Ü126 🐾1M🐾
Multi vide; Gülşen-Her Gece (Mirkelam Şarkıları)
Keyifli Okumalar 🌸
▪️
"Yoruldun mu bugün?"
Ayaklarımızı balkonun duvarına uzatıp Ankara'nın ışıklı şölenini seyrederken bir yandan da Soner'in yaptığı kahvelerimizi yudumluyorduk.
"Hayır." dedim ve başımı hafifçe ona çevirdim. "Gerçekten yorulmadım. Hem fazla bir şey yoktu.Ders bile çalıştım."
"Sevindim güzelim."
"Yarın Yağmur ve annenle alışverişe çıkacakmışız."
"Mışız? Sen istemiyor musun?"
Başımı hala dumanı tüten kahveme indirdim. "İstiyorum ama, annemin de olmasını isterdim." dediğimde ayaklarını indirip kahvesini masaya bıraktı.
"Keşke dün göndermeseydin anneni." Ayağa kalkıp içeri girdiğinde arkasından baktım. "İşinde sıkıntı olsaydı burada başka bir iş bulurduk." Biraz sonra kapıda göründü. Elinde mor çoraplar vardı, benim çoraplarım. Koltuğa oturup çorapları ayırdı.
"Napıyorsun Soner?"
"Anneni diyorum. Nasıl karşılar bilmiyorum ama en kötü tanıdığın evinde de yemek yapması için görüşürüm arkadaşımla." Çıplak ayaklarıma uzanıp kucağına koydu.
"Ay Soner hiç gerek yok."
"Ne demek gerek yok? İş yeri tehdit ediyor diye düğün arifesinde annen yanında olamayacak mı?"
Çorapları ayağıma giydirip aldığı gibi balkonun duvarına koydu. "Ben çorapları kast etmiştim." dedim sırıtarak. Kahvesini elini alıp arkasına yaslandı.
"Esiyor, üşürsün."
Gülümseyip kahvemi yudumladım. Yarın anneme bu konuyu açacaktım. Telefonlarımıza aynı anda bildirim geldi. Birbirimize bakıp telefonları elimize aldık.
Eray
Her ayrılık bir vurgun değmeyin yaşlarıma
Benden selam söyleyin bütün aşklarıma.
Barlas
Öf rahatsız mısın oğlum
Gece gece bir şey oldu sandım.
Çalışıyorum aq.
Eray
Baktım yaşıyor musunuz aq
Barlas
Defol
Eray
Aç kapıyı geldim.
Barlas
Yine şakaysa engellerim.
Yemin ederim.
Mesajları okuyup birbirimize baktık. Soner başın iki yana salladı. "Kardeşimi kime emanet ediyorum."
Bir şey demeden arkama yaslandım. Yeni bir mesaj gelmediğine göre Eray gerçekten Barlas'ın evine gitmişti. Kahvemi içecekken güldüm. Soner çatık kaşlarla bana baktı.
"Atacağım gruptan. Bütün aşklarıymış."
Gülmeyi kesip kahvemi içtim. Eray tam bir ruh hastasıydı.
Yakında ben de olabilirdim.
Denediğim yedinci gelinlikti bu. Bunları diken terzinin ellerine ben ya! Boyum kısa olduğu için denediğim gelinliklerin hepsi uzun gelmişti. Ağlamak istiyordum artık.
"İsterseniz yarın devam edelim." dedim gönülsüz bir şekilde.Melek Hanım ayaklanarak karşıma dikildi.
"Olur mu öyle şey canım!Sen beğendiğin gelinliği söyle yeter. Kestiririz."
"Yetişir mi?"
"Aa yetişir tabi. On gün daha var."
"Tamam o zaman." dedim ve tebessüm ettim. "Bir önceki gelinlik hoşuma gitti."
"Tamam canım. Ben görüşüp geliyorum."
Yağmur ellerini çenesinin altına götürüp beni süzdü. "Büşra abla, abim çok beğenecek."
"Öyle mi dersin?"
"Kesinlikle. Ama göstermeyeceksin değil mi?"
Kaşlarımı kaldırdım. "Göstermeyeyim mi?"
"Bence gösterme."
"Ama çok merak etti."
"Aa! Diğer damatların suçu ne?"
Yüzüm düşse de onun dediğini yaparak Soner'e söylemedim. Biraz bozulsa da üstelememişti. Annesinin ya da Yağmur'un böyle bir şey diyeceğini tahmin etmiş.
"Al bakalım." Elindeki dondurmayı aldım. Yüzüme bir gülümseme yayıldı.
"Epeydir yememiştim."
"Epey bir süre daha yiyemeyceksin gibi duruyor."
"Niyeymiş o?"
"Havalar soğuyor." dediğinde dondurmama ısırdım. Yüzünü buruşturup başını diğer yana çevirdi. Kısa bir sırıtışın ardından ciddileştim.
"Ay Soner unuttum özür dilerim."
"Yalanını yesinler.
"Tamam ısırmayacağım bana bak."
Başını tereddütle bana çevirdi. Uslu bir kız olup ısırmayı bıraktım. Kolunun altında su şişesi ile geziyordu. Bu kadar ince düşünmek zorunda mıydı?
"Annenle konuştun mu?"
"Evet. Sen gelmeden önce. Beni oralara alıştırma dedi."
"Gelmek istemiyor yani?"
"Bence sana yük olacağını düşündüğü için istemiyor."
Bir şey söylemedi. Soner'in annemi bana söyledikleri yüzünden hala affetmediğini biliyordum. Ne yaptıysa benim için yapmıştı. Onunla iletişim kurmuştu. En iyisi onu zor durumda bırakmamaktı.
"Bir tane daha yiyelim mi?"
"Yarın yeriz Çilli. Akşam soğuğu vurmadan gidelim."
"Tamam Bitanem." diyerek koluna girdim. Elimden dondurma çubuğunu aldı ve yol üstünde bir çöpe attı.
"Sayılı gün çabuk geçer değil mi?"
"Ne için gün saydığına bağlı."
"Senin için." dedi saçlarıma doğru.
Başımı kaldırıp yüzüne çevirdim. "Eminim çabuk geçecek."
Alnımı öptü ve yürümeye devam ettik. Aynı günleri ben de sayıyordum.
Onun için.
🌙
Selam. 🙏🏻
1M olduk!
Nasıl mutluyum anlatamam. Yola çıkarken ne bu kadar uzayacağını düşünmüştüm ne de bu kadar sevileceğini.
Şimdi benimle birlikte bu yolda yürüyen binlerce Olric var. Hepinize çok teşekkür ederim. 🌸
Hissettiğiniz her şeyi benimle paylaşmanızı dilerim. 🎈
Sizleri seviyorum. Görüşmek üzere. 💙
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top