Louis

Yıllar sonra zaman geçtikçe ben ve Harry uzaklaştık. Onun zengin züppe okuluna gidişinden iki yıl sonra ise iletişimimiz tamamen kesilmişti. Problem ikimizin ayrı hayatlarının oluşuydu.

Demek istediğim bu yıl okuldaki son yılım ve hayatım muhteşem. Futbol takımı kaptanı seçildim ve üç yıldır öğrenci topluluğu başkanıyım. Derslerimin hepsi A ve hayatımı seviyorum. Bir grup harika arkadaşım ve çok sevdiğim bir kız arkadaşım var. Harry? Açıkçası bilmiyorum ve dürüst olmak gerekirse züppe okulunda ne yaptığı beni ilgilendirmiyor.

"Louis uyan!"

Annem bu sabah üçüncü kere seslendi. Gördüğüz gibi gece geç yattım. Uzun süre  Eleanor'la mesajlaştık ve telefonu bıraktığımda saat ikiydi. Ve şu anda saat 6:30 bu yüzden biraz pişmanım.

İç çektim ve gözlerimi ovalayarak yataktan çıktım. Banyoya gidip işlerimi halletmeden önce masadan üniformamı alıp giydim. Herşey hazır olduğunda okul çantamı ve spor çantamı alıp aşağıya koştum.

"Sonunda yataktan çıkmışsın" anneme sırıttım ve yanağını hızlıca öpüp, bir elma aldım. Mutfaktan çıkıp anahtarlarımı alırken seslendim.

"Antrenmandan sonra görüşürüz!"

"Geç kalma misafirlerimiz var!"

Evden çıkıp hızla arabama gittim ve çantaları arka koltuğa atıp Niall'ın evine sürdüm. Harry gittikten sonra yeni arkadaşlarım oldu ve bu güne kadar pişman olmadım. Niall İrlandalı, ve uzun süredir yakın arkadaşım. Tabiki de bunu Harry'e söylediğimde mutlu olmadı ve bunun aramızı bozacağını söyledi.

"Yine geç kaldın." Niall arabaya binerken konuştu.

"Üzgünüm iyi uyuyamadım" esnerken söyledim ve Niall güldü.

"Eleanor'la mesajlaşmakla mı meşguldün?" diye sordu ve sadece gülümsedim.

"Beni iyi tanıyorsun." Arabayı park ederken konuştum. Okul eve çok uzak değildi ama ben Niall'ı almayı tercih ettiğim için arabayla gidiyordum. İkimizde arabadan indik ve okul kapısının önündeki gruba ilerledik.

"Naber çocuklar!" seslendim ve herkes bana sırıttı. Eleanor gelip yanağımı hızlıca öptü, ona göz kırptım.

"Denemelere hazır mısınız?" Zayn sordu ve güldüm.

"Her zaman hazırım. En azından bu sefer deneyen ben değilim." dedim ve güldü. Sohbet etmeye başlamıştık ki herkes bir yere bakmaya başladı.

"Bu da kim?"

Eleanor sesinde bariz iğrenmeyle sorduğunda bende girişteki gizemli çocuğa baktım.

Her yerinde dövme vardı. Boynunda, kollarında ve göğsünde. Söylüyorum çünkü kısa kesim tişörtünden görünüyordu. Dar bir pantolon ve siyah botlar giymişti. Gözlerinde koyu Raybanlar* ve asi kıvırcık saçları vardı. Biraz gergin duruyordu ve sol kaşında bir piercing, dudaklarında da snake bites* vardı. Hepimiz okula girişini izledik.

Niall "Bu ne sikim?" dedi ve hepimiz omuz silktik. Biraz sonra zil çaldığında anasalona* gittik ve hepimiz kendi sınıflarımıza ayrıldık.

Tanrıya şükür ben Zayn ve Niall ile aynı sınıftaydım. Niall'ın söylediği birşeye gülerken yeni çocuğun da en arkada kafası eğik bir şekilde parmaklarıyla oynadığını gördüm. Sınıfın diğer tarafındaki yerime geçtim.

"Evet sınıf, sessiz olun!" herkes sustu ve Bay Mcgee'ye döndü.

"Louis buraya gelip duyuruları yapar mısın? Ofise gitmem gerekiyor." gülümseyip sınıfın önüne geçtim.

"Bir bakayım." kağıdı gözümle taradım.

"Uh evet, okuldan sonra futbol seçmeleri varmış vee öğle yemeğinde pon pon kızların Bay Fritz ile buluşması varmış.
3. dersten sonra kurul toplanacakmış. Kış müzikali yaklaşıyor bu yüzden katılmak isteyenler anasalon kurulundan sonra drama sınıfına gidebilirlermiş." hepsini okuduktan sonra kafamı kaldırdım.

"Ayrıca bir de yeni bir öğrencimiz var." dedikten sonra dövmeli çocuğa baktım.

"Kendini tanıtacak mısın, yoksa.. ?"

Tabiki de kastetmeden sordum. Çocuk bana sert bir şekilde baktı.

"Tanıtmamayı tercih ederim." dedi ve tam o sırada zil çaldı, sınıftan çıktık.

"Ne oldu Louis?" Zayn sordu ve yeni çocuğa gözlerimi kısarak baktım.

"Tanıdık geliyor." dedim.

Daha sonra Niall'la birlikte aynı İngilizce sınıfına gittik.

"Tanıdık geliyor dedin?" sınıfa yürürken sordu.

"Evet ama kim olduğunu çıkaramıyorum."

Her zamanki sırama oturdum. Okul başlayalı yaklaşık bir hafta olduğu için sıralar belli olmuştu. Niall önüme oturdu. Eleanor'u kendi arkadaşlarıyla oturması için ikna etmiştim. Dikkatimin dağılmasını istemiyorum.

Ders başlamadan önce yeni çocuk sınıfa girdi ve bu sefer gözlükleri yoktu. Yüzüne bakıp kıvırcık saçların ve kapşonun altındaki parlak yeşil gözleri görünce gözlerim büyüdü. Bu gözleri unutamazdım ama o olamazdı.

"Louis elini kaldır ki Harry yanına otursun." Bayan Oliver konuştu ve nefesimi tutarak elimi kaldırdım. O gerçekten Harry mi dedi?

Çocuğun yanıma gelip oturmasını ve kafasını sıraya koymasını izledim. Niall'a dönüp kimse duymasın diye fısıldadım.

"O Harry mi dedi? "

"Evet neden?" kaşlarımı çatıp, kafamı salladım.

Derse devam ettik ama kafam yanımdaki çocukla çok doluydu. Kollarına yakından baktığımda ve dövmelerin altındaki izleri gördüm. Ne olduğunu anlayacak kadar yaklaşamadım. Sanki küçük yara izleri gibiydi?

-

Okuldan sonra arabamdan spor çantamı alıp dönerken yeni çocuğa çarptım.

"Üzgünüm dostum, seni görmedim." gülümseyerek söyledim ama içeride kalbim gümbür gümbür atıyordu. Çocuk çok korkutucuydu ama eğer yanılmıyorsam bu önümdeki çocuk benim eski en iyi arkadaşımdı, Harry Styles.

"Her neyse" dedi ve sigarasını çıkartıp yakarken beni ittirip geçti.

"Tamam bu biraz garip gelecek ve sen korkutmayı seviyorsun falan ama benim bir şey öğrenmem gerek" Ona doğru yürürken konuştum ve kıvırcık saçlarını altından yeşil gözleriyle bana bir bakış attı. Yüzüne baktım ve yere bakarak iç çektim.

"Çok değişmişsin." dedim ve kaşlarını çattı.

"Yani?" diyerek beni onaylamış oldu.

"Sana ne oldu Harry?" gözlerini devirdi ve dumanını yüzüme üfleyip öksürmeme sebep oldu.

"Seni ilgilendirmez." dedi ve beni şok içerisinde bırakarak gitti.

Derin bir nefes alıp soyunma odasına gittim. Üzerimi giyinip sahaya indiğimde ısınan öğrencileri gördüm.

"Geç kaldın Tomlinson!" koç bağırdı.

"Üzgünüm koç" dedim o da iç çekti ama gülümsedi.

Böylece seçmeleri yaptık ve en iyileri seçtik. Niall ve Zayn de takımdaydı ama onlara söylemedim.

"Takımı yarın listeleyip okul panosuna sen asar mısın?" Koç sordu ve kafamı salladım.

"Önemli değil! Ama şimdi gitmeliyim yoksa annemin yemeğine geç kalacağım" dedim ve soyunma odasına giderken koçun güldüğünü duydum.

Daha sonra arabama binip eve doğru hızla sürdüm...

~
*Rayban: Gözlük markası
*anasalon: herkesin sınıfının belli olduğu yer sanırım
*snake bites: dudak piercingi  👇şöyle bişey

sheeran_1 teşekkür ederim aşkım bana yardım ettiğin için pon pon kız mı amigo mu kafayı yiyodum az kalsın gdyjgchjgh

Vee buraya etiketleyemediğim bana çeviride yardım eden arkadaşa da teşekkür ederim

Birde babama teşekkür edeyim o da çok yardım etti sağolsun hdbvjwjcks