Bölüm 14: Alışveriş 🦊
Medya: Giydikleri Pijama Takımı
🦊
Kahvaltı Merih ve benim devamlı olarak birbirimize sataşmamızla geçerken, Bilge Hanım durumu çok yanlış değerlendirip durdu. Arabaya bindiğimiz de bize gülerek “Evlilik hediyesi olarak şu anlık bir şey veremiyorum ama merak etmeyin size uygun çok hoş bir hediye vermeyi planlıyorum." dediğinde ikimizde anlam vermeyerek ona baktık. Ne hediyesinden bahsediyor? Torunu beni kurtararak zaten en büyük hediyeyi verdi.
"Buna gerek yok efendim, bize destek olmanız bile bir hediye.” dediğimde bana tek kaşını kaldırarak baktı.
"Efendim? Babaanne diyecektin herhalde." dediğinde kızardığımı hissederek güldüm.
"Babaanne." dediğimde yüz ifadesini düzelterek elimi tuttu.
"Bak güzel kızım. Torunlarım benim için değerlidir ve onların eşleri olacak kişilerde aynı derecede benim için değerli olur." diyerek elimi daha sıkı tuttu. Geniş bir gülümsemeyle "Bu yüzden de onlara her şeyimi veririm. Hoş, hazır olana kadar size şimdilik bir şey veremeyeceğim.” dediğinde dudağımı ısırarak başımı eğdim. Anlaşılan, bu kadın bize bir şeyler vermeye istekli. Bir süre sonra kadın bir şeyler hatırlamış gibi "Ah, senin eşyaların yokturdur değil mi? Sana gidip bir şeyler alalım." dediğinde onu reddetmek istedim ama beni bakışlarıyla susturdu. Merih ise bize kısa bir bakış atıp önüne dönerken güldü. Benim sessiz olmamdan zevk alıyor adi panter!
Araba AVM de durduğunda bizi ilk iş temel eşyalarımın olduğu kata yönlendirdi. Diş fırçası, şampuan gibi temel şeyleri benden çok kendi zevkime göre aldığında içten içe kendimi bir yerden atmak istedim. Bana bir şeyler alması hoş ama temel eşyalarımı kendim karar verseydim daha iyi olurdu. Zaten ona kaç defa bunları abimlerin bana getirebileceğini söyledim ama benim daha fazla konuşmama izin vermedi ve önüne gelen ne varsa aldı. Giyim olarak da iç kıyafetlere bakmaya başladığımızda kadının seçtiklerini gördükçe yüzüm kıpkırmızı oldu. Seçtiklerini gördükçe bu seferde utançtan kendimi bir yerlerden atmaktan vazgeçin kendimi bir yere gömmek istedim. Kadın hepsini özenle seçiyor. Tüm dantelli iç çamaşırları kesin olarak satın aldı. Benim zorumla bir iki tane normal de olsa aldırabildim. Mağazadan çıkmamızla tüm mağaza poşetlerini korumalara vererek "Bunları arabaya götür daha sonrada şuradaki mağazaya gel." diyerek beni de peşine taktığında Merih de yanımıza gelerek bana dikkatle baktı.
"İyi misin? Kıpkırmızı duruyorsun?" sorduğunda sinirle ona baktım. Ardından da biraz daha yavaş bir şekilde yürüyerek babaanneden biraz daha geri durdum.
"Kes sesini! Şu an eve gidip uyumak istiyorum tamam mı?" dediğimde gülerek elini omzuma atarak beni kendine çekti. Önde ilerleyen Bilge Hanım bize kısa bir bakış atıp tekrar önüne döndü. Bzde onun arkasından sessiz bir şekilde ilerledik.
"Bu kadar kızma, sevdiği torunu olarak gelinine de aynı değeri ve sevgiyi vermek istiyor." dediğinde kollarımı birleştirerek ona baktım.
"Evet, özel eşyalarıma karar vererek mi?” sorduğumda güldü.
"Hadi ama! Eğer seni hiç umursamasaydı bırak eşyayı, arabasına dahi almazdı." dediğinde şaşkınca ona baktım. Arabasına almaz? Böyle bir şeyi yapar mıydı? Yapar mı yapar kimseye güvenilmez! Merih dışında. O ise benim bakışıma gülerek "Hadi gidelim." diyerek elini omzumdan çekerek babaannesinin yanına gitti. Bende onlara yetiştiğim de ilk olarak evde rahat giyebileceğim kıyafetlere baktık. Bazı eşofman takımına bakmaya başladığımızda Merih'in kolunu tuttum.
"Çok fazla almasak, ben hepsini giymem ki." dediğimde bir süre bana baktı daha sonrada alınan takımlara baktı.
"Haklısın." diyerek babaannesine dönüp "Şu an ona engel olursak kalbi kırılmaz mı?" sorduğunda bende onun gibi babaannesine baktım. Bana alınan her eşyayı fazla heyecanla seçiyor. İç çekerek ona baktım. Merih bana iyilik yaptı yani saçma bir konuşma yapamam.
"Peki o zaman aldığımızın bir kısmını yurda falan bırakırız." dediğimde gülmeye başladı.
"Bak sen, yardım sever tilkim!” dediğinde yüzümü buruşturdum ama bir şey demedim. Sonuçta daha öncede ben ona 'masum panterim' demiştim. İç çekerek alınanlara baktım. Kıyafetlerin çoğu alındıktan sonra gülerek Merih'e baktım. Erkek reyonunda olmasına rağmen gördüğüm sevimli pijamalara doğru ilerledim. Benim ilerlememle Merih de arkamdan beni izledi. Asılmış pijamalardan birini alıp,
"Bunu da sana alalım mı?" sorduğumda kaşlarını çatarak elimdeki pijama takımına baktı.
"O elindeki şey de ne?" sorduğunda sırıtarak benden uzun olan pijamayı havaya kaldırdım.
"Buna pijama takımı diyorlar. Ve genelde insan ırkları tercih ediyor.” dediğimde birden gülmeye başladı. Yavaşça yanıma doğru geldi. Yanıma geldikten sonra üzerime doğru yürüdüğün de istemeden de olsa geri adım attığımda elini askıya koyarak bir takım daha çıkardı.
"Bilgilendirme için teşekkür ederim. Ve sen benim bunu giymemi istiyorsan senin de bunu giymen gerekecek." dediğinde şaşkınca elindeki diğer takıma baktım. Sonrada arkamdaki takımlara bakmamla hepsinin çiftler için olduğunu kolayca anladım. Ona döndüğümde gülmeye devam ederek "Vazgeçtim deme sakın! O kadar da heveslenmiştin." Diyerek üzgün surat yaptığında gülerek elindeki takımı alıp bedenine baktım. Bana fazla büyük olacağı için onu geri bırakıp başka bir tanesini seçip erkek için olanı da ona verdim.
"Vazgeçmedim. Şimdi dene bunu, bende deneyeceğim!" diyerek kolunu tutup kabinlere doğru sürüklediğim de şok içinde beni izledi.
"Sen ciddi misin?" sorduğunda umursamadan onu yan yana ve kadınlar tarafında olan kabinlerden sağ taraftaki boş kabine iterek bende sol taraftakine girdim.
"Dışarıya çıktığımda onu üstünde göreceğim!" bağırdığım da iç çekişini duydum.
"Bari panter türünde olanı seçseydin." dediğinde umursamadan pijama takımını giyindim.
"Panter olanı seçseydim sevimli olmazdın!" dediğimde bu seferde üflemeye başladı. Tamamen giyindikten sonra babaannenin sesini duydum.
"Çocuklar, orada mısınız?" sorduğunda perdeyi çekip kabinden çıktım. Ben dışarıya çıkınca, baştan aşağıya bana dikkatle bakmasına güldüm.
"Evet buradayız." dediğimde bana baştan aşağıya bakmayı bırakıp diğer kabine baktı.
"Çıkmak zorunda mıyım?” sorduğunda görmeyeceğine bile bile kafamı salladım.
"Evet, çık!" dediğimde iç çekerek kafasını uzattı.
"Çıkmak istemiyorum." dediğinde sinirle perdenin arkasından kolunu tutarak onu dışarıya çektim. Dışarıya çıkmasıyla iç çekerek "Cidden bu çok çocukça!" dediğinde onun bu haline gülmemek için kendimi tuttum. Çok şirin duruyor. Uzun boylu olduğu için üzerinde daha da şirin durmasını sağlayan siyah beyaz, panda türüne benzetilmiş pijamaya güldüm.
"Oğlum..." diye bir ses duyduğumda arkadan bize şaşkınca bakan babaannesine gülerek baktım.
"Nasıl olmuş?" diyerek heyecanla sorduğumda kadın sanki dili tutulmuşcasına bir bana bir Merih'e baktı. Bu duruşunu görünce "Şey, babaanne iyi misin?" sorduğumda yine aynı şekilde durmaya devam etti. Benim aksime Merih iç çekerek
"Kendini bu kadar kasma babaanne." demesiyle kadın birden kahkaha atmaya başladı. Elini ağzına koysa da kahkahası hiç durmadı. Biraz utanmış hissederek Merih'e baktığımda bana güldü.q
"Sana değil, bana gülüyor." dediğinde dudağımı ısırarak bende güldüm. Derin bir iç çekerek pijamamın şapkasını örterek "Şimdi daha sevimli oldun küçük panda!" dediğinde bende gülerek onun şapkasını kapattım.
"Sende öyle büyük panda!" dediğimde daha da güldü.
"İyi o zaman... bu... bunları beğendiğinize göre alalım." diyerek göz yaşlarını silen kadına biraz daha utanarak baktım. Benim seçtiğim panda şeklinde olan pijama takımını da aldıktan sonra diğer günlük kıyafetleri de aldık. Hemen sonrada babaanne tüm ücreti ödedi. Benim kıyafetlerim alınıyor ama bunu başka biri ödüyor. Bu cidden çok sinir bozucu ama benim hiçbir zaman düzgün bir harçlık alışım olmadı. Yani bunun için saçma bir gurura girmeme gerek yok. Alınanlar bittikten sonra babaanneyi biri aradı ve o da bunun üzerine bizi Merih'in evine bıraktı. O gittikten sonra eve girmemizle kendimi koltuğa atarak biraz dağınık duran eve baktım.
"Çok yoruldum ve sadece uyumak istiyorum!" dediğimde Merih bu halime gülerek tekli koltuğa oturdu. Onun oturmasıyla siyah kedi ona koştu. Panter ise benim yanıma geldi. Pantere kısa bir bakış attıktan sonra "Ben nerede uyuyacağım?" sormam bir oldu. Bunu sormamı beklemediği her halinden belliydi. Şaşkınca bana bakmaya başladı.
"Ayrı odada mı uyuyacağız?" sorduğunda bende ona şaşkınca baktım. Bu aptal ne dediğinin farkında değil mi?
🦊BÖLÜM SONU🦊
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top