Bölüm 3: Kurtlar 🦊
Düzenleme olan bölümlerde 🦊 işaret vardır.
🦊
Yurda yaklaştığımızda kediyi çantanın içine zor bela koyarak "Şşt... sessiz ol eğer yakalanırsak sana tavuk ya da başka bir şey veremem!" dediğimde hırlamayı bırakarak sinirli yüzle bana baktı. Bu tepkiyi verdiğinde onu şüpheyle izlemekten kendimi alamadım. Acaba bu kedi bir anoxtra olabilir mi? Ah, hayır eğer öyle olsaydı kokusundan anlardım. Ayrıca hiçbir anoxtra böyle küçük düşürücü sayılacak bir muameleyi kabul etmez. Sakince yürüyerek görevlilere bakmadan odama geçtim. Elimden geldiğincr sessiz olarak odaya görmeyi başardıktan sonra yakınlarda olan restoranlardan birinin numarasını girerek aradım. Yatağıma geçerken de kediyi çantadan çıkarıp yere bıraktım. Daha önceden çantamda kalmış restoranın broşürünü alarak yemeklere bakmaya başladım.
"Alo, En iyi Tarafsız Restoran." dediğinde broşürü karıştırarak kedinin de yemeklere bakmasını sağladım.
"Yemek siparişi verecektim." dediğimde kedi sakince patisini bütün tavuk resminin üzerine koyunca istemeden de olsa güldüm ama bir çığlık sesi duymamla irkilmem bir oldu. Çığlık atan Meltem'e sinirle sus işareti yaparak "Ah, 7 adet pişmiş bütün tavuk alacağım ve lütfen Tarafsız kız yurdu 4. Kat 502 numaralı odaya acil olarak getirilmeli, arkadaşım uzun süre beslenmediği için sorun yaşıyor." dediğimde Meltem şaşkın bir şekilde kediye ve bana bakıyordu. Bu kızın çenesi de baya bir sorun oluyor.
"Ah, anlıyorum. Hızlı kurye ile gönderiyoruz!" dediğinde gülerek telefonu kapattım. Bu işe yaramazda bir işe yaradı sonunda!
"Bu kedi de ne böyle, içeriye hayvan almak yasak!" bağırmaya devam ettiğinde, kedi ile aynı anda bıkkın bir şekilde ona baktık. Bu salak söylemeseydi zaten bizde bilmiyor olacaktık. Neden bu kadar zeki bir oda arkadaşım var merhaba ediyorum!
"Bağırmayı kes öncelikle ve kedinin burada olduğunu da unut! Gelen tavuğun 2'si senin olur." dememle telaşlı ifadesi sakin bir ifadeye dönerek birden beni onayladı.
"Ah, kediyi sen getirdin, senin sorunun o zaman!" dediğinde yine kedi ile aynı anda ifademiz 'sırf bir tavuk için herkesi satar bu!' olduğunda beni umursamadan kediye bakmaya başladı. Yüzünde oluşan kararsızlıkla "Bu normal bir kedi mi? Çok tuhaf sanki anoxtra gibi ama kokusu normal duruyor." dediğinde kaşlarımı çatmam bir oldu.
"Kes sesini!" diyerek yataktan kalktım. Sabah bıraktığım halde duran dağınık bavula giderek "Çok gürültücüsün sadece sus ve birazdan gelecek olan yemeği düşün." dediğimde itaatkar bir şekilde susarak yatağına geçti. Ben ise bavuldan normal içeride giyebileceğim bir tişört ve şort aldım. Kıyafetimi çıkarmamla kedinin arkasını dönmesi bir oldu.
"Vay canına, arkasını bile döndü, sanırım kedi erkek." diyerek güldüğünde umursamazca kıyafetlerimi giydim hatta suratına dahi bakmadım. Kapının çalması ile çantamdan cüzdanımı alarak gelen kuryeye ödeme yapıp poşetleri aldım. Tavuğun ikisini Meltem'e verip kendinin yanına doğru ilerledim. Yatağımın pencere tarafındaki yere oturarak kediyi kucağıma aldım. Poşetteki tavuğu yavaşça çıkardığımda heyecanla bakan kediye gülmeden edemedim. Kedi için tavuğu poşetin içine küçük parçalar halinde ayırdım.
"Yemeğine dikkat et küçük, aksi takdirde yandaki kız yemeğine çökebilir." dememle pençelerini yemeğin üzerine geçirmesi bir oldu. Bu haline gülerek bende kendi hakkımı yemeye başladım. Ne kadar tilki olsamda kedileri seviyorum, bu yüzden de onlara iyi davranıyorum. Sakince kafasını severek elimdeki tavuğu onun önüne doydum. Göz ucuyla bana baksada verdiğim tavuğu reddetmeyip yemeğine daha da odaklandı. Anlaşılan birileri bu kediyi aç bırakmış, yazık! Yemeği bitirdiğimde de kedi kendini yalayarak temizliğinde içgüdüsel olarak bende parmaklarımı yalamaya başladım. Daha sonra yaptığımı fark ederek kafamı iki yana sallayarak kendime geldiğimde çöpleri toplayıp "Çöpünü sakın ortalığa atma seni aptal." dediğimde bana sinirle bakarak çöpünü yere attığında hırlayarak ona adım attığımda, o da pençelerini ortaya çıkardı.
"Ne yaptığım seni ilgilendirmez aptal Leke... bir anoxtra bile değilsin ama bize kafa tutuyorsun!" dediğinde dişlerimi sıkmam bir oldu. Sakin ol, eğer kendimi ortaya çıkarırsam bir sürü dert de ortaya çıkar, sakin ol! Derin nefesler alarak boynumu kapattım. Size ondan bahsetmedim bu iz bir doğum izidir ve her tür kendi için olan izi taşır. Benim taşıdığım iz sadece leke ve bu da dönüşümünü tamamlayamayanlar da olan bir izdir ve sadece onlara hakaret olarak kullanılır. Ah, s*kerler boş ver sadece küçük bir tehdit daha sonra susar! Sinirle pençelerimi ortaya çıkararak yatağının hemen yanına geçirdim.
"Bir daha bana Leke dersen seni gerçek bir Lekeye çeviririm!" diyerek sivri dişlerimi gösterdiğim de korkuyla geri çekilmesi bir oldu. Sırıtarak yatağın başına geçirdiğim pençemi aşağıya doğru çekerek "Ve birine bu olaydan bahsedersen sonun da pek iyi olmaz!" dediğimde yutkunarak kafasını pençelerime çevirdi. Ben ise umursamazca gülerek ona bakarken birden "Gerçek bir aptalsın! Bir az önce bana atarlanıyordun ama şimdi... tam bir salak!" diyerek arkamı döndüm.
"Sen biraz önce..." diyerek kafasını yatak başlığına çevirdiğinde güldüm ama tek kelime etmeden banyoya geçtim. Elimi yıkadıktan sonra odaya geçerek kediyi alarak yatağa geçtim. Biraz önceki olay sadece onun gözünde gerçekleşti, kısaca ona bir illüzyon yaptım ve o da kolayca buna inandı. Tam bir aptal! Sakince kediyi kucaklayarak uyumaya hazırlandığımda kedinin biraz kıpranmasını umursamadan sarıldım.
"Uslu dur, sadece uyumak istiyorum." mırıldanarak ona daha sıkı sarıldım. Sabah uyandığımda "Hızlı uykuya dalmaya bayılıyorum." diyerek doğrulduğum da etrafa bakınarak kediyi aradım ama yoktu. Açık pencereye bakarak "Ah, acıktığında koşarak gelir." yataktan çıktım. Etrafıma baktığımda uyuyan kıza kısa bir bakış attım. Ardından da önüme dönerek banyoya doğru yürüdüm. Kapıyı kilitleyerek üzerimdeki tişört den kurtulup aynanın karşısına geçtim. Boynumdaki lekeye elimi koyarak ovaladım. Bunu yapmamla boynumdaki gri leke dağılarak altındaki 7 kuyruklu tilkiyi ortaya çıkardı. Kafamı iki yana sallayarak suyu açtım.
Çok kuyruklu tilkiler türüm de gücümüzü temsil eder ve en son sayı 9 kuyruktur. Tilkilerin lideri olan Fatih Karan da ise 6 kuyruk var. Benim 7 kuyruğa sahip olmamın nedeni ise ölmeden önce annemin tüm kuyruğunu çalmamdan kaynaklı ve babamın da benden nefret etmesinin kaynağı. En azından babamın aksine abilerime sahibim. Suyun altına bir süre bekledikten sonra kurulanarak tekrar boynuma özel olarak abimin satın aldığı boyayı sürdüm. Lekenin kaldığından emin olduktan sonra sakince odaya geri döndüm. Ben odaya geri girdiğimde yeni uyanmış vaziyette olan oda arkadaşıma kısa bir bakış attıktan sonra bavuldan rahat kıyafetler alarak üzerimi değiştirdim.
Sakin adımlarla odadan ayrılarak okula doğru yürümeye başladım. Okula yakınlaşmamla birinin saldırgan aurasını hissetmemle olduğum yerde durdum. Başka türler kavga ediyor olmalılar. Umursamayarak ilerledim ama saldırgan auraların sayısı git gide artınca korkuyla önümdeki kurtlara baktım. Hadi ama ben bir şey yapmadım ki, neden bana öyle bakıyorlar? Korkuyla bana gelmelerine bakarak bende geri adım atmıştım ki birine çarpmam bir oldu. Korkuyla yutkunarak çarptığım kişiye döndüğümde korkum bir anda şoka döndü. Şaka mı bu? O ikisi neden burada?
🦊BÖLÜM SONU🦊
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top