"En korkunç canavarlar ruhumuzda gizlenenlerdir."

Edgar Allan Poe

🔱

♪Island - SVRCINA ♪

▶️

Yıllardır süregelen, görünenin ardında saklan bir savaş vardı.

Kilitli kapılar arkasında sessizlik içinde imzalanan anlaşmalar, geçmiş ve geleceğin mührüydü. Gün yüzüne çıkmayan, tehlikeli oyunlarla gücü elinde tutmaya çalışan dört farklı grup vardı. Ve perdenin arkasında yürüttükleri savaşta kazanmak için kullanmaları gereken silahları açıkça ortaya koyamıyorlardı. Bu yüzden farklı türde silahlar, yine kilitli kapılar ardında üretilmeye başlandı.

İlk deneyler Slovakya'da gizli bir şekilde gerçekleşti. Terk edilmiş, kimsesi olmayan ya da ailelerin kendi rızalarıyla gönüllü olması için feda ettiği çocuklar üzerinde başlayan küçük deneyler zamanla beklenenden daha büyük bir boyuta ulaştı. Genleri ile oynanan ve aşama aşama zorluk seviyesi katlanan deneylerden başarıyla çıkan çocuklar asıl amaç için eğitime alındı. Geriye kalanları ise hiçkimse umursamadı. Varlıkları bir denek olarak alındıkları andan itibaren silinmişti. Onları bekleyen sonu kabullenmeyip kaçmayı başaranlar ise kendilerini saklamak zorundaydı.

Slovakya'da deneylerin başında olan Milos Demir, silah olarak kullanmak istediği denekleri manipüle etmiş ve görevlerinin sadece sahip olduklarını yani kendi varlıklarını korumak olduğuna inandırmıştı. Fakat asıl amaç bundan daha fazlasıydı.

Deneyler sonucunda değişen yetenekliler onun kişisel silahlarıydı.

Onları istediği şekilde kullanıyordu.

Deneyleri ve sonuçlarını ise diğer güç birliklerinden saklamıştı. Deneklerin hiçbir dosyada isimleri bulunmuyor ve varlıklarından dahi bahsedilmiyordu.

Gölgeler arasında oluşan büyük kaoslar onların esiriydi.

Bizim eserimiz...

Uzun bir zaman geçtikten sonra onun gerçek amacın ne olduğunu anladığımda Milos'a başkaldırdım. Bu hareketim bir iç savaşın başlangıcıydı. Milos kendi silahları tarafından kuşanmıştı.

Kuşanmanın ardındansa yıllarca emek verdiği yetenekliler için hiç düşünmeden ölüm emrini verdi. Fazlasıyla kan döküldü. Buna kendi kanı da dahildi.

Milos Demir, beni ve diğer yeteneklileri öldürmek için açtığı savaşta kendi çukuruna düşmüştü. Ve benim dışımda tüm yeteneklilerle birlikte o çukura gömülmüştü.

Slovakya, Milos Demir'in ölümünün asıl nedenini bağlı olduğu diğer güç gruplarına açıklayamamıştı. Gerçeği saklamak zorundalardı. Bu yüzden bir senaryo yaratıp Milos Demir'i öldüren kişinin bir suikastçı olduğunu duyurdu.

Kana bulanan ellerini temizlemek için bir günah keçisi seçip onun ölüm emrini vermişlerdi.

Ve gerçek kaosun ilk tohumları bu ölümün ardından atılmıştı.

Bu kaosun içinde hayatta kalmamın tek yolu ise savaşmaktı.

🔱