Bölüm 41

      İnsan aynı anda aynı duyguları aynı şiddetle farklı yerde farklı zamanlarda nasıl yaşar?  İşte tam da burada, karşımda dururken sen ve koşup sarılmak isterken aslında sana hayatın önüme koyduğu her daim engellerden biri daha var. Sormaya çok korktugum sorudan çok, vereceğin cevap susturuyor aslında beni. Ve ben daha ne kadar böyle kalabilirim karşında? Sessiz, korkmuş, endişeli ve belki de yenik. Evet çünkü kaybetmişde olabilirim seni. Ki bunu yüksek sesle söylemeye cesaretim yok. Dilimin ucunda yalnızca bir tek kelime var. Neden? Soylesene sevgili. Soylesene sevdiğim . Ama yapamam. Onu bile soramam. Korkuyorum doğru ama daha çok sensiz kalabileceğim ihtimali yakıyor canımın en ücra köşelerini.  Cam kırıkları batıyor kalbime. Sensiz bırakma beni. Bizi.....

    Bir yanim o yapmaz diye bağırıyor. Yapmaz. Yapmazsan değil mi sevdiğim?  Yapmadın.  Yapmadim de ne olur. Aldatmadim de. Kiymadim bize de. Biliyorum zaten. Ama olsun. Sen yine de söyle.  Sesini duyayim. Sesinden duyayim. Söyle ki  içimde çiçekler açsın.  Bahar gelsin. Güneş çıksın.

    " Seram. O kadar çok mu kizdin bana ? Hıç mi özlemedin? Mecburdum gitmeye Seram. "

   " Mec - mecbur muydun? "

   " Seram. Çiçek bahçem. Dinle beni. "

    "  Dinlemek? Ben  seni dinlerim. Sonsuza kadar dinlerim. İnanırım da. Ama sadece o kadın kim? Neden burda? Yanında?  Ve hamile? Önce bunu söyle. Ben burada meraktan, korkudan, üzüntüden delirmek üzereyken,  gittiğin yeri, ne halde olduğunu, ne yaptığını ve ne zaman döneceğini bilmeden günlerimi geçirirken, dakikaları birak saniyeleri sayarken söyle. Kim bu kadın?  Neden burda? Neden se- nin yanında o? "

    "  Sevgilim bak. Ben sana herseyi anlatacağım. Sadece simdilik onun kim oldugunu soyleyemem. Güven bana. Ama lütfen içeri geçelim. Hava soğuk. Üzerinde ince. Hasta olacaksın. "

   " Ali Ömer kim o ? "

   " Seram içeride konuşalım  "

    " Ali Ömer kim o dedim. "

    "  Yenge bak abim haklı.  Hava soğuk. Hadi gel içeride konusursunuz. "

    " Rıfat sus. Tek kelime daha etme. Ne yapmaya çalışıyorsunuz siz? Aptal miyim ben ? Ne o Ali Ömer neden konuşmuyorsun?  Yoksa o bebek senden mi? "

   "Sakın Sera sakin devam etme. Sakın daha sonra pişman olacağın şeyler söyleme "

   " O zaman anlat. Konuş. Kim o?  Neden burda?"

   " Bana hiç güvenmiyorsun değil mi?  "

   "  Bunun güvenmekle ilgisi yok. Ayrıca ben sana güveniyorum. "

   " Hayır güvenmiyorsun. Güvensen böyle davranmazdin.   "

   " Ne yani?  Ne bekliyordunki ? Habersiz ce çekip gideceksin. Bir ay boyunca senden haber alamadan yasamami bekleyeceksin. Sonra  yanında hamile bir kadınla döndüğünde ve ben onun kim olduğunu sorduğumda bu güvensizlik olacak öyle mi?"

    "  Böyle olmasi gerekti. Eğer nerede olduğumu bilirsen tehlikeli olabilirdi. "

    " Biliyormusun Ali Ömer galiba sen haklısın. Evet ben güvensizim. Ve bunun için özür dilerim. Seni merak ettiğim için sana birşey olmasından korktuğum için ve seni bu kadar çok sevdiğim için özür dilerim. Sevgim bana o kadının kim olduğunu sorma hakkı verir sandim. Aşkım bana seni kaybedebileceğimi sanma hakkı verir sandim. Sen benimsin sandim. Ama yanilmişim.  Çünkü sen bu hakkı bana hiç vermemişsin. "

    " Sera sana bunu söyleyemem. "

    "Söyleyemezsin.Ve o burada mi kalacak? "
 
    " Böyle olmasi gerekiyor. "

    " Biliyormusun benim için değil Ali Ömer. Belki de bu bu yani biz biz aslında doğru degilizdiŕ. Belki de aşık degilizdiŕ. "

   " Aşık değiliz mi Sera? Bunu nasıl söylersin?  "

  " Evet öyle. Sen değilsin Ali Ömer. Sen bana aşık değilsin. Ben hayatımı üç gün mutlu sonrasında acaba ne olacak diye geçirmek istemiyorum anlıyor musun?  Her ortadan kaydolduğunda ve geri dönüp bana her sarildiğimda teşekkür edip benden birseyler saklıyor ama olsun nasılsa bir aradayiz diye devam edemem. Benimle sorunlarını paylasmiyor Ama olsun diyemem. Evet Ali Ömer bu aşk değil.  Benim içimde olan aşktan fazlası. Ben seni sevdim. Çok seviyorum. Ama ben böyle şüphe içinde acaba bir dakika sonra ne olacak diye yaşayamam. Yapamam Ali Ömer.  " 

   " Seram yapma böyle. Seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun. "

   " Sorun da bu ya. Biliyorum. Sadece biliyorum. Hissetmiyorum. Hissedemiyorum. Senin beni sevdiğini hissedemiyorum. İçimde bir şey acaba diyor hep. Ali Ömer bunu yapıyor şunu söylüyor ama acaba. Ben bu acaba ile daha fazla devam etmek istemiyorum. Bu acabanin bir gün gerçek olduğunu görmeyi istemiyorum. "

    " Peki ne istiyorsun? Ayrılmak mi? "

   " Belki de....... belki de en iyisi sen ne hissettiğine karar verene dek ayrı kalmamizdir. Ben Cerenlerin yanında kalırım. Ve sen de sen de.... "

   " Bu mu Seram? Gercekten istediğin bu mu? "

   Evet diyemediğim,  diyemeyecegim  için başımı kaldırıp gözlerinin içine baktım. Bir tek kelime söylesem ya da söylese düşmeye hazır yaşlar sırasını beklerken aslında bir hayalin en olmadık yerinde uyandirilmiş bir zavallı gibi hissediyordum. Aramızda hiç konuşmadan geçen saniyeleri saymayi çoktan birakmistim.  Belki de olmasi gereken buydu. Belki de yalnızlık beni bırakmayan tek sevgiliydi. Kimbilir benim hatam bile olabilirdi. Eksikliğim. Beceriksizliğim......Babam hep bu hayatta yetersizlğe yer yoktur Sera ama sen öylesin derdi. Asıl olmak istediğim, olduğum kişiyi kimse görmek istemedi. Ben yetersizim belki.....

   Bana bakan gözler yeşilin en güzel tonuyla karışık bir karanlığa burünmüstü şimdi. Konuşmadan da anlayabiliyordum içindeki firtinayi. Bir adım sonrası uçurumdu.  Bit adım sonrası yine yalnızlık ve hüzünlü. Bir rüya görmüştüm ve o rüya bitmek üzereydi. Bir söz, bir tek kelime herseyin sonu olacaktı. Ali Ömer eğer kabul ederse bitecekti......

   Evlilik teklifinden buralara nasıl geldiğimizi anlayamasamda yapmam gereken tek şey olduğunun farkindaydim. O kelimeyi duymaya gücüm yoktu. Duyarsam herseyin bittiğine inanacaktim çünkü. Ama içimde bir yerlerde ufacık da olsa bir umut belki diyordu. Belki hâlâ bir şans vardır. Belki hâlâ Toprak ve Çiçek hatırına o rüya hatırına bir şansımız vardır. Bu umutla tekrar baktım Ali Ömer'e. Bir şey söyler. Gitme der sandim....... Söylemedi. .....

   " Abi bak belki yengeme soylemelisin. "

  "  Ali Ömer abi lütfen neyse söyle. Ablam anlayacaktir.  Gitmesine izin mi vereceksin?"

Verecek Zeliş. İzin verecek. Bitti. Tükendi herşey. Tüm hayaller yıkıldı. Tüm sözler unutuldu. Hoşçakal sevdiğim. Hoşçakal yaninda yuvami bulduğum adam. Sana konuşarak hoşçakal demeye gücüm yok. Dersem gidemem. Kalırım çünkü. Ama gitmem gerek. Istenmediğim kalbinden gitmem gerek. Anlıyorsun değil mi?  En azından hoşçakalimi hisset......

   Arkami dönüp eve girmek için bir iki adım attım.  Aslında bacaklarim nasıl hareket ediyor bilmiyordum bile. İçimdeki kocaman boşluk geri gelmişti ve bu kez kapanacak gibi de değildi. Yine yenilmiştim işte.  Yalnizdim ve bu yalnızlık tüm hayatım boyunca benimle birlikte olacaktı artık.  Çünkü karşılık görmemiş olsa da çok sevmiştim. Göz yaşlarim birbiri ardinca siralanirken kolumu turan bir el durmama neden oldu. Arkami dönüp bakmaya korkuyordum. Rifat ya da Zeliş olabilirdi. Ne soyleyecektim ki onlara?  Ama böyle de ne kadar durabilirdim daha? Boşta kalan elimle gözlerimi silip arkami dönmeye hazırlanırken ciğerlerime dolan koku kalbimin ritmini çılgına cevirmisti. Yavaşça döndüğümde gözlerimden deli gibi akan yaşlara engel olamiyordum. Ali Ömer'in elleri kolumu bırakıp yüzümdeki yaşları silmeye başlamisken  söylediği cümleye takılı kaldım.

    " O benim kardeşim. "

    Gözyaşlarıma rahatlamanin verdiği iç çekişimlerim arasında devam ederken,  kollarim benden bağımsız olarak Ali Ömer'e sarıldı. Yüzüm gömleğini islatirken başimi kaldirip söyledikleri  gözlerimden yaşlar akarken kahkaha atmama  neden oldu.

    " Hatun ben sana ağlamayi yasaklamadim mi? "

**********************
Merhabalar,

İşte  yeni bölüm.

Umarım beğenirsiniz.

Ali Ömer ve Sera' yi  ayiracagimi mi sandiniz yoksa?

Ya daaaa ayirsam mi   acaba? Ama bence de yazık olur. Çok üzülürler.

Hem bu kadar üzüntü yeter değil mi?

Gelecek bölüm eğlenceli olsun. Mutlu olsun.

Sonra nasılsa yine birseyler çıkar.

Yorum ve önerilerinizi ve de oylarınızı bekliyorum.

Diğer Hikayem "Umudumun Masali" da var. Ona da bir bakın derim. Bence seversiniz.

Görüşmek üzere. 🙌 🙇

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top