biliyordu, çünkü gayet başarılıydı müziğin sesi durduğunu bizde durmuştuk, hoca da memnun bir şekkilde gülümseyerek. "Gayet başarılıydınız hepinizi tebrik ederim bir dahaki dersimizde görüşmek üzere" dediğinde Selim beye dönüp .

"Eminmisiniz önce bu dansı yapmadığınıza gayet de başarılıydınız" dediğimde.

"Sağol artık bence sizli bizli konuşmayalım Selim tek dersen öyle daha rahat olurum " dediğinde bende evet anlamında kafamı saladım "Bir dahaki derste görüşürüz o zaman, Esin ve kırmızı çok yakışmış"dedi.

Bende biraz utanarak "bir dahaki dansta görüşürüz o zaman "

" Bir dahaki dansı emin ol ki zevkle bekliyor olacam. "

Ben ne olduğunu anlamadan gitmişti, kendimi nedense tuhaf hisetmiştim, bende çantamı alıp çıkmıştım, karşımda şoförü görünce sinirlenmiştim ona doğru ilerleyip "Yanlış hatırlamıyorsam sana git demiştim anlama problemin mi var" dediğimde .

"Özür dilerim hanım efendi ama ben bir emir kuluyum abiniz kurs bitene kadar dönme dedi dönersende kardeşimle dön dediği için sizi bekledim."

"Tamam neyse gidelim" tam kapımı açacaken,

"Kendi kapımı kendim açarım " dedim ve oda açmadı ve kendi şoför koltuğuna oturdu bende bindiğimde.

Telefonumu mesaj geldiğini gördüm açıp baktığımda .

" Ben Bora telefon numaramı kaydedersen sevinirim."

Yazıyordu seviyesiz ya bu çocuk adımı nasıl biliyor, ve nasıl telefon numarama ulaşmıştı. bu çocuk çok olmuştu artık şoför "geldik efendim" dediğinde indim arabadan.

Eve girdiğimde abim koltukta uyuya kalmıştı, hemen içerden bir örtük alıp üstüne örtüm, mutfağa doğru ilerledim fırının üstünde yemeği görünce sevinmiştim yemek yapacak halim kalmamıştı çünkü, bugün Filiz abla gelmiş olmalıydı arada sırada gelip evi temizler ve bize yemek yapardı dolabı doğru ilerleyip salata malzemelerini çıkarıp salata yaptıktan sonra masayı kurup abimin yanına doğru ilerledim
yanağına öpücük bırakıp" hadi abi kalk yemek hazır" dedim oda gözünü aralayıp" tamam sen geç otur ben elimi yüzümü yıkayıp gelecem" dedi ben masaya oturduğumda oda banyoya girmişti hemen çorbaları koyduğum abim de sofraya oturmuştu .

" Sen ne ara yaptın bunları" diye sorduğunda.

"Ben yapmadım Filiz abla yapmış olmalı" kafasını tamam anlamında saladı. İkimizde bir
şey demeden yemeğimizi bitirmiştik, sofrayı toplamayı abimde yardım etmişti bana.
Odama girmiştim ve ders çalışıyordum abim bana seslendi.

"Esin bana bir türk kahvesi yapar mısın." dediğinde mutfağa girip cezve ve kahveyi çıkarıp yapmaya başladım, hem ona hem kendime yapmıştım kahveyi ona uzatıp tam gideceken.

"Esin gel otur yanıma senle konuşmam gereken şeyler var. Senin de heralde anlatacak şeylerin var "dediğinde ne dediğini anlamamıştım gidip elimdeki kahveyi sehpaya bırakıp yanına oturdum yanağına öpücük bırakıp" abicim gerçekten yorucu bir gündü sonra konuşalım olurmu, beli ki canını sıkan bir konu var yarın konuşalım gerçekten yorucu bir gündü" oda anlayışlı bir şekilde kafasını sallayıp. Bugün kaç bakalım yarın görüşürüz" dedi.

"O zaman ben odama kaçar" deyip odadan çıktım.

Gerçektende yorucu bir gün geçirmiştim, yatağıma girip uyuyacaken telefonundan birden titredi gelen mesaj engeledi elime alıp mesajı açtığımda " abini çokmu seviyorsun cici kız" yazıyordu mesaj sadece numaradan gelmişti ben bu numarayı tanımıyordum bu mesajda neyin nesiydi bir de bu çıkmıştı başıma, yatağıma uzanıp yarın bunu abime göstermeyi not edip huzursuz bir şekilde uykuya daldım.

"oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin
Sizce bölüm nasıldı?

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top