"bilmem ne kadar sürer ki ölmem?"


   kara deliğin ortasındayım. zerrelerime ayrışıyorum... bu sahneyi hayal ettim. bir filmde izlemiştim. duygusal veya dramatik değildi. astronot kostümünün içinde patlayan bir bedendi. aşk filmi çıkmaz buradan. çıkmadı da zaten. robert pattinson'ın ortalamanın altındaki bir filmi olarak kalır akıllarda. ama benim aklımda hep o sahne var. sanırım hiçbir zaman kara deliğin içinden süzülüp geçemeyeceğim ama bunu hayal edeceğim. kafamın içindekiyle kaçacağım birilerinden. kaçmaktan bahsedip duruyorum. neyse. konumuz bu değil. konumuz yok aslen. gişelerde rekor kırmayan bağımsız filmlerden biri gibi, yeni denenmiş ama lezzetli olup olmadığına karar verilememiş bir yemek gibi, ne anlattığı anlaşılmayan bir tablo gibi, sebebi daha edilirken unutulan kavgalar gibi eksik ve biçimsiz kalacak bu yazdıklarım. bu kız ne diyor, diyecek okuyan. bu kız ne diyor hakikaten? bu kız da bilmiyor orasını. can sıkıntısı mı yazdıkları, derin satırları yazamamaktan mı... bu kız da bilmiyor. sadece böyle bağırabileceğine karar verdi. dünyaya.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top