onbeş - volta

"Sor gücün sormaya yetiyorsa var mıymış
Gönlümü bin parçaya böldüğünün bir sebebi"
İsmet Özel

Buğra'dan

Kulüp binasının hemen dışında volta atıp duruyordum. İçeri girmekle girmemek arasında mekik dokurken bir yandan düşüncelerimle de cebelleşiyor olmak beni gergin bir ruh haline sokmuştu. İçeri girmek istiyordum ama bir yandan orada olmayı hak etmediğimi fısıldıyordum kendime. 

Soğuk kaldırım üstünde kendime ölümlerden ölüm biçiyordum. Çözüm basitti aslında: "Burada olmamalıyım.."

Hümeyra'nın zorunlu yayınının ardından ve şu mesaj olayından sonra ne ben uğramıştım radyoya, ne de Hümeyra benimle iletişime geçmişti. Yayın günlerimden birine denk gelmiş olmasam bugün de gelmezdim diye düşünüyorum. Zira, yaptığım şeyin farkında olmasına rağmen Hümeyra'nın büyük bir olgunluk sergilediğini gördüğüm an kendimden ve yaptığım şeyden daha bir utanmıştım.

Aslında bu mesele, başından beri utanç vericiydi benim için. 

Annemle olan kavgalarımdan alışkın olduğum kadarıyla, Burcu bana Hümeyra'nın her şeyden haberinin olduğunu söylediği ilk an duyacağım şeylere kendimi epeyi hazırlayarak, Nurullah'a küfür ve sitem dolu bir paragraf yazarak olayın ilk ateşini üzerimden atmaya çalışmıştım. 

Ama ne var ki Hümeyra'nın Yusuf'un yerine yayına girmesinin ardından o ateş kocaman bir kora dönüştü, alev büyüdü ve ben küle döndüm. Hümeyra sinirini göstermek yerine  bir de teşekkür etmişti, hatta Nurullah'a bile. 

Yerin dibine girmiştim.

İlk işim Nurullah'ın yerini öğrenip ümüğüne sarılmak oldu. Fazlasıyla can sıkıntısı ve kederin yapıştığı dudaklarımdan değil Nurullah'a, daha önce hiç kimseye karşı yöneltilmemiş cümleler döküldü. 

Ama Nurullah'ın da gıkı çıkmadı. O sinirle onun bu sessizliğini pişkinliğine yorup suratına temiz bir yumruk salladım. Yakalarından tutup silkerek gözlerine hırslı, kırgın ve kızgın bakışlar fırlattıktan sonra onu aldığım yere geri bıraktım. Ve bundan sonraki günlerim kararsızlık içerisinde geçti durdu. 

Hümeyra'ya mesaj atıp kendimi açıklamak istedim. Ama onu da yapamadım, zira canımı sıkacak birkaç şey daha meydana geldi hayatımda. Onları anlatmaya girişmek istemiyorum. 

Netice olarak buradayım. Tokatıma karşılık tokat değil gül veren ele daha fazla dikenlerimi batırmamak adına kararlar alıyorum ama bir yandan ondan tamamen uzaklaşmak da istemiyorum. 

İçeri girmek, kendimi açıklamak, özür dilemek, teşekkürüne karşılık teşekkür etmek... 

Değerin biliniyorsa, sen de kıymet bilirsin. Yani, bu en azından benim için öyle. 

Kapıdan girmek için kendimle provalar yaparken Hümeyra çıkıverdi bir anda. Gülümseyerek kapıyı boylu boyunca açıp "Hadi.." dedi. 

Onu görmek, onu gülümserken görmek, sanki zihnimden geçenleri duymuşçasına onu görmek.. Velhasıl pek de alışkın olmadığım bu davete icabet etme konusunda çok tereddütte kaldım. Ikına sıkına "Ama ben.." diyecek oldum, gülümsemesi daha bir genişleyerek "Hadi.. Seni bekliyoruz.." dedi. 

Reddedemedim.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top

Tags: #kalp#yürek