Sanki zaman durmuş gibiydi ama dakikalar sanki olması gerektiğinden daha hızlı ilerliyordu 1 saat sanki 1 dakika gibi geliyordu öğrencilere.
Çok sessiz ortamlara ölüm sessizliği denilirdi ya, ışte şu an onların sınıfında da bu yaşanıyordu. Herkes birbirini düsmanmiş gibi süzuyordu.
Stephen isaret parmağını havaya kaldırdı ve saati gosterdi Tony cocugun ne demek istediğini anlamıstı sessizce kafasini sallayip önune döndü.
Hocaları her zaman olduğu gibi telefonunda sessizce flörtü ile konuşuyordu bunu kadının telefona nasıl baktigindan herkes anliyabiliyordu.
Tony saate baktı gecikti dedi içinden.
10 dakika önce
Wanda sessizce koridorda yürüyordu. Çok önemli bir görev için derse girmemişti. Aslında dersi ekmeyi sevmezdi ama bu görevin ödülü büyüktü.
Wanda etrafına baktı kimselerin olmadığını görünce arkasındaki ekibe gel işareti yaptı.
Arkasındaki ekip şöyleydi. Pietro, peter ve tabiki wade.
Wanda önde geri kalanlar arkada yuruyorlardı birbirlerini ittirerek.
"Peter ayağıma basmayı kes"
"Önümü kapatiyorsun çekil biraz"
"Koluna sahip çık pietro"
Wanda arkadan gelen tartışmalar ile arkasina dönüp hepimizin bildiği hemşire işaretini yaptı ve şunu ekledi.
"Geldik"
Hepsi, her öğrencinin korkuyla girdiği, sevilmeyen, kudretli odanın biraz gerisindeydiler. Belkide aklınıza gelmedi buranın neresi olduğu burası her ögrencini dedikodusu yapılıp, sınav kağıdına 0 yazıldığı yerdi. burası öğretmenle odadasiydi.
Wanda arkadaslarina baktı
"Hepimiz planı hatırlıyorsunuz değil mi?"
Hepsi kafasını onaylarcasina salladı.
"Tamam o zaman hadi başlayalım"
Pietro ve peter ordan görünmeyecek şekilde uzaklaştılar ve görev başladı.
Wade öğretmenler odasının önünde öksurerek boğazını temizledi. En önemli görev wade'deydi.
Wade kapıyı var gücüyle açıp öğretmenlerin ona bakmasını sağladı. Ve konuşmaya basladi ağlamaklı yüz ifadesi ve ses ile.
"Lütfen yardım edin arkadaşım bayıldı uyanmıyor. Üstüne su döktüm uyanmadi, şarkı söyledim uyanmadi, salsa yaptım uyanmadi, lütfen yardım edin"
Bütün öğretmenler wade'nın yanına gitti, aslında normalde inanmizlardi ama çocuk biraz daha zorlasa aglicak gibi duruyordu.
Wade öğretmenler bayılan arkadaşına götürmeye başladı. O sırada öğretmenler odasının içine peter ve pietro girdi.
"Sen sağ tarafa bak ben sol tarafa peter"
Çocuk bunu onayladı ve gorevleri için bulmaları gereken A4 kağıdını aramaya koyuldular.
------------------
"Ölmüş mü hocacığim"
Wade ayakta yerde yatan Wanda'nın yanına eğilmiş onu uyandırmaya çalışan ogretmenlerine sormuştu bu soruyu.
Öğretmen wadeye kınarmiş gibi bakıp yerde yatan kızı uyandırmaya devam etti.
Wanda bu rolü çok iyi benimsemişti hocalar ne yaparsa yapsın gözünü bile açmıyor kimıldamiyordu. Wade bi an wanda'nin gerçekten olduğunu bile düşünmüştü.
Wade kendini gülmemek için zor tutuyordu. An bir ögretmenin sesiyle ciddileşti.
"Bence ambülansı aramalıyız"
Wanda bu sesle gözlerini açtı öğretmenler ona şaşkına bakıyordu.
"Babaanne bu sen misin? 4 yıl önce göçüp giden. Eğer bu sensen burda olmadığın bayramların harçlığını versene, öğrenciyim ben"
Bir Öğretmen pek bu bayilma numarasına pek inanmayarak
"Bence ilk bi revire götürelim"
Obursunler bunu onaylarak bazı hocalar kızın yürümesine yardım ettiler
Ama diğer öğretmenlerin yapacağı bir şey kalmamıştı artık, tam onlar odaya dönmek üzere iken B planı olan, cebinden kirmizi mürekkeple kapli olan peceteyi çikardı.
"Hocam" dedi olabildiğince yüksek bir sesle. Öğretmenlerin ona dönmesi ile konuşmasına devam etti.
"Burnum kanıyor hocam ne yapmalıyım?"
Bir hoca Wadeye yaklaşıp kafasini yere eğdirtti ve boyle tutmasini soyledi.
Hocalar bir kaç dakika durduktan sonra yine devam ettiler. Wade benden bu kadar diyerek telefonunu eline alıp pietroya mesaj yolladı.
--------------------
"Peter, wade'den mesaj geldi hocalar buraya 4 dk içinde varicakmiş"
Peter elindeki sınav cevap anahtarının fotokopisini çekmek üzereydi.
"Peter, cevap kağıdının fotokopisini çekmeden gitsek hemen"
"Olmas sonra bu cevap anahtarı nerde filan derler güvenlik kameralarına bakar ve bizim aldığımızı anlarlar"
Pietro tamam dedi.
Peter fotokopi makinasından çıkan kağıdı alarak gerçeğini yerine bıraktı ve pietro ile odadan koşarak çıktı.
Şimdi görevi tamamlamalarina çok az kalmıştı. Ikisi birden 12. Sınıfların olduğu yere gidiyordu.
Normal zamana geri döndük baby
Tony sınıf kapısının calinmasiyla bütün sınıf gibi kapiya baktı.
İçeri çoğu hocanın sevdiği, akıllı peter girdi.
Tony kendi kendine 1 dakika gecikti dedi.
"Hocam birisi okul kapısının önune gelmiş, sizi soruyormuş"
"Ahh normalde 20 dakika sonra gelmeliydi kesin beni özledi"
Öğretmen ayağa kalkmadan önce telefonunun yansımasından kendine baktı saçını düzeltti.
Kapıdan çıkmadan önce de su uyarıyı sınıf yapmayı unutmadı.
"2 dakika içinde döneceğim, kopya çekenin kağıdına 0 basarım"
Herkes göz devirdi. Hocanın sınıftan çıkmasıyla birlikte pietro elinde cevap anahtarı ile sınıfa girdi.
"Beni özlediniz mi bebeklerim" dedi alayla pietro
Elindeki kağıdı öğretmenler masasına koyup tony'nin yanina gitti. Tony'nın kopya çekmesine gerek yoktu ama böyle şeyleri severdi.
Pietro ve tony yumruklarını havada dokuşturdular.
"Aferin sana, bu görevin altindan kalkamayacağinizı saniyordum"
"Tek altından kalkamayacağim şey thor'un göbeğidir"
Steve bu konuşan ikiliye yaklaştı
"Kopya çekmek kötüdür ve hocaları kandırmakta"
"Öğrencilere ögretilmeyen konulardan sınav yapılması kötüdür ve çocukları önemsememekte"
Steve kollarını kenetleyip göz devirdi. Tony yavaşça steve'in koluna yumruk attı.
"Tamam zaten bir daha yapmayacağiz"
"Tamamdır kağıdı geçirdim 95 garanti" dedi natasha saçını arkaya atarken.
"Benimkisi 80 hoca anlamasın diye bazılarını bilerek yanlış yaptim"
"Vay be sen ne kadar akıllı çıktın bu hiç bi zamana kadar hiç bir öğrencinin aklına gelmemişti"
"Tamam dalga geçme tony"
Pietro sahtecikten bi öksürük numarası yaptı, sahte olduğu anlaşılıyordu.
"Evet bizim ödulumuze gelirsek"
Tony kafasını salladı
"Hatırlıyorum, bir hafta boyunca kentinden ne alırsanız alın benim hesaba yazdırabilirsiniz"
"Yessss"
Uzun zamandir bolum atmiyordum pardon ama islerim vardi.
Yeni bölümlerde görüşürüz
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top