Ü64 🐾

Multi video ;Bilal Sonses-Sevme 🎶

Keyifli okumalar 🌸

▪️

Otobüsten indiğimde yüzüme sert bir rüzgar vurdu. Otogar o kadar kalabalıktı ki, kendimi yabancı bir şehrin yabancı bir insanı olarak görüp ürkmüştüm. Molada tuvalete gitmiştim. Dudağımın kenarı patlamıştı. Muavin yüzüme tuhaf bir şekilde baktığında anlamalıydım. Telefonum gece boyu çalmıştı. Annem sayısız kez aramıştı. Ankara'ya gelmiş olacağımı tahmin ediyor olmalıydı.

Valizimi alıp kenara çekildim ve etrafa bakındım. Az ilerde taksiciler vardı. Nereye gideceğimi bilmeden hiçbir araca binemezdim. Ama sanki birazdan annem veya babam bir otobüsten inecekmiş gibi hissediyordum. Telefonumu çıkardım. Soner de gece aramıştı. Tüm davranışlarıma rağmen beni aramıştı. Şarjım bitmek üzereydi. Derin bir nefes verdim ve onu aradım.

Saat sabahın 6'sıydı. Ama cevap verdi. Uykulu ama meraklı sesini duyunca gözlerim buğulandı.

"Büşra? Gece uyudun sanırım."

"Soner... Beni alabilir misin?" Titreyen sesim onu korkutmuş olacak ki daha ayık bir sesle konuştu.

"Neredesin sen?"

"Otogarda."

"Sen, Ankara'da mısın?"

"Evet. Nereye gideceğimi bilmiyorum."

"Anlamıyorum." Arkada hareketlilik oldu. Sesi bir uzaklaşıp bir yakınlaştı. "Sürpriz mi yapmak istedin?"

"Soner sadece beni al, lütfen."

"Peronunun önünden ayrılma. Geliyorum."

Kapattığında etrafa bakmaya devam ettim. Umarım yetiştirdi. Telefonum çalınca ekrana baktım. Annem yine arıyordu. Açmadım. Doğru mu yaptım yoksa yanlış mı bilmiyorum. Annemi o adamla yalnız bırakmıştım. Ama bana başka çare bırakılmamıştı.

Yarım saat boyunca orada bekledim. Soner'in beni görmesi için içeri giremedim. Çünkü telefonum kapanmıştı. Soğuktan donmuştum.

"Hanımefendi?"

İrkilerek arkama döndüm. Yaşlı bir adam bana bakıyordu. "Ne var? Yanlış yerde mi bekliyorum?"

"Hayır, taksi lazım mı diye sormak istedim."

"Değil." dedim ve hemen önüme döndüm. Bana doğru gelen bedeni görünce kastığım bedenimi serbest bıraktım. Gelmişti. Üzerinde siyah kazağı ve gri eşofman altı vardı. Gözleri hala uykulu bakıyordu. Aramızda birkaç metre kala yürümeyi bıraktı. Yüzümü incelerken önce dudakları aralandı. Ardından kaşları çatıldı.

"Sen..." dedi ve duraksadı. Konuşmasına izin vermeden koşup ona sarıldım. Gözlerimde biriktirdiğim yaşları omzuna akıtırken yüzümü göğsüne gömdüm.

"Özür dilerim. Seni kırdığım için özür dilerim."

Kolları yavaşça omuzlarıma çıktı ve beni kendinden ayırdı. Gözlerinin kenarları kızarmıştı. Öfkeden mi yoksa üzüntüden mi anlamamıştım. Ama bana öyle bakıyordu ki, neler olduğunu anlattığım anda onu burada tutup tutamayacağımı düşünmeye başladım.

"Ne oldu sana?"

Yüzümü öne eğdim. Çenemden tutup gözlerimizi birbirine kenetledi.

"Ne oldu sana?"

"Soner..."

"Büşra, kim yaptı?"

Uzanıp çenemdeki elini tuttum. "Götür beni buradan. Her şeyi anlatacağım. Söz veriyorum."

"Baban mı?"

Mavilerine gölge düştü. Yavaşça başımı salladım.

"Geri geldi. Öyle mi?" Tekrar başımı salladım. "Ve benden sakladın?"

"Mecburdum."

"Mecburdun?"

"Evet mecburdum!"

Birkaç saniye öfkeyle yüzüme baktı. Ardından taksici adamı eliyle çağırdı.

"Hanımefendiyi vereceğim adrese bırak." Cebinden çıkardığı parayı adama verdi. Kaşlarımı çatıp elimi koluna koydum.

"Sen de geleceksin."

"Eve git."

"Soner hayır. İzin vermem gitmene."

"Eve!" dedi sakin olmaya çalışarak. Başımı iki yana salladım. "Büşra! Bir kere sustum. Bir daha olmaz!"

"Sana geldim işte! Yanındayım. Önemli olan bu değil mi?"

Yüzüme yaklaşıp bana doğru eğildi. "Önemli olan, sevdiğim kadına el sürülmesi. Önemli olan, o it sevdiğim kadına dokunurken annesinin susması. Önemli olan sensin. Benim başıma ne geleceği değil."

Elini tuttum. "Gitme,lütfen .Artık onlarla bir ilişkim kalmadı."

"Eve git." dedi tekrar. Taksici valizi çoktan bagaja koymuştu. Kolumu tuttuğunda çekmeye çalıştım ama kolunu sırtıma dolamıştı. "Bana zorluk çıkarma Büşra."

"Sen mi zorluk çıkaracaksın?" dedim sinirle. Kapıyı açıp beni nazikçe içeri oturttu.

"Gerekirse evet."

"Soner anlamıyor musun, bulaşmanı istemiyorum."

"Muğla'ya gitmeyeceğim. Bu sinirle o adamın karşısına dikilirsem kan çıkarırım." Ciddiliğini ölçmeye çalıştım. Sanırım bahsettiği öfke problemi gerçekti.

"Ne yapacaksın o zaman?"

Cebinden çıkardığı anahtarı elime bıraktı. "Eve git ve beni bekle." Kapıyı kapatmadan önce alnımdan öptü. Eve gidene kadar babama bir zarar vermemesi için dua ettim.

🌙

Selam. 🙏🏻

ÜsRa artık yan yana.

Kurguda ve yazımda saçmalık veya hata olduysa affola. 🌸

Seviliyorsunuz. Görüşmek üzere. 💙

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top