@Elma_Bilican

Merhaba Şiir severler!

Röportajlar serimizin sıradaki konuğu bizi kırmayarak teklifimizi geri çevirmeyen Elma_Bilican   oldu. Siz de kendisini ve çalışmalarını daha yakından tanımak için sabırsızlanıyorsanız, lafı hiç uzatmadan şairimizin içtenlikle vermiş olduğu cevaplarına geçelim.


I. Şiiri bizim için tanımlar mısınız? Şiir sizin için hangi duyguya eşittir?

Şiire şu güne değin pek çok tanım yapılmış olsa da kimse net bir şey diyememiş. Ben de ne yazık ki şiir hakkında net bir şey diyemem ama Cahit Sıtkı Tarancı: "Şiir, kelimelerle güzel şekiller kurmak sanatıdır." ve J. Cocteau'nun: "Ne masayı anlatacağım diye masa kelimesini kullanacaksınız ne kuşu anlatacağım diye kuş kelimesini ne de aşkı anlatacağım diye aşk kelimesini." şeklindeki şiir üzerine olan tanımları bana en yakın olanlardır. Şiir için net bir duygu da ortaya koyamam ama sadece benim için değerlendirilecekse hüzün derim.

II. Şiire bir renk vermenizi istesek ve bu hangisi olurdu? Nedenini açıklar mısınız?

Şiire tek renk veremem maalesef ama iki renk derseniz olur. Mavi ve siyah... Çok zıt olduğunu biliyorum ancak şiir benim için kimi zaman mavi kadar umut dolu kimi zaman da siyah kadar karanlık ve boğucudur, boşlukta kalmış gibi hissettirir.

III. En sevdiğiniz şairlerden ve şiirlerinden bahseder misiniz?

Şimdi sıkı bir şiir okuyucusu değilim maalesef ama tabii benim de birkaç enim var. Necip Fazıl, Nazım Hikmet herkes gibi benim de favorilerimdendir ama artıdan Mehmet Akif'in bir olayı şiirle anlatmasına hastayım ve tabii Abdurrahim Karakoç'a da öyle. Mehmet Akif'in "Mahalle Kahvesi" şiirinde o kahvehane cidden gözünüzün önünde canlanır mesela. Hele yine Ersoy bu konuda bazı iğneleyici laflar da eder ki bunlar benim en çok hoşuma giden ve beni güldürenlerdir. Pek çoğumuz Abdurrahim Karakoç'u "Mihriban"la tanırız fakat bana kalırsa onun Mihriban'dan çok daha iyi şiirleri de var ve bunların o kadar da fark edilmemesi son derece üzücü. Söz gelimi Abdurrahim Karakoç'un "İsyanlı Sükut" şiirinde olayı yaşamakla kalmıyor, karşınızdaki adamın hüznünü de somut bir şekilde görebiliyorsunuz resmen ve bu bana kalırsa inanılmaz! Kaldı ki onun bir de "Yemin" şiiri var ki... Cidden kelimelerle açıklayamayacağım kadar muazzaam. Bu konuda daha çok şey söyleyebilirim lakin uzatmamak adına burada bırakıyorum.

IV. Bizlerle paylaşmak istediğiniz wattpad üzerinde yayımladığınız ya da yayımlamayı düşündüğünüz bir şiiriniz var mıdır?

Ah var. Adı: Koyu Sohbet. Mehmet Akif'ten etkilenerek yazmaya başladım. İki kişinin karşılıklı konuşması ama şiirsel bir havası var. Bu konuşmalar bir hikaye oluşturacak aslında fakat henüz ilerleyen bölümlerini yazamadım. Ancak direkt burada paylaşamayacağım kadar uzun. Göz atmak isteyen çalışmalarım arasında bulabilir. ^^

V. Şiir yazmaya ne zaman başladınız? İlk şiirinizi hatırlıyor musunuz?

Öncelikle belirtmeliyim ki şiirde iddialı değilimdir, hiçbir zaman olmadım. Ben önce bir olay örgüsü yazanıyım, şiir sadece duygu yoğunluğumdan kurtulmak için başvurduğum bir yol ki şiir pek benim harcım değil. Soruya gelirsek... İlk şiirimi hatırlamıyorum ne yazık ki. Yüksek ihtimalle ilkokul yıllarımda öğretmenlerin verdiği ödevler sebebiyle mecburen yazmış olduğum bir şeydir ama tam olarak şiir yazmaya ilk beşinci sınıfta dedemin şiir defterini bularak başladım. Bir arkadaşımla beraber yazıyorduk ve sizi temin ederim yazdıklarımıza şiir demek şiire büyük hakaret olurdu çünkü hepsi saçmalığın daniskasıydı. Saçma olduğunu fark edince yazmayı bıraktım. Sonra yedinci sınıfta neredeyse yeniden başlıyordum, bir yarışma için yazdım da hatta fakat ailem beğenmeyince yarışmaya katılmaktan da vazgeçtim ve yine bıraktım. Sonra sekizde... Dedemin şiir defterlerini (o defterdeki "İskelet" şiirini her okuduğumda o duyguyu hissetmek hep şiir yazma isteğimi körüklemiştir) uzun zaman sonra yeniden okuyunca tekrar merak saldım ve orta sonda da tabii bir çocuğa platonik aşık olmamın da getirisiyle ona bayağı şiir yazdım ve kendi şiir defterimi oluşturdum. Ne tuhaftır ki insanlar ilk defa şiirlerimi beğenmeye başlamıştı ayrıca ilk defa bu kadar uzun soluklu şiir yazmaya sarmıştım ve bunların her biri de o çocuk için yazdığım şiirlerdi. Tabii bunu sayılı kişi biliyor. Zaten liseye geçince doğal olarak yollarımız ayrıldı. Şimdi yine arada şiir yazıyorum ama düzenli değil. Ne zamandır şiir defterimin kapağını dahi aralamamışımdır.

VI. Şiirlerinizde genellikle kullandığınız ana temalar ve anlatmak istedikleriniz nelerdir?

Dediğim gibi ben pek sık şiir yazmam, konularım da çok düzensizdir. Ruh halime bağlı olarak değişir. Kullandığım ana temalar hüzün, umut ve aşk oluyor çoğunda galiba. Anlatmak istediğim sürekli değişiyor. Ama uzay, gökyüzü ve deniz üzerine şiir yazmayı... Cidden bu üçüne şiir yazmayı çok isterdim.

Ⅶ. Wattpad'de beğendiğiniz/takip ettiğiniz şiir yazan kullanıcılar var mıdır?

Var. @mavi_ay120 var. Uzay üzerine şiir yazıyor. Uzay üzerine ya! Muhteşem değil mi? Hep yapmak istediğim şeyi yapıyor ve onun şiirlerine gerçekten bayılıyorum. 

Ⅷ. PoetryTR sakinlerine söylemek istediğiniz ilham verici şiir yazma önerileri var mıdır ve var ise nelerdir?

Bu sene Wattys'e şiir kategorisini koymamanız üzücü olmuş. Onun dışında röportaj için teşekkür etmek istiyorum o kadar. ^^

Elma_Bilican 'a içten cevapları ve değerli vaktini bize ayırdığı için bir kez daha teşekkür ediyoruz. Umarız ki ilham dolu bir ömrünüz olur ve kaleminizin ucu asla kırılmaz.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top