7. Driving me crazy (but I'm into it)
Louis sabah erken saatlerde Zayn'e küfrederek yataktan çıktı. Şimdi hazırlanıp Clifford'u da alarak ta şehrin öbür tarafındaki sete gitmesi gerekiyordu. Ayrıca bir köpeği nasıl güzel gösterebilirdi ki tanrı aşkına? 'Neyse' diye düşündü, 'en azından yıkayayım.'
"Clifford, orada iyi bir köpek olup söylenenleri yapsan iyi edersin, tabii kabul edilirsen. En azından erken kalkmama değsin. Başarırsan Zayn'in egolu dırdırını dinleyeceğim ama olsun."
Clifford ona sadece bakınca kendi kendine konuşmayı bırakıp banyoya yürüdü. "Tamam neyse boş ver. Hadi gel seni yıkayalım."
Louis Clifford'u yıkadıktan sonra kendine çay için su koyup günü rutinini uygulamak üzere banyoya gitti.
Duştan çıktığında Zayn arıyordu.
"Efendim?"
".."
Bir anda gelen kapanma sesiyle Louis kaşlarını çatıp telefonu kulağından çekince Zayn'in kapattığını gördü.
"Yine kafası mı iyi dersin Clifford?"
Boş verip kendine yaptığı çayı içerken Zayn'in uyuyor olması gerektiğini düşününce onu geri aramaya karar verdi.
"Ne var küçük?"
"Sana ne var kaçık?"
"Sadece uyanıp uyanmadığını kontrol etmek için aradım. Ettim, kapattım."
"Sebep?"
"Normalden erken kalktığına göre sete gidiyorsun?"
"Neden gitmeyeyim, git dedin gidiyorum işte."
"Bilmem, en son evimden kapıyı çarparak çıkmadan önce kumandayı kafama fırlatıp 'Gitmeyeceğim işte orospu!" diye bağırıyordun."
Louis gözlerini devirdi.
"Oyun oynarken dikkatimi dağıtmamanız gerektiğini 20 yıldır anlamadınız, şu an gitmem gerek ama eğer orada rezil olup dönersem kafana kumandadan daha farklı şeyler geleceğine emin olabilirsin." karşı taraftan kahkaha duyulurken telefonu yüzüne kapattı.
Birkaç dakika sonra dişlerini fırçalamış, Clifford'un tasmasını uzun bir arayıştan sonra bulmuş -geç kalmalarının suçu kesinlikle Louis'nin isteksizliği değildi, ne zaman yatak odasına çıkardığını bilmediği tasmadaydı- yola çıkmayı başarabildiler.
"Tam olarak 2 yaşında mı?"
Louis gözlerini devirdi ama adam kafasını baktığı kağıttan kaldırmadığı için fark etmedi.
"Evet"
"Aşıları tam mı?"
Louis bıkkınlıkla gidip birde veterinerden almak zorunda kaldığı aşı kartını adama uzattı. Gereksiz yere bu kadar uzatmaya ne gerek vardı?
"Peki eğitim? Biliyorsunuz, denileni yapması gerekiyor."
Louis sinirlerinin gerildiğini hissetti. "Daha önce de dediğim gibi, daha önce aldığı roller oldu. Gayet uysal bir köpek."
"Anladım peki ya-"
"Bakın beyefendi, bir soru daha sorarsanız, buradan lanet köpeğimi de alıp gideceğim."
"..."
"Burada neler oluyor David?"
Louis konuşmalarını bölen bu derin sesin sahibini görmek için arkasına döndüğünde gözlerinin büyümesine engel olamadı.
-Harry-
Bir köpek daha koş komutunu dinlemediğinde David başını salladı. Köpeğin sahibinin çok da umurunda değil gibiydi. Köpeğine seslenerek yanına çağırıp kapıdan çıktı.
"Bu kaçıncı söz dinlemeyen köpek David. Bir daha gelenlerin eğitimini daha iyi öğren lütfen."
Harry erken saatlerden beri buradaydı ve artık yorulmaya başlıyordu. Ensesini ovalayarak kendine kahve almak üzere çıkışa yöneldi. Odasında biraz vakit geçirip -fanların gelecek olan müzik videosuna olan heyecanları her zaman Harry'i mutlu ediyordu- tekrar çekim salonuna yöneldi. Kapısının önünden David'i ve farklı bir sesi duyunca sahibini görmek için dışarı çıktı.
David'in yanında arkası dönük duran çocuğu görünce ağzı biraz açık kaldı çünkü vay canına, çocuğun üstündeki büyük hoodieye rağmen vücudunun muhteşemliği belli oluyordu. Biraz daha orada durup onu izleme düşüncelerini oğlanın yükselen sesi böldü.
"Bakın beyefendi, bir soru daha sorarsanız, buradan lanet köpeğimi de alıp gideceğim."
Harry çocuğun sinirli haline sırıtarak olaya el koyma ihtiyacı hissetti. David'in kendisine bağıran çocuğa sinirlenip bu güzelliği göndermesini istemezdi- güzel köpeği yani.
"Burada neler oluyor David?"
Çocuk hızla arkasına döndüğünde bir anda dondu, sonra gözleri büyüdü. Harry de donmuştu çünkü çocuğun vücudu yüzünün yanında hiçbir şeydi. Harry başarılı bir sanatçı olarak şimdiye kadar onlarca yakışıklı ve güzel ünlülerle tanıştığında yaşamadığı hayranlığı minik bir oğlana karşı yaşadığına inanamıyordu.
Çocuk gözlerini kırpıştırıp kendine gelirken, onu kapanıp açılan kirpiklerini izleyen Harry büyülenmeye başladığını hissetti. Çocuğun da kendisini süzdüğünü fark edince kafasını sallayarak kendine gelip elini cebine atıp yanlarına yaklaştı. David çoktan birbirini gözleriyle delen ikiliye gülümseyip kafasını sallayarak ilgilenmesi gereken kağıtlara dönmüştü bile.
"Umarım yanlış duymuşumdur ve bu uslu oğlanı da alıp gitmeyi düşünmüyorsundur."
Yere çöküp köpeğin başını okşarken iyi bir giriş yaptığını düşünüyordu. Hayvanlarla ilgili konuşmak her zaman aradaki buzları kırmak için bir numara oluyordu.
"Ben.. umm- erken saatler falan işte.. o yüzden yani. Biraz ters olabiliyorum, bilirsiniz." Endişeli bir şekilde gülünce Harry çocuğun daha fazla işkence çekmesini istemedi.
"Sorun değil, merak etme. Aslında kimseyi fazla sıkmıyoruz ama bazıları sıfır eğitimlileri de getirince biraz sorun çıktı." Tekrar ayağa kalkıp gülümsedi. Boyu oğlanın yukarısında kalıyordu ve her ne kadar kabul etmek istemese de onun gözlerini yukarı dikmek zorunda oluşu hoşuna gitmişti.
"Ah, anladım."
-Louis-
Louis kesinlikle önce Zayn'i sonra kendisini öldürecekti. Zayn'i kendisini bu gündelik haliyle yıllardır aşık olduğu adamın önüne gönderdiği için, kendisini ise gelirken kimin çekimine gideceğini sormak gibi bir zekilik yapmadığı için.
"Sanırım Clifford bütün aşamaları geçmiş, bu taraftan." Harry eliyle işaret edip yolu gösterdiğinde tek yapabildiği onu takip etmek oldu.
--
Hala minik louis fetişim olduğunu ve Louis-Zayn ikilisine bayıldığımı anlamadıysanız artık ne yapayım ben?
başlık harry styles - kiwi
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top