Bölüm 4 - "Kurtarıcı"
4. Bölüm " Kurtarıcı"
Sabah güneş penceremin kenarından gözlerime doğru giriyordu.Bu beni rahatsız etti çok sıcağı sevmezdim.Bu gün bir gariplik vardı bir şey eksikti ama ne ?
Kısa süre sonra ne olduğunu anladım krep kokusu burnuma gelmiyordu bu kötüye işaretti annemin bana kahvaltı hazırlamadan gittiği bir gün pek bulunmazdı olduğu zamanda muhakkak kötü bir şeyler olurdu ve bende küçüklükten beri annemin bana bir şeyler hazırlamadan gittiği günler benim başıma hep bir şey gelirdi.Ya kötü bir not alırdım ya düşerdim yada başka bir şey ama hep bişey olurdu.Yataktan kalkıp aşağıya gittim.
-Anne anne ?
Ses yoktu mutfak masasının üzerinde bir not
-Emily teyzen iyi değil tatlım onun yanına gidiyorum kendine bir şeyler hazırla ve yemeden sakın okula gitme !!!
Sonunda üç tane ünlem vardı bu annemin çok önemli bir şey sakın atlama değişiydi ama vaktim yoktu hemen üstümü giyip evden çıkmalıydım elime bir çikolata aldım ve o an Colin'in sesini duydum.
-Günaydın Melanie nasılsın ouvv çikolata mı annen evde yok mu ?
-Evet yok
Otuziki dişimle gülümsüyordum.Bir şeyi keşfetmiştim ben böyle güldüğümde Colin'in çok hoşuna gidiyor ve sadece bana bakıyordu.Şimdide Colin'in sadece bana bakmasını istiyordum.Bu ilginçti.
-Böyle gülme Mel
Ne olduğumu anlayamamıştım demek gülünce çirkin oluyordum öyle mi öyle olsa bile bunu benim suratıma doğru söylüyordu.
-Nee ben an-la..madım
-Böyle gülünce bütün gün tekrar seni böyle nasıl güldürebilirim diye uğraşıyorum senin gülüşünü izlemek sürekli yapmak istediğim bir şey =D
Bu son söylediklerimi beni bir yandan rahatsız etsede itiraf ediyorum çok hoşuma gitmişti hafifçe gülümseyerek teşekkür ettim.
Okula geldiğimizde Johnsonlarda arabalarıyla gelmişlerdi.David Johnsona her zamanki gibi gözüm takıldı o ise gözlerini kısmış elime bakıyordu daha doğrusu ellerimize Colin'in şu elimi tutma işi beni rahatsız etmeye başlamıştı herkes yanlış anlıyordu.Elimi çekmeye çalıştım Colin elimi almak istediğimi anladığında hemen gülümseyerek elini yavaşça elimden çekti.Colin kesinlikle yakışıklı ve harika birisiydi bu küçük hareketi bile kendini bir kez daha takdir ettirdi.
David yanıma doğru mu geliyordu bana mı öyle geliyordu sanırım bu taraftan geçecekti.Biz okula giderken onun gelmesiyle olduğumuzda yerde kaldık.
-Hey Mel nasılsın ? yeni anahtarına alışabildin mi bari ? : )
Colin hemen düzeltti.
-Melanie
Colin'e sorun değil der gibi bir bakış attım ama o bundan hoşlanmadı.
David Colin'in dediğini ona bakmadan
-Eğer Melanie dememi istersen sorun değil
dedi.
-Yok hayır hiç sorun değil arkadaşlarım bana Mel der bundan rahatsız olmam
ona doğru yanaşmış gülümsüyordum.Colin hemen karıştı.
-Evet Mel yakın arkadaşların sana Mel der daha dün gelen birileri değil !
-Baksana Petterson sen dersine geç kalmıyormusun eğer Melanie 'i sınıfına bırakmayı bekliyorsan sorun değil ben onu götürürüm.
-İkinizede teşekkür ederim ama sizden daha fazla bu kasabadayım ve bu okulda okudum o yüzden sanırım sınıfımı bulabilirim.
David bu söylediğimi sadece gülümsedi .Colin'de sadece homurdandı.
-Tamam o zaman senin dediğin gibi olsun sonra görüşürüz.
-Görüşürüz
Colin o gittikten sonra bana pis pis baktı ama bir şey demedi.
Ben kendi dersime girdim oda kendi sınıfının dersine.
İşin kötü tarafı bu gün öğleden sonraki bütün dersler boştu ama yalnızca benim Colin'in dersleri devam ediyordu .Annemde evde yoktu uff oldukça sıkıcı bir gün olacaktı.Kafeteryada sızlanırken Colin etrafımda dönüyor istersem okulu ekebileceğini söylüyordu ama hayır o kadarda değil bunu yapmasına izin verirsem artık başka bir şey olacaktı aramızdaki kesin cevabımı ciddi bir şekilde alınca fazla üstelemedi.Bende sıkıntıyla okuldan çıktım.David benim okuldan çıktığımı görmüştü bana doğru el salladı şaşırmıştım arkama dönüp bakıyordum acaba bana mı diye tekrar önümü döndüğümde bana doğru bakıp gülüyordu sanırım banaydı ve arkama dönmem onu güldürmüştü. Bende gülerek kafamı salladım. Yürüyerek gidecektim giderken yolun ağaçlarla kaplı alanı dikkatimi çekti.Burayı çok severdim çalılıkta dolaşmak her zaman çok hoşuma gitmiştir ama annem hiçbir zaman izin vermezdi kaçarak çok gitmişliğim vardır.Şimdi annemde olmadığına göre ayaklarım bir anda ağaçların arasına gitmeye başladı.Kendimi çiçeklerin ağaçların arasında çok iyi hissediyordum ve hiçbir şey aklımda değildi.Zamanın nasıl geçtiğini anlayamıyordum.Öylece geziyordum .Sonra ilginç bir ses duydum bir insan sesi ama sanki bağırıyordu.
Hızla sesin olduğu yere doğru gittim tam tersini yapmam gerekirken çalılıkları iterek oraya doğru gidiyordum. Son çalılığıda iterek insan çığlığına benzettiğim şeyin ne olduğunu anlamaya çalıştım. Ve gördüğüm manzara karşısında kanım dondu. Kanın ciddi anlamada çekildiğini hissedebiliyordum. Doğru tahmin etmiştim bu bir insandı yine doğru tahmin etmiştim bağırmıştı çünkü öldürülmüştü aslında buna öldürmek demek yanlıştı bunlar onun KA..NI-NI emiyorlardı.Ve bunlar Lena'nın bir tanesi Aaron ve tapılası erkek Eddie'di.Beni ilk fark eden Eddie oldu ağzı kanla kaplanmıştı.Beni gördüğünde yeşil olduğunu sandığım kırmızı gözleri iştahla parladı.Bir çığlık attım ve kaçmaya başladım.Ama o kaadr hızlıydı ki ben kaçmayı düşünüp adımı attığım zaman o çoktan karşıma geçmişti ve bana doğru yürüyordu.
-Sen dur
Onun itihatkar sesini duyduğum anda zaten kaçmak için çok geç olduğunu anladım.Olduğum yerde sindim zaten kaçacak yerim yoktu.Bana doğru geldi öleceğimi anladım biraz önceki insanın boğazından ısırarak öldürmüştü benide öldürecekti bu bu bu bir VAMPİRdi ve benim hiç şansım yoktu.Onun soluğunu ensemde hissediyordum .Öldürülecek olacağımı bilsemde kesinlikle harika kokuyordu.
Soğuk nefesi yüzümden geçiyor ve sanki bütün hücrelerime işliyordu. Gözyaşlarım yavaşça yanaklarımdan süzülüyordu. Buraya gelmemeliydim gelmiş olsamda o sesi duyduğumda gitmeliydim yardım etmek bana mı kalmıştı.Her şey bitmişti.HER ŞEY ...
Sonra tanıdık olduğunu düşündüğüm birinin sesini duydum.
-Dur sakın sakın ona dokunma Eddie beni duyuyorsun öyle değil mi ona zarar verirsen sen diye bir şey kalmaz . Ellerini onun üzerinden çekkkkkk
Bu kurtarıcımın sesiydi bunu hissedebiliyordum Eddie bana bir şey yapmayacaktı çünkü bu sese itihat etmemek imkansızdı.Hala gözlerim kapalı bir şekilde yanaklarımda yaşlarımla olduğum yerde kalmıştım.Kurtarıcımın beni almasını bekliyordum sanki tüm bedenimle soğuk bir şeyin bana dokunmasını istiyordum ve kurtarıcım beni çok bekletmedi.
Yazar :Buse YARALI
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top