Loki okuduğu romanı kapattı. Okulunun zili çalmıştı ne kadar istemesede oturduğu banktan ayağı kalktı.

Okuduğu romanın sonunu düşünürken az kalsın çimenliğin üstündeki tek bir tane gülün üstüne basıcağını fark edip durdu.

Yere eğildi, kan gibi kırmızı gülü kokladı bu ona birisini hatırlatmıştı belki eskiden sevdiği birisini veya sevmiş gibi davrandığı birisini.

Oğlan ayağı kalkarken gülün dikensiz tarafından tutup kopardı.
Ve gülün el değmemiş saf kokusunu içine çekti.

Geçmiş anılarının aklına helmesiyle birlikte güle gülümsiyerek baktı. Ansızın gülü önemsiz bir şeymiş gibi sert bir sekilde fırlattı ve gülün düştüğü yere bile bakmadan yoluna devam etti.

Oğlanın böyle bir kişiliği vardı; acımasız, kargaşa yaratan, her ay 1 kızla çıkan ama asla sevgiyi hissetmemiş veya hissetmemiş gibi davrandığı bir kişiliği vardı.

-------------------

Thor spor çantasını sırtına takip sporcu arkadaşlarına görüşürüz dedikten sonra soyunma odasından ayrıldı.

Maçları yaklaşıyordu bu yüzden takım kaptanı olduğu için yaklaşık her gün antrenman yapıyorlardı.

Öbür sene yenilmişlerdi karşı liseye ama bu yıl onların yılıydı çünkü takımını en baştan kurmuş ve bütün oyuncuların limitlerini zorluyordu ama bundan takım üyeleri mutluydu her gün Thor onlara moral verici konuşma yapıyordu. Gerçekten takımını seviyor en iyi yerlere gelmelerini istiyordu.

Thor aklına gelen şeyle güldü. Öbür ki yıl maçı kaybettikleri için yaptıkları kutlama geldi arkadaşlarıyla.

Tony malikanesine davet etmişti, Clint içecek getirmişi steve buna ne kadar karşı çıksada ilk sarhoş olan oydu. Wanda, thor'u biraz güldürebilmek için clint, Steve ve tony'e kadın elbiseleri giydirip makyaj yapmıştı hatta tony o halini sevip sabah baş ağrıları ile uyanana kadar öyle kalmıştı. Natasha şarkılar soylemisti ve gün aydınlanmaya başlar iken O elinde "dünyanın en büyük kıçlısı" yazan bir kupa vermişti sonrasında hep beraber sarhoş bir şekilde sızmışlardı.

Thor biraz daha güldükten sonra yoluna sinirle devam etmişti. Içinden "bunlar geçmişte kaldı, önüme bakmalıyım" diye tekrar etti.

Telefonunu arka cebinden çıkarıp saate baktı. Derse geç kalmıştı, sevmediği ders olduğu için bu dersi ekip okulun kütüphanesine gitmeye karar verdi.

-------------------

"Hey dikkat etsene!"

Tony bir hışım ile ona çarpan kişiye döndü veya çarptığı kişi desek daha doğru olur.

"Tony haha. Bana çarpanın sen olduğunu tahmin etmeliydim"

"Bi kere sen bana çarptın"

"Ne oldu tony? şimdi de yalancılağa mi başladın?"

"Sözlerine dikkat et Rogers yoksa.."

"Yoksa ne? Naparsın? Beni yine beni terk mi edersin?"

Tony duyduğu cümle ile biraz afalladı. Steve'in böyle bir şey söyleyeceğini asla tahmin edemezdi.

"Çekil yolumdan tony"

Steve, tony'i ittirerek yoluna devam edecekken soluk soluğa kalmış bruce, steve'in yolunu kesti. Ikisine bakarak konuştu.

"Thor. Thor bize bunları yapanın kim olduğunu biliyormuş beni takip edin"

-------------------

Wanda, Natasha, Steve, Tony ve Clint. Bruce'un beni takip edin kelimesinden sonra Thor'la okulun revirinde buluşacaklarını asla düşünmemişlerdi.

Thor revoir yatağında dikelmiş oturuyordu. Ve karşısında arkadaşları onun ağzından çıkacakları pür dikkat dinlemeye hazırlardı ama 10 dakikadır kimse ağzını acmamıştı.
Sessizliği bölen Natasha oldu.

"Thor artık anlatacak mısın?"

Thor elleriyle oynamayı bırakıp onlara 10 dakika içinde ilk defa baktı. Thor'un yüzü bembeyazdı bir hayalet görmüş gibi, gözleri korku icindeydi dudağı ise dişlemekten kanamak üzeriydi.

"Bana inanmayabilirsiniz ama anlatacaklarım doğru"

"Kütüphaneye gitmiştim, benden başka kimse yoktu. Bir rafa yaklaştım aradığım kitabı bulmuştum tam o kitaba elimi uzattığimda arkamda bir ses duydum. Arkamdaki raf bana doğru düşmek üzereydi. Rafın yanında biri vardı, rafı bana doğru iten birisi ışte o.."

Thor yine sessizliğe büründü.

"Devam et Thor. Şöyle artık"

"O kişi Pietro'ydu"

Herkes birbirine şaşkınca baktı. Tony;

"Ama bu imkansız çünkü o.."

"..Öldü"

Dedi steve

Önemli
Bu hikaye büyük olasılık bu hikaye 20 bölüm olucak.
Bu bölumden sonra hikaye biraz hızlanıcak
Olaylar açıklığa kavuşacak yakında

Görüşürüz