Muhabbetle selâm ederim.
Bu söyleşimizde yine çalışmalarına ve duruşuna kıymet verdiğim büyüklerimden biri olan @Kaforizma ile 'Okumak' başlığı altında söyleşimizi gerçekleştirdik.

Davetimize icabet ettiği için bu vesile ile kendisine bir kez daha teşekkür ederiz.

Başlayalım!

•••

*)Okumak fiilinin tanımını yapmak mümkün mü?

-Tanımlamak tabiî ki mümkün.Yeterli kelimelerinizin olması şartıyla tabiî ki.
Bu şartı yerine getirmeden herhangi bir tanım yeterli olmadığı gibi yanlışta olacaktır.Ama bana kalırsa,bir şeyleri bir kalıba sokmak yani dediğiniz gibi bir tanımlama gereği hissetmek çok doğru durmuyor.Çünkü tanımlamak o şeyi her ne olursa olsun bir sınırlama içerisine sokuyormuş gibi geliyor.Sorunuzdan yola çıkarsak okumak teori ve pratik olarak ayırmakla birlikte bence yaşamaktır.

*)Günümüz insanı yani bizler ne yazık ki her şey de olduğu gibi yaşamak olarak ifade ettiğiniz meseleyi de tabiri caizse katlediyoruz.Sizce bu yaptığımız okumanın önemini azaltır mı?

-Neden azaltsın ki?Bence aksine okumanın elzem olduğu gerçeğini bir daha belirgin kılar.Şöyle ki,insanlar ve hayvanlar arasındaki farkı belirtmek için bir çok düşünce ve felsefe geliştirildi.Bunların bazıları ideolojik yaklaştı,bazıları materyalist ve bazıları da yaratılış gerçeğine dayandırdı.Denildi ki tüysüz bir hayvandır.Bir diğeri bunun üzerine tavuğun tüylerini yoldu ve bu da insan o zaman dedi.Daha sonra iş karışınca insan düşünen bir hayvandır diye bir çözüm bulundu.Bakıldığında bu tanımların hepsi bir kalıba soktu ve hepsi yanlıştı.Peki bu yanlışlar insanın değerinden yahut farkındalığından bir şey kaybettirdi mi?Tabiî ki hayır.Ama bu tanım yanlışları araştırmayı ve düşünce sistemini geliştirdi.Bu kertede diyebilirim ki,tanımları dolduran da boşaltanda bizleriz.Tanım yapmaktan ziyade anlamaya çalışsak sanırım sorun çözülür.Çünkü tanımlama yanında ezberciliği getirir ve düşünme,sorgulama ve eleştiriyi ekarte eder.

*)Cevabınızdan yola çıkarak sormak istiyoruz.Yaratılışın özünde saklı olan okumak nedir?

-Yaratılış gerçeğinin özü okumaktır.İlk emrin 'İkra (oku)' olmasını bir kenarda tutup soruyorum size;Bu emrin muhattabı kimdi?Cevap;Hz.Peygamber efendimiz(S.A.V).Peki kendisinin cevabı neydi?'Ben okuma bilmem!' buyurdu.Yüce Allah onun okuma bilmediğini bilmiyor mu?Hz.Cebrail'in cevabı nedir?'Yaratan Rabb'inin adıyla oku!'.Allah okuma bilmediğini biliyor,istenilen zaten bir metin ya da kitabın okunması değil.Rabb'in adı ile okunması yani okumak yani yaşamanın O'nun adı üzere inşa olduğunun bilinmesi.Biz her şeye ne ile başlarız,esirgeyen ve bağışlayan Allah'ın adı ile,yani onu bilerek aslında her şeye okuyarak ve okuma üzere başlarız.

*)Bu eksende okumak fiilini ele aldığımız da,biz bugünün okurları bu eksenin ne kadar içindeyiz?

-Bu sorunun cevabını ben veremem.Çünkü herkes adına ahkam kesebilecek bir konumda değilim.Ama bu sorunun cevabı için hangi okuma olduğunu bilmek gerek.Teorik okuma mı pratik okuma mı?

*)Aslında fikrinizi her iki okuma türünden de merak ediyoruz.

-Teorik okuma,kelimelerin dünyasında ki misafirliğimiz pratik okuma ise kendi dünyamızda ki misafirliğimizdir.Teoride ne kadar başarılı olabilirsek,pratikte bir adım öne geçeriz fakat ne tek başına teori ne de tek başına pratik yeterli değildir.Çünkü teoride tek bir duyumuz işlevli iken pratikte her bir duyumuz okuma işlevini yerine getiriyor olmalıdır.Yani kainatı okumalı kendimizi okumalıyız.Bunun başarılı olabilmesi için de anlam ve tahayyül penceremiz geniş olmalı.Bu pencereden kendimizi izleyebilmeliyiz.Kendimizi ne kadar bu pencereden görebiliyorsak,okuma eyleminde de o derece bahsettiğimiz eksen içindeyizdir.Yani bunun cevabını ancak fert fert görebiliriz.

*)Bugün sadece diploma ile kazanılan okur-yazar vasfı ne ifade eder ya da ne ifade etmiyor diye sormak daha doğru olacak galiba?

-Diploma sadece okur-yazar olduğunuzu tescil eden bir belgedir.Ama diploma okumaz.Bu nedenle önemli olan okur olmayı tescillemek değil içselleştirmek olmalı.Tabiî ki diploma sahibi olmak bir konuda ihtisas yapmak önemlidir.

*)Mobil üzerinde yapılan okumalar ve kitap üzerinde yapılan okumalar sizin için ne ifade ediyor?

-Bence kitap,matbu (basılı) olandır.Kağıt kokusu,mürekkep kokusu duyulmalı.Sayfalara dokunabilmeliyim.Altını çizebilmeliyim.Kapağı okumaktan yıpranabilmeli.Ama e-kitaplar pek bu şansı vermiyor.Sanki daha ciddiyetsiz gibi geliyor.Öylesineymiş gibi,boş zaman geçirmek gibi.Bilemiyorum.

*)Hangi meslek erbabı ya da hangi birey,yetişme çağında olan bir çocuğa okuma alışkanlığı kazandırabilme şansına ve statüsüne sahiptir?

-Anneler...

*)Sadece anneler midir?Evet kendi adıma da bu hususta annelerin daha etkili olduğunu kabul ediyorum.Lâkin baba da etkili olmaz mı?

-Elbette etkili olur.Ama anne daha merhametlidir,şefkatlidir nazarımızda.Bir annenin elinde kitap gören çocuk,kitabın güvenilir ve şefkatli bir öğe olduğunu kavraması daha kolay olur.Ve içsellestirmesi daha sahici olacaktır gibi geliyor.

*)Ülke çapında okuma üzerine bir çalışmaya öncülük etmeniz istense,nasıl bir projeye imza atardınız?

-Kitap şehirle kurardım.

*)Bir şiir paylaşmanızı istirham ediyoruz.

-Hesapsız kelimeler zuhur etti

Hesabına parmaklarım yetmeyecek

Bir karanfil tomurcuk açsa

Böyle küçük işte hayallerim

Ellerimde kar topu

Biraz çay içmek isterim

Biraz imlâsız umutlar

Biraz kurallı susuşlar

Bir küçük harf verin

Büyüğünden daha sesli

Küçük ölümlerden daha ünsüz

Sahi buldun mu o şiir'i?

Daha kurallı

Daha aşklı

Daha şairli

Bulursan bana da söyleme

Hesaplı olsun bu işlerde

Nasipsiz,bulutlu ve pembe kelimelerden

Böyle işte

Bir taş kaldıralım şu yoldan

Hesap soralım bir baş kaldırandan

Unutuyorum bazen Allah'ım

İyi bir kul olur muyum?

İmlâ kurallarını unutursam...

*)Vakit ayırıp sorunlarımıza cevap verdiğiniz için teşekkür ederiz.

-Rica ederim.Kalbinizle baş başa kalınız.Selam ile.

•••

'Oku'mayı öğrenmiş olmak lazım, yazmayı bilmeden evvel.

Selametle.