her şey ortaya çıkıyor
Üç saatlik uykuyla ayaktaydım, Fatma'nın tüm uyandırma çabaları nihayet sonuç bulduğunda sinirli bir şekilde uyanmıştım. Yataktan kalkıp banyoda işlerimi hallettikten sonra pijamalarımı daha rahat ev giysileriyle değiştirdim ve birbirine karışan kısa saçlarımı örmesi için Fatma'nın önüne oturdum. Tam istediğim boksör örgüsünü yapabilen tek kişiydi Fatma ve saçlarımı ikiye bölüp balıksırtı gibi tepelerden başlayarak ters örgü yaptı.
"Sonuç alabildin mi uykusuz geçen saatlerden," diye sorarken ikinci tutamı lastikle bağlıyordu.
Derin bir iç çekişle nefesimi bıraktım. "Aldım, Kerem aradığımız kişi değil ama benden hoşlandığını öğrendim."
"Mutlu değil gibisin?"
"Anonimin Kerem çıkmasını istiyordum," dedim başımı dizlerine yaslayıp gözlerine bakarken.
Fatma gülümseyerek yanağımı sevdi ve sonra inca parmaklarıyla şakaklarıma masaj yapmaya başladı. "Belki de bulmaman gerekiyordur? Yani bulduğunda her şey bozulacaktır ve bunu artık unutman gerekiyordur?"
Derin bir nefes alıp onu onayladım ve kalktım. Artık kesinlikle bu anonim defterini kapama kararı almıştım.
-o-
Akşamüstü Fatmalar evden ayrılmıştı ama akşamüstüne kadar birlikte vakit geçirmiş ve her anı değerlendirmiştik. Fatmaların gitmesine yakın akşam buluşmak için arayan Kerem'le sözleşmiştim. Dediği tek şey, konuşmamız gereken önemli bir şeyler olduğuydu. Buluşma saatimiz yaklaşınca hemen heyecanla GANG grubuna girip kızlara yazdım.
Siz: Kerem'le buluşmam gerek ve ne giyeceğime karar veremedim
Siz: Önemli bir şeyler konuşacakmışız
Melek: Kesin açılacak
Melis: Tabii daha ne kadar açılabilirse
Melis: Zaten neredeyse ilanı aşk etti çocuk sana
Esy: Melis +1
Elif: Aklında bir şeyler varsa at buraya bakalım
Esy: Gelinlikle git Beg
Esy: Sen öyle önemli bir şey konuşmamız gerek deyince nikah dairesine gideceğiz sandım, dersin
Melek: gsdhjfk haklı
Siz: Aha ha ha
Siz: Dalga geçmeyin
Hemen beyaz, üstü baskılı tişörtümle siyah kot eteğimi giydim ve aynada fotoğrafımı çekip diğer kombinimi giydim. Bu da normal bir kot etekle beyaz-kırmızı çizgileri olan askılı bir badiydi. Takılarımı da bunlara göre ayarlayıp bekletmeye başladım. Hemen kızlar ikinci kombinimi onaylayınca üzerimi giyindim, belki üşürsem diye düz, mavi gömleğimi alıp çantama astım. Kızlara son kez fotoğraf atıp eve gelince her şeyi anlatacağıma dair söz verdikten sonra evden çıktım.
Annemi zor ikna etmiştim, en sonunda kiminle buluşacağımı söylemek zorunda kalmıştım. Bahçeden çıktığımda bile hâlâ kapıda arkamdan bakıyordu ki en sonunda köşeyi döndüğümde görüş alanından çıkabilmiştim. Kulaklıklaqrımı takıp karıştırıcıyı açarak şarkı dinlemeye başladım. İlk çıkan şarkının Göksel - Bi' Seni Konuşurum olunca gülmeden edemedim. Tekerleme gibi bir şarkıydı ve insanın diline hemen dolanıyordu. Sahile inerken bu şarkıyı defalarca kez dinleyip ona eşlik ettim ama içimdeki dans etme isteği ayyuka çıkmıştı.
Kerem'le buluşacağımız yere yaklaştıkça heyecanım da artıyordu. Derin bir nefes alıp sağ elimin tersini hafifçe yanağıma bastırdım, yanaklarım kızarmış mıydı? Bu kadar terlemem normal miydi? Kafayı mı yiyordum? Sadece aşık oluyordum...
Omzumda hissettiğim elle irkilerek kulaklığın tekini çıkardım. Hemen arkamı döndüğüm an karşımda Dilara'yı görünce epey şaşırmıştım. "Aa, sen de mi buradaydın," dedim şaşkın bir ifadeyle saçmalayarak. "N'aber?"
Dilara gergin görünüyordu.
"Konuşalım mı biraz?"
Telefonumu çıkarıp saate baktım, Kerem'in gelmesi için birkaç dakikam daha vardı. "Tamam," dedim son heceyi uzatırken. "Burada konuşsak sorun olur mu?"
Hafifçe omuz silkti. "Zaten hemen bir şeyler söyleyeceğim, çok uzun sürmez." Devam etmesi için bekledim, benden net bir tepki alamayınca derin bir nefesle içini çekti, sonrasında devam etti: "Aradığın anonim Kerem değil."
"Biliyorum?" Kaşlarım hafifçe yukarı doğru meyillenmişti. "Kendisi..."
"Biliyor musun," diye sordu sözümü yarıda keserek. "Yani kim olduğunu da biliyorsun? Nereden öğrendin?"
"Dilara, sakin olur musun?"
Yüzünü sıvazlayıp derin bir nefes aldı ama beni duyuyor gibi görünmüyordu kesinlikle. "Yani sen şimdi anonimin ben olduğunu biliyor musun?"
"Ne?"
Başımdan aşağı dökülen kaynar suların kaç kova ettiğinden emin değildim. Kızdım, delicesine kızdım ve dumura uğradım. "Dalga mı geçiyordun benimle bunca zaman," diye sordum dehşetle. İhtimali bile beni öfkelendiriyordu. "Dilara sen şaka mısın? Dalga mı geçiyorsun, adam mı seçiyorsun? Nereye doğru el sallamam gerek, söylesene?"
Gözleri dolan Dilara başını hafifçe iki yana salladı. "Dalga geçmiyorum Begüm, hepsi gerçekti. Sen anonimin kızlardan biri olmasından şüphelenince endişelendim ve erkek olduğumu söyledim, böyle bir yalan attım ortaya. Ama gün geçtikçe Kerem'den hoşlanmaya başladın ve ben mutluluğunu öyle harcamak istemedim."
"Bir dakika," dedim onu durdurarak. "Bunca zaman boyunca nasıl seninle konuşuyordum? Bizim yanımızda olduğun zamanlarda nasıl mesaj atabiliyordun?"
Gözlerini kaçırdı. "Tek yakın arkadaşım siz değildiniz."
"Ne yani aynı anda iki kişiydiniz ve ben ikinizle de mi konuştum? Bunu bana gerçekten yapabildin mi Dilara? Nasıl yapabildin aklım almıyor!"
"Hislerim gerçekti," diye bağırdı gözlerime bakamazken. "Sana söylediğim her şey gerçekti. İmkansız olduğumuzu biliyordum çünkü beni arkadaşın dışında başka hiçbir türlü göremiyordun, bakmak istemiyordun Begüm, ben de belki başka bir şekilde bir şansımız olabileceğini düşündüm!"
Sinirle gülerken başımı iki yana salladım. "Böyle bir şey yapacağına dürüstçe karşıma çıksaydın keşke. O zaman tüm bu söylediklerine inanırdım ama sen aramızdaki arkadaşlığı da harcadın, beni kandırdın! Bana yalan söyledin!"
"Ama Begüm..." Bu kez elimi kaldırıp onu susturan ben oldum. "Şu an bunları konuşamam, gerçekten konuşamam. Aşırı öfkeliyim ve kalbini kırarım."
Başını hafifçe iki yana sallayıp gülümsedi, ellerini kot şortunun cebine doğru sıkıştırıp çenesiyle benim arkamda kalan bir yeri işaret etti. "Seninki de geliyor zaten, boş versene!" Başka bir şey demeden ve benim de konuşmama izin vermeden arkasını dönüp uzaklaştı.
"Begüm?"
Kerem'in sesiyle gözlerimi kapayıp derin bir nefes aldım, sonrasında yavaşça ona doğru döndüm. "Az önce hiç iyi bir konuşma geçirmedim," dedim sessizce mırıldanarak. "Anlatabileceğim bir şey de değil, sadece bana biraz zaman verir misin?"
Uzanıp sessizce elimi tutarak beni biraz peşinden sürüklemiş olsa da sahil kenarına doğru ilerlemeye başladı. Elini bırakmadım ancak sıkıca da kavramadım. Aklımda sadece Dilara'nın söyledikleri vardı ve onun haricinde başka hiçbir şey düşünemiyordum. Kerem ise tüm bunlara saygı duyup sessiz kalmayı seçmişti. Dilara'yı düşündüm. Tüm bu zamanlarda, her sancılı anımda yanımda olmuştu ama asla arkadaşlığımıza gölge düşürecek bir şey yaşamamıştık. Her şeyden öte, yanıma geldiği ilk an da arkadaş olmak istediğini dile getirmişti. Yanlış mı anlaşılmıştım, bilmiyordum ama bu sinirlerimi bozmuştu.
Burun kemerimi sıkıp derin bir nefes aldım, durduğum için Kerem de benimle birlikte durmuştu. "Kerem ben eve gitsem sorun olur mu? Başıma ağrı girdi artık."
"Sorun olur," diye cevap verdiğinde şaşkınca ona dönmüştüm. Tam karşımda duruyordu, bir elimi zaten tutuyorken diğer elimi de avucuna alıp parmakları arasında sakladı. "Güzel bir gün geçirmeyi planlamıştım ve açıkçası ekilmek istemiyorum."
"Ekmiş sayılmam, buradayım zaten?"
"Gerçekten burada mısın peki?" Bir kaşı hafifçe kalkmış, dudağının kenarı alaycı bir gülüşle yukarı meyillenmişti. "Tabii aklın dolu olabilir, bu çok doğal ama sence de bir kenara bırakman gerekmiyor mu? Bu kadar takılı kalırsan altından hiç kalkamazsın ki."
Biraz düşününce ona hak vermiştim. Başımı sallayarak onayladım ve gülümsedim bu ruh halinden sıyrılmak için bir adım atarak. "Ben fikrimi değiştirmeden konuşalım mı artık? Çok kolay fikir değiştirebilirim şu an."
"Zaten uzatmak istemiyorum," derken yüzünde kocaman bir gülümseme belirmişti. Derin bir nefes alıp sağ elimi hafifçe okşadı. "Begüm, ben seni seviyorum ve artık bunu saklamak da istemiyorum. Yani, cevap ya da karşılık vermek zorunda değilsin ama sadece bil istedim." Alnı kırıştı, nefesini bırakıp yeniden derin bir nefes aldı. "Seni uzun zamandır seviyorum ve bu, seni sevmek, hayatımda tattığım en güzel duygulardan birisi."
-
Eveet, araya giren zaman beni kurgudan biraz soğuttu, yalan söylemeyeceğim. Biraz saçma bir bölüm olmuş olabilir ama her şey son bulmak üzere zaten
Anonim hakkında böyle bir şeyi tahmin edebilir miydiniz? Bence edemediniz, müthiş zekiyim çünkü.
Ve Begüm, Kerem'e ne cevap vermiş olabilir?
Öpüldünüz, seviliyorsunuz!
NOT: Sonraki bölüm final bölümü olacak.
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top