seventh
lauv - love somebody
"Çok acıktım, ilk yemek yiyelim."
"Bana uyar."
Beomgyu grubun en önünde durup ortaya bir fikir attığında onu sakince yanıtlayan Yeonjun olmuştu. Göz ucuyla yanındaki Eunbyul'a bakıyor, ara sıra da önündeki Jieun ile laflıyordu. Ama daha fazlası yoktu.
Sanki öz güveni çekilmiş gibi hissediyordu bugün, yorgundu. Üzerinde siyah bir kapşonsuz sweat ve aynı renk kotu vardı. Kolunda lacivert kot ceketini tutuyordu ve uzamış mavi saçlarını alnını kapatıyordu.
İşin tuhaf yanı Byul'un da ondan bir farkı yoktu. Genç kız açık bıraktığı, uzun ve dalgalı saçlarını elleriyle yüzünden çekerken ifadesi düzdü. Üzerine açık gri the beatles baskılı bir hoodie ile siyah bir mom jean giymişti.
Bu yüzden ortamda sessizlik hakimdi çünkü kavga edip birbirlerine laf sokmuyorlardı. İkisinin de konuşmaya bile halleri yoktu.
Sonunda kararlaştırıp bir barbekü restorantına girdiler ve geniş masaya yayıldılar. Soobin, Alice ve Beomgyu yan yana oturmuştu. Karşılarındaysa sırasıyla Eunbyul, Yeonjun, Jieun vardı. Chae baş köşeye tek başına kurulduktan sonra sipariş vermişlerdi.
"Byul, sen ne istersin?" Alice yaklaşık on beş dakikadır ağzını bıçak açmayan Byul'a dönmüştü. Ama arkadaşı o kadar dalgındı ki masada konuşulan muhabbeti bile dinlemiyordu. Onunla sonra konuşacaktı.
"Efendim?"
Eunbyul şaşkınlıkla kafasını yemeğinden kaldırıp masadakilere bakmıştı. Dalıp gitmişti, konuyu bilmiyordu.
"Filmi diyorum. Hangisine gidelim diye karar vermeye çalışıyoruz. Sen ne istersin?"
Byul kısık sesiyle kısa bir cevap verip önüne dönmeyi tercih etmişti. "Siz seçin, bana fark etmez."
Yanındaki Yeonjun gözlerini kısarak kızı incelerken neden böyle olduğunu merak etmişti. Çünkü buraya gelmeden kendini laf sokmaya ve laf yemeye hazırlamıştı. Sözde Jieun için gelmişti, ama odak noktası yanındaki sarı saçlı kızdan tamamen kopmuştu.
Eunbyul sessizliğiyle bile Yeonjun'un gününü mahvedebiliyordu.
İkisi de aynı anda tuza uzandığında elleri birbirine çarpmıştı. Gözleri buluşunca Yeonjun anında elini çekti ve mırıldandı. "Sen alabilirsin."
Byul teşekkür edip önüne dönmüştü. Tekrar. Yeonjun kolasından bir yudum alıp Jieun ile sohbet etmeye başlamıştı.
Aradan geçen yarım saatin sonunda restoranttan kalkmışlar ve bir aksiyon-gerilim filmi seçip koltuklara yayılmışlardı.
Bütün çiftler yan yanaydılar. Soldan sağa sırayla Soobin, Alice, Chae ve Beomgyu oturmuştu. Byul en sağa, numarasının yazılı olduğu yere geçip kafasını koltuğa yasladı ve dizlerini kendine çekip koltukta iyice ufaldı.
Film ne zaman başlayacak diye düşünürken aniden yanına oturan Yeonjun ile şaşkınlıkla ona bakmıştı.
Yeonjun ceketini dizlerine koyarken kafasını çevirip ona göre küçücük kalan bedene baktı. "Ne var? Benim yerim burası." Yüzünü buruşturup devam etmişti. "Filmi izlemeyi bırakıp sakın bana bulaşayım deme lütfen."
Byul ise sırıtarak yanıtladı onu. "Öyle bir niyetim yoktu ama çok istiyorsun sanırım?"
"Ya... Nasıl istiyorum anlatamam sana." Yeonjun gözlerini devirdikten sonra önüne dönüp sırıttı. Solunda hissettiği hareketlilik ile kafasını çevirdiğinde Jieun'u görmesi bir olmuştu.
Onun yeri de burasıydı. Yeonjun sarı saçlı kıza gülümsedi ve tekrar önüne döndü.
Işıklar kapanıp film başladığında zaten uykusuz olan Byul'u iyice uyku basmıştı. Kafasını yaslayıp gözlerini açık tutmaya çalıştı. Başı ağrıyordu ve film de şansına fazlasıyla sıkıcı geçiyordu.
Uyumamak için resmen savaş verirken aradan geçen bir süre sonra pes edip kendini uykunun kollarına bırakmıştı.
Yeonjun yanındaki bedenin düzenli nefeslerini hissettiğinde ona baktı ve boynu tutulacak pozisyonda uyuyan Byul'u gördü. "Böyle olacağı belliydi ama. Neden kendini zorlarsın ki..."
Söylene söylene kızın çenesinden tutup yüzünü kendi omzuna yaslarken uyanmasın diye nefes bile almadığını fark etmemişti.
Byul'un yüzündeki saçları da çekip boşta kalan kolunu onun sırtına koyarken neden bu kadar uğraştığını sorguluyordu.
Dizlerindeki ceketi de alıp omzundaki Byul'un üzerine örtmüş ve yüzünü incelemeye başlamıştı. Uyurken daha az gıcık ve daha masum göründüğünü düşünmüştü o an. Derin bir iç çekmiş ve önüne dönmeden önce kendi kendine mırıldanmıştı.
"İnsanlık görevi Yeonjun. Sadece insanlık görevi..."
🥀🥀🥀
Herkese merhaba! Nasılsınız kelebeklerim? Umarım iyisinizdir 🦋
Uzun zamandır bölüm gelmediğinin farkındayım. O yüzden bitirince hemen atmak istedim.
Umarım beğenirsiniz. Bölüm hakkında fikirlerinizi belirtmeyi unutmayın lütfen. Kendinize çok dikkat edin, hepinizi kocaman öpüyorum 😽🤍
Bu arada kırmızı saçlı Yeonjun başıma gelen en güzel şey teşekkürler...
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top