MĘRDİVĘN
Adım adım engellerinden atlayıp, ağır ağır basamaklarına çıkıyordum. Ben engellerini atlamaya çalıştıkça, sen duvarlar ördün. Ben basamaklarına çıkmaya çalıştıkça, sen indirmeye çalıştın. Ben yoluna devam etmeye çalıştıkça sen yolundan çıkarmaya çalıştın. Ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalıştıkça, darbe yedim sıkça. Ben de o merdivenlerinin basamaklarında düşe kalka devam ediyorum. Peki ama düşüren sensen kaldıran kimdi? Sanırım içimdeki sendin. İkiniz birbirinizden farkıydınız. İçimdeki sen "hayırlısı" derken, asıl sen "hayır"lısı dedin. İçimdeki seni tüketdikçe, içimdeki benliğimi tükettim. Oysa seni içimde taşıyacağıma kendime söz verdim. Çünkü sen içimden özdün. Sonra bana sırtını döndün. Bense hala "sırtı bile ayrı güzel" dedim. İşte kaybedişlerimin sebebi sanırım buydu. Herşeyi duydun ama sağır kalman huydu.
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top