UNUTULUYORSUN

Başkomiser Veli Kadıköy'de  , iş  yerinde oturmuş çayını yudumluyordu. Dışarıda güzel bir hava vardı. Birden içeriye yardımcısı  Emrah   girdi.

"Bir  cinayet işlenilmiş  amirim. Kurban 45  yaşında futbol  yorumcusu ismi  Vedat".

"ünlü  biri  ha bak bu  ilginç  işte".

"aynen öyle amirim".

"hemen  yola  koyulalım". Maktülün yakın arkadaşlarından Eşref,  ile görüşmek üzere trafikle birlikte  yol  aldılar.

vardıklarında kendilerini  şişman,  kel, 40  lı yaşlarının sonlarında gibi  görünen bir  adam karşıladı.

"Bize  biraz  Vedat beyden bahseder misiniz?".

"o işinde  son  derece  başarılı,  disiplinli,  çalışkan,  popüler  bir  adamdı. Sevenleri  olduğu  kadar  izleyenlerinin  içinde elbette  sevmeyenleri  de vardı.  Bu  tüm  popüler,  ünlü insanlar  için  geçerli  bir  durum".

"elbette.  Sizce onu  kim  öldürdü?şüphelendiğiniz  birileri  var  mı?".

"maalesef  yok".

"ekleyeceğiniz  herhangi bir  şey?".

"yok.  Umarım arkadaşımı  öldüren  o  pisliği yakalarsınız  ve  cezasını  çeker. Başarılı  bir  ismi kaybettik. Futbol  camiası  ve sevenleri  için  gerçekten  de  büyük  bir  kayıp  oldu". Adam  bunu  söylerken ağlamaya  başlamıştı.

Oradan  eli  boş  döndüler.

Ertesi  gün  bir  cinayet daha işlenildi.

"kurban 38  yaşında, ismi Caner buda  bir  futbol  yorumcusu".

"hedef  futbol  yorumcuları  sanırım".

"öyle  gözüküyor  amirim".

"peki  acaba  neden?". Futbol  yorumcularından nefret  eden,  onlarla arasında büyük  bir problem olan,  onları vahşice öldüren  bir  katil  söz  konusuydu. Kurbanlarını iple  boğarak  öldürüyordu. Katilin  kuralı  buydu.

sahi  kimdi  bu?  ve  acaba  niçin  öldürüyordu?  Haberler üç  gündür bu  olaydan  bahsediyordu. Diğer  futbol  yorumcuları sokağa  çıkamaz  hala  gelmişler,  işlerine gizemli  katil  yakalanana dek  ara  vermişlerdi.

sokaklar tehlikeliydi...hem  de çok. Aynı şekilde insanlarda.

Medya  bunla çalkalanıp,  duruyordu.

durum  vahimdi. İçler  acısıydı.

ikinci  kurban Caner'in,  kız  arkadaşı  Selma,  ile görüşmek  üzere  yola  koyulduk. Kadının evine vardığımızda kapıyı  sarışın,  çok  güzel,  bir  Rus kadını  açmıştı. Türkçeyi  mükemmel  konuşuyordu. Çok  iyi öğrenmişti.

"sevgilinizin arasının  kötü  olduğu  birileri  var  mıydı?".

"herkesle çok  iyi anlaşırdı"  diyerek  akmakta olan gözyaşlarını elleriyle  kuruladı, Selma.

"bir  katil  var ve  onu  yakalamak için elimizde  en ufak  bir ipucu  dahi yok.  Katil  her  kimse  hedef  olarak futbol  yorumcularını  seçmiş".

"peki  niçin? Futbol  yorumcuları kime  ne  yapmışlar?".

"bizde  bunun yanıtını  öğrenmek  istiyoruz".

"o  pisliği  bulun  lütfen".

"bulacağız".  Oradan  da  eli  boş  döndük. Bu  duruma  oldukça canları  sıkılmıştı.

Ertesi  gün bir  cinayet  daha  işlendi.

"kurban 33  yaşında Samet gene  bir  futbol  yorumcusu  amirim".

"bu  katili  yakalamak  zorundayız yeni  bir masum  can  daha  almadan  önce".

"öyle  amirim  fakat  ne  yazık  ki elimizde hiç  bir  delil  yok".

"bu  beni  mahvediyor".

"beni  de amirim".

Samet'in,  yeğeni Zafer  ile  görüşmek  üzere  Beşiktaş'a,  vardık. Bir  cafeye  gelmiştik.

"sizce  Zafer'i,  kim  öldürdü?".

" Mehmet  Yahsin  olabilir".

"ünlü  futbolcu Mehmet'den  mi  bahsediyoruz".

"ta  kendisi".

"peki  sebep?  onu yakalayabilmemiz  için hakkında  onu  suçlu  gösterecek  kanıtlara ihtiyacımız  var".

"Samet,  1  ay  önce futbol  yorumcuları  tarafından  büyük  hakarete  uğradı. Futbol  yorumcuları maalesef  buna yeğenim Samet'de,  dahil  olmak  üzere canlı  yayında  kendisine  de  annesine  de ağır   küfür,  ettiler. Ona  küçük düşürücü  laflar  ettiler. Ayrıca  futbolu  hakkında  da ileri  geri konuştular. Onun futbolcu  olmadığını,  pezevengin  biri  olduğunu  canlı  yayında  bağırarak  duyurdular. Bu  öldürmek  için büyük  bir  sebep  olarak  görünmese  de anlık  bir  kriz  halinde futbol  yorumcularını  haklamaya  başlamış  olabilir  diye  düşünüyorum.  Bana  şüphelendiğiniz biri  var mı? diye  sordunuz  yanılıyor  olabilirim,  ancak  aklıma  başka  isim  gelmiyor. Katilin her  kimse cezasını çekmesini  hapislerde çürümesini  istiyorum. Futbol  hayatını  bitirdi , diyeceğim  de aslında bir  ay  önce takımdan  da  atıldı. Teknik  direktör  onu  kovmuştu. Futbol  yorumcuları  da canlı  yayında  konuşup,  yorum  yaparlarken  zaten  futbolcu  değildi  ki,  dünyada  Messi,  C.Ronaldo,  Neymar  gibiler  varken bundan  olsa  olsa bok  olur tarzında  yorumlarda  bulundular. Onu  epey aşağıladılar."

"teşekkürler". 

"sizce  katil  o  olabilir  mi  amirim?".

"olabilir  de olmayadabilir  bakalım  bekleyip  göreceğiz?".

ertesi  gün bir  cinayet daha  işlenildi.

"amirim kurban Orhan yaş 50 bu  sefer futbol  yorumcusu  değil Samet'in,  yeğeni  Zafer'in,  bahsettiği teknik  direktör".  Canlı halde  yakılarak  öldürülmüş.

"galiba katil Mehmet  Yasin".

"ipuçları  onu  gösteriyor".

"fakat  bizim  daha  fazlasına  ihtiyacımız  var". Yakılarak  öldürülmek  mi? tanrım  dedi  içinden,  bu canlı  halde  derilerinin  yüzülmesinden  bile daha  korkunçtu. En  acımasız  olan yöntemdi.İ İşkencelerin  en  büyüğüydü.

en  korkunç  olanıydı.

tam  bir  vahşetti.

kelimeler  yetersizdi.

"öyle  amirim".

"ünlü  Teknik  direktör Altuğ'un cesedinin  parmak  izi Mehmet  Yasin'e  ait amirim".

"işte  bu haydi  onu  yakalamaya  gidelim".

Ünlü  futbolcu  Mehmet  Yasin,  sonunda  yakalanmıştı. Türk  katillerinin en  büyük  hatası parmak  iziydi.

Katillerin  bir  kere  suç işleyenin yeniden suç işleme ihtimali, daha önce suç işlememiş kişiye oranla çok daha yüksekti. Bir  kere  öldürmeye  başladılar mı,  gerisi  de  arkasından geliyordu. Durmak nedir?  bilmiyorlardı.

Ünlü  futbolcu Mehmet  Yasin, karşılarında  oturuyordu. Yakalanmıştı. Elleri  kelepçeliydi.

"Parmak  iziniz,  Dna  kalıntıları katilin  siz  olduğunu  gösteriyor niçin öldürdünüz?".

"Gururumla  oynadılar. Beni  saçma  sapan,  pislik  yorumlarıyla  küçük  düşürüp,  benimle  alay  ettiler.  Anneme küfür  ettiler. Bana  canlı  yayında milyonların  önünde  resmen bok,  çöplük,  yeteneksiz  dediler. Gay  diyen  bile  oldu.  Hakkımda yalan,  yanlış  olmayan köşe  yazıları,  haberler  yaptılar.  Beni  sevmek  zorunda  değiller.  Her  ünlü  insanın  seveni  olduğu  kadar  dünyada  nefret  edeni  hatta  çekemeyenleri  bile  vardır.  Fakat kimsenin  kimseyi  küçük  düşürmeye,  hakaret  etmeye,  alay  etmeye,  yalan  söylemeye,  annesine  küfür etmeye  hakkı  yok. Ayrıca o  pislik  kendini  bir  bok  sanan  teknik  direktör benim futbolculuk  kariyerime durduk  yere son  verdi. Futbol  benim  hayatımdı.  Futbol  benim  her  şeyimdi. Futbol  şu  anda  dünyada  Messi  Ve  C.Ronaldo  için  neyse benim  içinde  oydu. Hedefim  hakkımda  bunları  yapan 3  futbol  yorumcusunu  temizlemekti,  diğerleri  bana  bulaşmadılar,  asla  öldürmem,  fakat futbolculuk  kariyerimi  bitiren  kişi bardağı  taşıran  son  damla  oldu.  O  yüzden  zaten diğerlerini  boğarak  öldürürken,  ilk  defa farklı  bir  yöntem  seçtim,  işkence  etmek  istedim.  En  kötü  olan  yöntemi  seçtim,  yani  onu  canlı  olarak  yaktım. Pişman  değilim".

Onu  Müebbet hapse gönderdik. Katil  sonunda  yakalanmıştı.

Normal  değildi. Oda  hastaydı. Psikopattı.

"ne korkunç  hayatlar var  be  amirim".

"öyle  birer  bira  içelim  mi"

"valla  çok  iyi  olur bu  dava  beni  çok  yordu  buna  ihtiyacım  var".

"hangimizi  yormadı  ki.  Haydi  Kadıköy'e"  içmeye, eğlenmeye".

trafikle birlikte  yola  koyuldular. Her  gün  biri  ölürken,  biri  doğuyordu.  Her  gün  biri  birini  severken,  birisi  de  bir  diğerini  öldürüyordu.

Çünkü  dünya  böyleydi.

iyi  insanlar  olduğu  gibi  kötülerde  vardı.

ve  olacaktı  da.  Bunun  önüne  geçemeyiz.

hayat  bir  şekilde  devam  ediyordu.  Hayatı  fazla takmamak  gerekliydi. Çünkü öldükten  sonra  her  kim  olursan  ol,  insanlar sokakta  hiç  bir  şey  olmamış  gibi  hayatlarına  kaldıkları  yerden devam  ediyorlardı.

kimsenin umurunda  kimse  değil. Bir  tek  gerçek  var  oda  sensin. Senin  yaşıyor olduğun  gerçeği.

onun  dışında  herkes birer hiçtir.

hiçti...

unutuluyorsun,  siliniyorsun  her  kim  olursan  ol.

öldükten  sonra. 

Hepimiz  öleceğiz...Öyle  ya  da  böyle.

anı  yaşa.











Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top