Dur hele Hakan bu ne acele! Öncelikle öldürülen kadının adı neydi? Onu bir öğrenelim de ona göre açıklama yapayım olur mu, sana da uyar mı?
-Elbette Aziz , ölen maktulün adı: Hatice Dalmaç, evde tek oğluyla beraber yaşıyormuş. Kocası eski bir uyuşturucu taciriymiş, daha sonra polisle işbirliği yapıp birlikte çalıştığı bir çok çete üyesini ele vermiş. Kendisi de etkin pişmanlık yasasından yararlanarak serbest kalmış. Fakat çete ona yaptığı ihaneti canıyla ödetmiş. Otostopta üzerinden tam otuz uç kurşun çıkartmışlar. En az beş kişi tarafından saldırıya uğramış.
-Bunu nerden biliyorsunuz?
-Kurşunların balistik raporu beş farklı tabancadan ateş edildiğini ortaya koymuş. İşin kötüsü adamı öldürmekle kalmamışlar ailesinin kaldığı evi de taramışlar fakat şans eseri o sırada evde kimse yokmuş. Anladığımız kadarıyla bunu zaten biliyorlardı amaçları korku salmak olmalı. Bundan bir hafta sonra da oğlu Emin Dalmaç ortadan kaybolmuş. Taki bir ay sonra devriye gezen ekipler onu çöp kutusunun yanında perişan bir halde bulana kadar. Bu süre içerisinde ne olup bitti bilmiyoruz lakin bu süreçten sonra Emin sık sık ortadan kaybolmaya başlamış. Belli ki ya madde bağımlısı olmuştu ya da artık o da babası gibi çeteye çalışıyordu. Komşular onu sık sık civardaki okulun kapısında çocuklarla konuşurken görmüşler.
-Bu bilgilere nereden ulaştınız ,Emin mi anlattı? Harbi Emin nerde ? Onunla görüşmek bu durumda çok mühim hele anlatacakları cinayeti aydınlatma açısından son derece hayatı önem arz etmekte.
- Emin piyasada yok ,komşular bu sabahtan beri hiç görmemişler.
-Hatice Dalmaç'ın ölüm sebebinin ne olduğunu öğrenebildiniz mi ?
- Olay yerinde yapılan ilk gçzlemlere göre; Hatice Dalmaç yüksek dozda uyuşturucu madde almak sonucu kalp krizinden ölmüş. Emin'den şüphe ediyoruz ,zaten odasında yapılan aramada etkin maddeden bulundu.
-Emin annesini neden zehirlesin ki ? İnsanın annesine böyle bir canilik yapması için ciddi bir sebebi olması lazım. Gerçi hiç bir sebep bırak anneyi hiçbir insanı öldürmek için mazaret olamaz.
-Doğru diyorsun fakat şu an bütün olgular Emin'in aleyhinde görülüyor. Çünkü kapı dıştan zorlanarak açılmamış,ayrı evde herhangi bir kavga emaresine de rastlanmadı.Maktülün üzerinde hiç bir şekilde darp izi yok. Ya oğlu yaptı ya da yapan kişiler tanıdık.
- Kapının zorlanmaması bir şeyi açıklamaz.Belki pencereden ya da balkondan falan girmişlerdir. Ne malum kapıdan girdikleri.
-Ev ikinci katta Aziz. Ayrıca balkon kapısı da pencereler de kapalıydı.
- Yine de bir şey söylemek için çok erken Hakan. Bu arada maktule otopsi yapıldı mi?
-Hayır henüz doktor gelmedi. Başka bir vakayla ilgileniyor.Bunların da sırası gelecek de, sahi maktul senle ölmeden önce ne konuştu Aziz? Ne olmuşsa senle konuşma yaptıktan sonra olmuş. Aşağı yukarı bir saat falan sonra işte. Belki de buraya gelene kadar lanet adresi unutmayıp da adrese gitseydin belki de kadın şimdi hayatta olacaktı. Sana ne oluyor Aziz! Sende bu sıralar bir tuhaflık var ama anlayacağız, hele şu davayı çözelim senin hakkından da geleceğim. Hadi şu telefon görüşmesini anlatsan iyi olacak.
-Tamam tamam patlama anlatıyorum işte.Sabah beni aradı telefonu açar açmaz başladı telaşla bir şeyler anlatmaya. Sesinden anladığım kadarıyla ağlamaklıydı bu sebepten söylediği hiçbir şeyi anlamadım. O kadar hızlı konuşurdu ve sesi o danli hıçkırıklıydı ki emin ol sen de Anlamazdın. Numaramı senden aldığını söyleyince mevzu anlaşılan karışık deyip buluşmak üzere anlaşıp telefonu kapattım.Şimdi telefon numaramı sen "ben vermedim " diyorsun. Sen vermediğine göre telefon numaramı kimden aldı. Ayrıca senden almadığı halde aldığını neden söyledi. İşin içinde bir çapanoğlu var Hakan. Anlaşılan birileri hem seni hem beni olayın içine çekmeye çalışıyor. Bu arada sorun yoksa maktulü görebilir miyim?
-Tamam ama elini çabuk tutsan iyi olur, otopsi doktoru birazdan gelir.
Birlikte aşağıya indik. Ceset morga kaldırılmıştı, inanın her türlü insanı üşütür burası. İnsan bütün vücudunda ölümün soğukluğunu hissediyor. Hatice Dalmaç yazan dolabı bulup çıkarttık. Kadın altmışlı yaşlardaydı. Yüz ve elleri iyice kırış kırış olmuştu. Fakat yüzündeki sevecenlik ölünce bile kaybolmamıştı. İnsan böyle birine nasıl kıyar ki hele bir de en kalleş bir şekilde. Bunu yapanı inşallah polisten önce ben bulurum da insanları zehirledikleri o zehirin hepsini o pis vücutlarına zerk edeyim de zehirlemek nasıl olurmuş görsünler,hissetsinler ve cavlağı çekip Ebu Cehil' e arkadaş olsunlar. Maktulü iyice inceledikten sonra ekipler gelmeden morgdan ayrıldık.
-Ee Aziz bir şey anladın mı barı?
- Hayır ama kolunda ya da vücudunun herhangi bir yerinde iğne izi göremedim anlaşılan uyuşturucu yiyecek ve ya içecek vasıtasıyla verildi. Ayrıca vücudunda hiç zorlamaya da rastlamadım. Acaba maktul maddeyi kendi rızasıyla mi aldı? Sanırım Emin yakalanmadan ve Yam otopsi yapılmadan hiçbir şeyi tam olarak anlayamayacağız.Bakalım otopsi sonucundan ele gelir bir şey çıkacak mi. Hakan ben çıkıyorum. Gelişmelerden beni haberdar etmeyi sakın ihmal etme olur mu? Bu arada
Nerdeyse yine unutuyordum, şu cinayetin işlendiği evde şu anda ekipler var mi?
Var fakat bir kaç saate ayrılırlar. Neden sordun?
-Yok bir şey, öylesine sordum.
-Sen öylesine bir şey sormazsın ama neyse,hemen çıkıyor musun? Birlikte yemek yeseydik sabahtan beri karnım guruldayıp duruyor.
-Kusura bakma hakan başka zaman,şimdi çıkmam lazım. Hadi görüşmek üzere...
Daha fazla zaman kaybetmeden emniyetten ayrıldım. Uğramam gereken yerler var zaten mazot ihtiyacım da hat safhada depoyu doldurmak elzem.Arabamı çalıştırıp sahil tarafına doğru direksiyon kırdım.
-Muzaffer içeri girerek," çaylarınız geldi komiserim" Aziz abi ne zaman çıktı komiserim? Oysa ki tam ona göre taze demlenmiş mazotum vardı.
-Ne mazotu oğlum ,tırlattın mı sen ,makina mıyız biz!
-Yok komiserim Aziz abi çaya insanın mazotudur diyor da o bakımdan öyle dedim.
-Bakıyorum da Aziz bey Aziz abi olmuş.
-Komiserim insanin samimi olduğu kişiye bey diye hitap etmesi samimiyetsizliğin alametiymiş. Valla ben böyle şeylerden çok anlamam ama anlaşılan o ki Aziz abi bu meseleleri bayağı bir önemsiyor.Komiserim sizin çayınızı şöyle bırakıyorum o zaman.
-Ne çayı oğlum karnım horon tepiyor sabahtan bu yana tek lokma yemedim , yiyecek bir şeyler getir de karnımın açlığını bastırayım.
-Hemen geliyor başkomiserim.