Merhaba şiir severler!

Röportajlar serimizin sıradaki konuğu bizi kırmayarak teklifimizi geri çevirmeyen Deep_love124 oldu. Siz de kendisini ve çalışmalarını daha yakından tanımak için sabırsızlanıyorsanız, lafı hiç uzatmadan şairimizin içtenlikle vermiş olduğu cevaplarına geçelim.

I. Şiiri bizim için tanımlar mısınız? Şiir sizin için hangi duyguya eşittir?

Şiir benim için genelde kederle eş bir duygu oldu. Ne zaman üzülsem ya da içimde bir boşluk hissetsem kaleme sarıldım. Hatta bazen kelimeler gelip beni buldu diyebilirim. Ama mutluyken aynı şey geçerli değildi. Benim bu durumdan çıkardığım tek sonuç ise ; hayattan kopmak üzereyken bizi bulan ilham, mutluyken yani bir şansımız varken bize elini uzatmaz. Çünkü şiir, yalnızlıkla eş değer bir kavramdır. 

II. Şiire bir renk vermenizi istesek ve bu hangisi olurdu? Nedenini açıklar mısınız?

Şiirin rengi benim için gridir. Tıpkı yangın sonrası geriye savrulan küller, gökyüzü ağlamadan önce havanın büründüğü renk ve silik fotoğraf kareleri misali... Kül gibidir. Çünkü büyük yangınlarımızın bizde bıraktığı izdir şiir. Gri bulutlar gibidir. Çünkü büyük duygu çıkışlarının sonu şiirle biter. Silik fotoğraflar gibidir. Çünkü ben hayatım boyunca eski şiir diye bir şey duymadım. Aksine yıllar önce yaşamış şairlerin mükemmel şiirleri diye anıldı her şiir.

III. En sevdiğiniz şairlerden ve şiirlerinden bahseder misiniz?

Necip Fazıl Kısakürek- Tüm şiirleri 

 Nazım Hikmet- Kerem Gibi 

 Cemal Safi-Benim Adım Aşk 

 Cahit Sıtkı Tarancı- Otuz Beş Yaş Şiiri 

 Merdiven Şiiri-Ahmet Haşim 

 Özdemir Asaf- Tüm şiirleri Aklıma gelenler şimdilik bu kadar. 

IV. Bizlerle paylaşmak istediğiniz wattpad üzerinde yayımladığınız ya da yayımlamayı düşündüğünüz bir şiiriniz var mıdır?

Altta yazdığım şiirim dışında, başka bir seçeneğim yok. Çünkü diğer şiirlerimin olduğu kitabın basılma ihtimali var. Bu yüzden aynı zamanda seslendirmesini de yaptığım bu uzun şiirimi paylaşıyorum sizlerle.

KELEBEK SENFONİSİ
Bir kelebeğin kaç günü vardır?
Kaç güne ihtiyacı vardır mutluluğu bulmak için?
1
2
7
Daha fazla?
Biz kaç gün yaşarız?
Kaç güne ihtiyacımız vardır mutluluğu bulmak için?
Ne kadar yaşarsak üzülmeyiz?
Hayat bu.
Bir gün ya da iki gün.
İlk gün ya da son gün.
Ağladığın,
Ya da güldüğün.
Doğduğun,
Ya da öldüğün.
Kaç ölü veririz toprağa?
Kaç ölü veririz, içimizde?
Kaçımız güneşe dokunuruz bir kez?
Veya elimizde tutarız yıldızları...
Bana bir zaman verin.
Bir saat değil.
İki çubuğa sığmasın sevincim.
İki çubuğu geçmesin üzüntüm.
Ben öleyim.
Herkes ölsün.
Ben öleyim.
Dünya dönsün.
Ben öleyim ve
Saat dursun.
Tepetaklak bir yelkovan olayım.
Tek bir biletim olsun,
Kendi zaman sarkacımda.
Yalnızca onda...
Bir sağa, bir sola
Savrulayım.
Ve kırık dökük.
Ve paramparça,
Camlar düşsün yere.
Herkes öldüm sansın.
Yine.
Zaman geriye sarsın.
Yelkovan toplasın valizimi.
Ben onun yerine ağlarım.
Ben, onun yerine, ağlarım.

V. Şiir yazmaya ne zaman başladınız? İlk şiirinizi hatırlıyor musunuz?

Şiir yazmaya on yaşımda başladım. Dördüncü sınıftaydım. Sınıf öğretmenimiz yaşadığımız ilçe hakkında bir şiir yazmamızı istemişti. O gün yazdığım şiirle sınıfta alkışlanmıştım. Ezberimde fakat şiir biraz çocukça olduğu için buraya yazamam. 😅

VI. Şiirlerinizde genellikle kullandığınız ana temalar ve anlatmak istedikleriniz nelerdir?

Genellikle esaret, yalnızlık ve aşk temalarını işliyorum. Şiirlerimde daha çok kendimi odak noktası olarak alırım. Ama ara sıra önemli tarihi olayları anlatan ve dini konuları işleyen şiirler de yazdığım olmuştur. 

Ⅶ. Wattpad'de beğendiğiniz/takip ettiğiniz şiir yazan kullanıcılar var mıdır?

@tunabozbey beğendiğim bir şair. Fakat bu sayfada henüz yazmaya başladığım için çok şair tanıma fırsatım olmadı. Ama eminim ki daha birçok iyi şair vardır. 

Ⅷ. PoetryTR sakinlerine söylemek istediğiniz ilham verici şiir yazma önerileri var mıdır ve var ise nelerdir?

Benim en beğendiğim şiirlerim kalem ve kâğıda dokunduğum anda ortaya çıktı. Telefonda veya bilgisayar ortamında da elbette iyi şiirler çıkabilir ama genelde kâğıda yazılan şiirler daha etkileyicidir. Etrafınızı gözlemleyebilirsiniz. Mesela ben yedi dakikada varacağım yere on beş dakikada varıyorum. Çünkü ağaçları, gökyüzünü etrafta gezinen küçük kedi yavrusunu, rüzgârı... Kısacası tabiata ait olan her şeyi izlemeyi severim. Bir bakmışım ağaç yapraklarını incelerken ilham gelmiş. Belli mi olur? Hatta bir keresinde gün batımında bisikletimle dolaşırken de ilham gelmişti. Onun dışında sabahları farklı saatlerde kalkmak, tek başına gezintiye çıkmak, gece yatmadan önce sözsüz fon müzikleri dinlemek de ilham getirebilir. Kısacası her şey... :)

Deep_Love124 'ün içten cevapları ve değerli vaktinizi bize ayırdığınız için bir kez daha teşekkür ediyoruz. Umarız ki ilham dolu bir ömrünüz olur ve kaleminizin ucu asla kırılmaz.