@SaraYaprak

Merhaba!

Röportajlar serimizin sıradaki konuğu Kalemler Yarışıyor etkinliğimizin kazananı bizi kırmayarak teklifimizi geri çevirmeyen SaraYaprak oldu. Siz de kendisini ve çalışmalarını daha yakından tanımak için sabırsızlanıyorsanız, lafı hiç uzatmadan şairimizin içtenlikle vermiş olduğu cevaplarına geçelim.

I. Şiiri bizim için tanımlar mısınız? Şiir sizin için hangi duyguya eşittir?

Şiir... tanıma ihtiyacı olup da aradığı tanımı bulamayan ruh...Su misali...Hacmi olmayan su birilerimiz bardağa, birilerimiz avuçlara birilerimiz kovalara sığdırdığı zaman hacim bulur. Ben ise şiiri iki kefeye koymayı tercih edenlerden oldum. Bir kefe yaşadıklarım, bir kefe yaşamadıklarım.Bazen şakaklarıma sinen ağrı bile beni kaleme kağıda itiyor. Ya da hiç görmediğim, kalbimi delicesine attırmayan sevgili...Benim için şiirin tanımı gibi duygusu da belirsizdir.Her duygu bir mısradır, her mısra bir duygu...

II. Şiire bir renk vermenizi istesek ve bu hangisi olurdu? Nedenini açıklar mısınız?

Şiirin tıpkı bizim gibi olduğunu varsaydım hep. Belki bizim gibi derin derin nefes alamıyordur ama şiir de bizim gibi. Her insan gibi... Sevinçli, mutlu, hüzünlü, korkak, endişeli, yalnız, kimi zaman yanlış... Ve her duygu bir rengin temsilidir. Belki de zıttı. Şiirde yalnızlığı, kimsesizliği görmek ya da bunları şiire kazımak beni hep sarı rengine itmiştir. Sarı... Kimsesizlerin, yalnızların, eksikliklerin rengi. 

III. En sevdiğiniz şairlerden ve şiirlerinden bahseder misiniz?

Hangi şairi daha çok sevdiğimi bilmiyorum. Benim için şairi değil şiiri ön planda oldu hep. Hatta öyleki kendi antoloji defterimde bazı mısraların mucidi yazmıyor. Saklı kalsın, bilmeyeyim istiyorum. Ama bu, örnek vermekten alıkoymaz beni.

Atilla İlhan, Necip Fazıl, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Nazım Hikmet...

Bunlar tanındık şairlerin sevdiklerimden bir kaç tanesi.

Atilla İlhan 'Ben Sana Mecburum' dediği zaman yanıp sönen sokak lambaları, o karanlık... Tenimde hissettim o duyguyu, korkuyu.

Necip Fazıl 'Beklenen' dediği zaman ben de ilk kıtada bekleyip son kıtaya gelince bekleyişimi sonlandırdım. Nazım Hikmet 'Tahir ile Zühre Meselesi' dediğinde ikinci kıtanın hissettirdikleri. Hasan Hüseyin' in acı çeken özgürlüğü...

IV. Bizlerle paylaşmak istediğiniz wattpad üzerinde yayımladığınız ya da yayımlamayı düşündüğünüz bir şiiriniz var mıdır?

Elbetteki, mutluluk duyarım.

Ölümün Kokusuna Vardım

Gurup vakti, yapraklar karardı

İçimi bir ateş, başımı ağrı sardı

Biraz daha

Biraz daha ölümün kokusuna vardım.

Gün değil geceydi, karardı

O gece ki her zaman vardı

Yamulmuş direklere tutundukça

Biraz daha ölümün kokusuna vardım.

Kuşların intiharına

Göklerin sürünmesine kandım

Kenara bir adım, bir adım daha yaklaştım

Yaklaştıkça ölümün kokusuna vardım.

Teller gökleri

Yerler dizleri yardı

Korkuluklar uzağa baktıkça

Ölümün kokusuna vardım.

Ve

Nefesimi duymaz olunca

Ölümün kapısına vardım.

...

V. Şiir yazmaya ne zaman başladınız? İlk şiirinizi hatırlıyor musunuz?

3 ya da 4. sınıfta hiç arkadaşımın olmamasından yakınarak yarım yamalak yazdığım bir dörtlük vardı. Dörtlüğü hatırlamasam da hatırladığım en eski şiirim oydu.

VI. Şiirlerinizde genellikle kullandığınız ana temalar ve anlatmak istedikleriniz nelerdir?

Şiirlerimde bir şey anlatmaya çalışmaktansa sadece anlatmayı yeğliyorum. Daha çok ulaşılmazlığın, kaybın, yalnızlığın kol gezdiği şiirlerim nedendir bilmen sevinci aralarına almaz.Yoğun bir karamsarlık hakimdir.

Ⅶ. Wattpad'de beğendiğiniz/takip ettiğiniz şiir yazan kullanıcılar var mıdır?

Şimdilik yok, keşfetme aşamasındayım. Bulacağıma eminim :)

Ⅷ. PoetryTR sakinlerine söylemek istediğiniz ilham verici şiir yazma önerileri var mıdır ve var ise nelerdir?

Haddim değil önermek ama kendimi bir kaç cümle etmekten alıkoyamayacağım galiba.Bir örnek ile başlamak isterim. Yakın bir zamanda kardeşimin düğünü vardı, konvoy ilerlerken farkında olmadan kara defterimi alıp bir iki mısra yazmışım. Fark ettiğimde herkes bana garip garip bakıyordu.Diyeceğim o ki, şiir yazmak size zaman ya da mekan gerektirmez. Elbetteki kendimi usta şairler yerine koymuyorum ama eminim onlar da benim gibi düşünüyordur. Zamansızlık ve mekansızlık şiirin ayırt edici bir özelliğidir. Yazmak için günün şu ya da bu saatini beklemeyin, ya da baharı kışı. Elleriniz zaten bir şekilde tercüme olacaktır size.

SaraYaprak 'ın içten cevapları ve değerli vaktinizi bize ayırdığınız için bir kez daha teşekkür ediyoruz. Umarız ki ilham dolu bir ömrünüz olur ve kaleminizin ucu asla kırılmaz.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top