//Merhabaa! Sanırım uzun zaman oldu,beş gün önce falan yayınlamayı düşündüm ve yazmaya başladım ama sonra aamaaan deyip bıraktım sanırım,üzgünüm :(

Umarım beğenirsiniz,beğenirseniz yorum yapmayı ve oy kullanmayı unutmayın!!

Sizi çok seviyorum xx //

"Gözünü açıyor"

Harry gözlerini açmaya çalıştı fakat ışık gözlerini açmasını engelliyordu.Elini tutan bir el hissetti.Tanıdık bir sıcaklığı vardı.Louis olduğunu biliyordu.Bilinci yerindeydi.

"Harry"

"Harry beni duyuyor musun?"

"Harry?"

Louis'nin sesi gittikçe yavaşlıyordu ve sonunda Harry gözünü açtığında Louis'nin derin bir nefes aldığını gördü.Louis sonunda uyandığı için minnettardı.Neredeyse bir gündür uyuyordu ve ne yapacağını bilememişti Louis.Harry'nin durumu hiç iyiye gitmiyordu.Harry gözlerini açtığında derin bir nefes aldı ve Louis'ye odaklanmayı başardı sonunda.

Louis çoktan yatağa oturmuş saçlarının gözüne girmesini engelliyordu ayrıca başını okşuyordu Harry'nin.Bazen düşünüyordu,onu hak etmek için ne yapmış olabilirdi ki?Bazen tartışıyorlardı evet fakat Harry dünyanın en iyi kocası ve babasıydı.Louis'nin mutlu olması için elinden gelenin fazlasını yapmaya hazırdı.

Harry gözlerini tekrar kapattı ve derin bir nefesten sonra gözlerini açtı.Louis soluk görünüyordu.Gözlerinin altı mordu ve üzerinde hala geçen gece giyindiği takım elbise vardı.Harry Louis'nin elini sıktı yavaşça ve gülümsemeyi başardı sonunda.

"Yorgun görünüyorsun" Harry'nin sesi derin ve uykuluydu.Louis bu tona bayılıyordu.Aslında Harry'nin her haline bayılıyordu.

Louis yavaşça ona doğru eğildi ve başını göğsüne yasladı.Yorgundu.Neden her şeyin onların başına geldiğini öğrenmek istiyordu.Neden mutlu olamıyorlardı?

"Seni kaybedeceğim diye çok korktum" dedi sessizce.Harry sadece elini Louis'nin saçında gezdirdi ve gözlerini kapattı.Onu bırakmaya hiç niyeti yoktu kesinlikle.

"Seni bırakmam"

"Zorunda kalırsan?" Louis'nin sesi 5 yaşındaki bir çocuğun ürkek sesine dönüşmüştü.Konu Harry olunca zayıf ve korunmasız kalıyordu.

"Louis,bak buradayım tamam mı?"

Louis başını onaylarcasına salladı ve başını Harry'nin boynuna gömdü.Teni sıcak ve tanıdıktı.Harry onun tüm ailesiydi.

*

"Papa!"

"Liv çekil ben daha çok özledim!"

Harry evden içeriye girince gülmemek için kendini zor tuttu.Liv ve Alfie ona doğru koşup aynı zamanda laf yarışı yapıyorlardı.Ed oyun alanında Daisy ile oyun oynuyordu.Harry yere eğilip Liv ve Alfie'ye kocaman sarıldı.

"Kavga yok değil mi?Kurallarımız nelerdi?"

Harry kocaman gülümsedi ve Liv'e baktı.İki gün içinde daha çok güzelleşmişti sanki.Liv Harry'e sarıldı ve kıskandırırcasına sesler çıkardı.Hep Harry için kavga ediyorlardı.Harry'de bir büyü vardı sanki.Etrafındaki her şeyi kendine çekiyor ve ona bağımlı ediyordu.

Harry Liv ile beraber ayağa kalkarken Alfie'nin elini tuttu.Louis o sırada hemen mutfağa gidip en sevmediği işe koyulmuştu.Yemek yapmaktan nefret eder duruma gelmişti.

İkizler sebze yemiyorlardı,üstelik zorlandıkları zaman aynı anda kusuyorlardı.Harry ise onlara yüz veriyordu sürekli.Louis bunun sonunun iyi olmayacağını biliyordu.Sebze yenmesi gerek bir şeydi onun için.

Harry oyun alanlarına oturmuş,Eddie'yi kucağına almıştı.Ed aynı Harry ve Louis'nin karışımıydı.Ne daha fazla ne daha az.O kadar güzeldi ki,Harry bakmaya,öpmeye kıyamıyordu.

Alfie elinde iPad'i ile oyun oynuyor,ikizler ise çizgi film izliyorlardı.

"Harry,akşama misafirimiz var!" 

Harry Ed'e bir öpücük daha kondurduktan sonra derin bir nefes aldı.Bir gün tek kalamazlardı değil mi?

"Yarın gelseler olmaz mı?Geceyi seninle geçirmek istiyorum!" 

Çok bağırmış olacak ki Daisy Harry'nin yanına gelip sessiz olması için uyarmak zorunda kalmıştı.Düz saçları sırtına kadar geliyordu ve sapsarıydı.Harry kıkırdadı ve başını salladı.

"Pardon prenses" diye fısıldadı,gülmemek için kendini zor tutuyordu.Daisy o kadar ciddiydi ki,sanki dünya meselelerini bölmüştü Harry.

*

"Seni iyi gördüğüme çok sevindim Harry" dedi Jay Harry'e sıkı sıkı sarılırken.Harry gülümsedi ve sıkıca sarıldı ona.Jay çok iyi bir anne ve çok iyi bir sırdaştı fakat Louis gibi sevmediği her şeyi herkesin suratına söyleme potansiyeli vardı.Bu açıdan kırıcı olabiliyordu. (Bir keresinde Harry'e saçlarının iğrenç olduğunu söylemişti.Hemde hiç umulmadık bir anda.Tabi ki Louis onu uyarmıştı.Harry'nin saçlarına bayıldığını herkes bilirdi)

"Benim oğlum nerede?"

Harry tam Louis'nin nerede olduğunu söyleyecekti ki Jay salonda tek başına duran Ed'i gördü ve yanına gitti.Harry tahmin etmeliydi.Ed herkesten fazla seviliyordu bu evde.İkizler bazen aşırı kıskansa da her şey iyiydi bu konuda.Böyle durumlarda Alfie çok dışlanmış hissetse de Harry her zaman ona sarılmak ve kucağında tutmak için hazırdı.

*

Akşam yemeği sakin geçmişti.4 ay sonraki geziden bahsedilmişti.Brezilyaya gidilecekti ve gidecek olanlar belliydi.Alfie,Harry ve Louis.Alfie çok heyecanlıydı.İlk defa bebekler olmadan geçireceği ve babaları ile yalnız olabileceği bir tatil olacaktı.(Keşke babamda burda olsaydı demişti masada ve Jay bahsettiği kişinin Matt olduğunu anlayınca Harry yemin edebilirdi gözleri dolmuştu.)

Herkes gittikten sonra Harry ikizleri ve Ed'i uyutmuştu.Alfie ise Louis'ye heyecanlı heyecanlı Brezilya'da neler yapacağını anlatıyordu.Gerçekten çok heyecanlıydı ve 4 ay nasıl bekleyeceğini düşünüyordu.

Herkes uyuduktan sonra Harry odasına gitti ve kıyafetlerini bir köşeye atarak iç çamaşırı ile Louis'nin yanına uzandı.Yatak soğuktu.Louis yavaşça başını Harry'nin göğsüne koydu ve derin bir iç çekti.

"Seni seviyorum" dedi sessizce.Bazen bunu her an her saniye söylemek istiyordu.Harry'nin onu sevmediğini düşünmesini istemiyordu,ki Harry çok iyi biliyordu.

Harry ellerini Louis'nin belinde gezdirirken onu iyice kendine çekti."Bende seni" diye fısıldadı ve dudakları Louis'nin dudaklarıyla buluştu.Tad hiçbir zaman değişmiyordu.Harry Louis'nin her zerresine aşıktı.

Louis dilini Harry'nin diliyle buluşturduğu zaman inmeden alıkoyamadı kendini.Vücut ısısı yükseliyordu.Harry her zaman ona bunu yaşatıyordu.Zevk.

Harry yavaşça elini Louis'nin poposuna götürdü ve Louis'yi kendine olabildiğince çok çekti.Louis Harry'nin dudaklarının ardından gülümsüyordu fakat sonra durgunlaştı ve geriye çekildi.

"Sana bir şey söylemem lazım" dedi suçlu bir şekilde.

Harry bu sefer başını Louis'nin boynuna gömdü ve orayı öpmeye başladı.Harry kolayca sertleşebiliyordu ve bu yüzden Louis onunla dalga geçiyordu ama gerçekten şimdi sırası değildi.

"Ciddileştin" dedi Harry ve geri çekildi.Hala Louis'nin elinden kavramış bir şekilde duruyorlardı ama.

"Annem senin iyi olmadığını söyledi,bıçak olayı,balo olayı.."  Louis'nin sesi gittikçe alçaldı ve derin bir nefes aldı.Gözleri dolmuştu.

"Bildiği iyi bir hastane varmış,seni orada tedavi olmanı istiyor" gözlerinde biriken yaşlar şimdi dökülüyordu çünkü Harry'nin suratındaki acı ifadeyi görebiliyordu.

Harry derin bir nefes aldı ve sırtını Louis'ye döndü.Harry'nin deli olmadığını bilmesi lazımdı Louis.Ama yine annesinin oğlu olmayı başarmıştı.

"İyi geceler" dedi Harry sessizce ve gözlerini kapattı.Louis gözyaşlarını sildikten sonra ellerini arkadan Harry'nin beline doladı ve ona sarıldı.

"İyi geceler aşkım" diye fısıldadı yavaşça ve gözlerini uyumak üzere kapattı.