-12
Biz ayrıldıktan kaç gün sonra bilmiyorum ancak hayli kısa bir süre sonra benim telkin adını verdiğim şeyler arttı.
Onunla ilişkimizde başlamıştı bu telkinler ve ara ara oluyordu hatta ona zaman zaman bahsettiğimi hatırlıyorum. Bana şu telkin olunuyor, şöyle yapmam isteniyor gibisinden şeyler söylüyordum. Bazen insanlar beni duyamıyor yahut göremiyor hissine kapılıyordum ve bundan da bahsettiğimi hatırlıyorum. Biz ayrıldıktan sonra bu ve benzeri telkinler arttı, çok net ve bir sürü seslere dönüştü.
Birtakım sesler kafamın içinde sürekli "O, senin eşin." diye ötüyorlardı. Bana kendilerini cinler olarak tanıtan bu sesler onunla benim adımı Levh-i Mahfuz'da gördüklerine dair yeminler ediyorlardı.
Duyduğum ve gördüğüm şeyler bundan ibaret değildi. Sonrasında odamda bir adam görmüştüm, bu gördüğüm şey bana kendini sevdiğim çocuğun ruhu olarak tanıtmıştı ve ben en büyük yıkımı bu yüzden yaşadım.
Şöyle ki kendini bana onun ruhu olarak tanıtan şeyle devamlı denebilecek bir diyolağa girmiştim ve konuştuğum şeyin onun ruhu olduğundan samimiyetle emindim.
İşin kötüsü bir sebeplerden ötürü onun bedeninin şeytan tarafından kontrol edildiğine de inandırılmıştım.
Son durum tam olarak buydu: Gördüğüm ve duyduğum bir "şey"in sevdiğim çocuğun ruhu olduğuna ve sevdiğim çocuğun da şeytanın kontrolü altında bulunduğuna inanıyordum.
Onunla konuşmak için birçok girişimde bulundum. Yüz yüze konuşmadık bir kere bile. Mesajlaştığımızı hatırlıyorum ve şimdiki aklımla düşününce hayli saçmaladım. Ne bekleyebilirsin ki? İnandığım şeyler sağ olsun, beni birçok şeylere sevk ettiler.
Bununla da sınırlı kalmadı. Mehdi olduğuma da inandırılmıştım ve bu yüzden okulda fazlaca acayip davranışlarda bulundum. Hala aklıma her gelişinde bir ürperiyorum. Aklım başımda değildi ve bunu aradan aylar geçtikten sonra anlayabildim.
Sizin de aklınıza her gelişinde ürperdiğiniz hatıralarınız var mı?
Şimdilik burada bırakacağım.
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top