1.5°Final

''Biz ciddi ciddi az önce baklava börekle falcıya ve eski karına teşekküre mi gittik yoksa ben rüyada mıyım?'

''Şu an ikimiz birlikteysek, ben senin ellerini tutabiliyorsam, seni öpebiliyorsam ve gözlerinin içine bakıp seni sevdiğimi söyleyebiliyorsam bunda onların da katkısı var sadece teşekkür ettik sevgilim abartmasak mı?''

''O zaman hayatımıza girmiş çıkmış tüm insanlara teşekkür edelim Changkyun''

''Abartma Jooheon.Hem neden sinirlendiğini biliyorum ben senin''

Sinsi ifadesini de takınarak söylendi Changkyun.

''Niyeymiş?''

''Beni eski karımdan kıskandın çünkü''

''Yok öyle bir şey diye kıvıracak değilim.Ama kadın sana yiyecek gibi bakıyordu.Hem de benim yanımda''

Yanında oturduğu çocuğa hafif sinirle söylenirken karşısındakinin suratında buruk bir gülümseme olduğunu farketti Jooheon.

''Seni kırdıysam özür dilerim Changkyun''

''Hayır kırmadın.Ama beni hâla sevdiğini felan düşünüyorsan yanılıyorsun.Beni sevseydi birlikte olduğumuzda beni aldatmazdı''

Duyduklarıyla yan tarafında oturan çocuğa doğru döndü Jooheon.İçinde bir şeylerin koptuğunu hissetti.Boşanma sebeplerinin bu olduğunu biliyordu.Ama hiç kendini onun yerine koyup nasıl hissettiğini düşünmemişti bile''

''Changkyun ben-''

İşaret parmağını karşısındaki güzel dudaklara yerleştirirken konuştu Changkyun.

''Şş önemli değil.Onu seviyorum sanıyordum ama düşünce onunlayken mutlu bile değilmişim.Hâtta iyi ki aldatmış diyorum bazen.O zaman gerçek aşkı ve mutluluğu hiçbir zaman bulamazdım''

Parmağı hâla aynı yerdeyken gülümseyerek konuştu Changkyun.Daha sonra indirip ellerini önünde birleştirdi.

''Bana bu kadar güveniyor musun gerçekten?Benimleyken bu kadar mutlu musun?Sana hep kaba davrandığım halde mi?''

Jooheon ardı ardına soruları sıralarken alacağı cevap da fazla gecikmemişti.

''Bana karşı hep kaba olduğunu sanıyordun ama hiç öyle değildin.En başında ulaşılması imkansız bir avukattın ama davamı kabul ettin.Hep sorun çıkardım yine de ilgilenmekten vazgeçmedin.Yanında işe girdim, seni her seferinde çileden çıkarttım ne kadar sinir olsan da hep benim yanımdaydın.Sebebini bilmiyorum ama sadece soğuk biri gibi davranıyordun.Aslında sen yumuşacık kalpli biriydin Jooheon.Ve hâla öylesin''

Duyduğu cevaba karşı gülümsemişti Jooheon.Zaten onunlayken hep gülümsüyordu. Bu küçük sevimli adam onu hiç olmadığı kadar mutlu ediyordu.

Sunduğu sıcak gülümsemeden sonra küçüğün önünde birleşik duran elleri kendi elleri arasına alıp uzunca öptü Jooheon.

Ondan uzun süredir hoşlandığının farkındaydı.Ama küçüklükten beridir çevresi tarafından sevgisiz ve ilgisiz aynı zamanda buz prensi gibi büyütülüğü için durumu kabullenebilmek için çok vakit harcamıştı.Şimdi ise bu kadar zaman beklediği için pişmanlık yaşıyordu.

''Bana güvendiğin ve bana sevgini verdiğin için teşekkür ederim Changkyun''

''Sevgilim''

''Efendim?''

''Hayır yani bana sevgilim diye seslen.Çıkmaya başlayalı iki hafta oldu.Changkyun sence de çok resmi değil mi artık hm?''

''Uh pekâla sevgilim''

Küçük olan karşısındakinin bu kadar sevimli olmasına kıkırdarken diğeri de bu duruma hâla ayak uydurmaya çalışıyordu.

Biraz daha ettikleri sohbetin ardından oturdukları banktan kalktılar.

''Evine gidelim mi Changkyun?''

Duyduğu soruyla birlikte koluna girdiği büyüğe bakarak ciddiyetle karşılık verdi Changkyun.

''Ne yani beni kendi evime mi atacaksın?''

''Hayır saçmalama.Sana bir sürprizim var sadece''

''Benim evimde mi?''

''Evet.Orayı seviyorum''

''İyice merak ettim ama.Şimdi söyleyemez misin?Lütfennn''

''Olmaz.Sabret biraz''

''Öpersem söyler misin peki?''

Sinsice gülümserken konuşmuştu Changkyun.

''Bir avukata rüşvet mi teklif ediyorsun?''

''Bu rüşvete mi giriyormuş?O zaman hiç öpmeyeyim seni''

''Şu ana kadar hiç rüşvet kabul etmedim.Ama sen bu konuda istisnaya giriyorsun güzelim''

''Ne?Güzelim mi dedin sen bana az önce?''

''Şey oldu şey yanlışlıkla çıktı ağzımdan hahahaha''

Söylediğiyle biraz utanırken kafasını diğer tarafa çevirdi Jooheon.

''Güzel yanlışlıkmış ama çok sevdim.Bunu sürekli yapabilirsin''

Yan tarafı dönük çocuğa karşı söylerken aniden gelen istekle bir iki santim yükselip yanındakinin yanağından öpmek istedi Changkyun.Ama tam o sırada diğerinin kafasını çevirebileceğini tahmin edememişti.

Her ne kadar hedefi tutturamasa da Changkyun öpücüğü kondurup çekildikten sonra ikili hiçbir şey demeden birbirine bakmaya başladı.

Bu durum Changkyun için sorun değildi aslında.Hâtta iki haftadır bunun için çok kez fırsat kollamıştı ama hep başarısız olmuştu.Çünkü Jooheon'ın biraz çekiniyor olması onu da geriyordu.

''Ben aslında yanağından yani şey sen kafanı çevirince bir-''

Ama şimdi kovaladığı fırsat kendi ayağıyla gelmişti.Jooheon lafını tamamlamasına bile fırsat vermeden dudağına yapışmıştı.Biraz acemice olsa da birbirlerine ayak uydurarak bıraktıkları ilk öpücükleri onlar için unutulmaz olacaktı.

Narin ve sevgi dolu öpüşmenin ardından birbirlerinden ayrıldıktan sonra ikisinin de hafif kızarmış dudakları mutlulukla yukarı kıvrılırlen yine birbirlerine aşkla bakıyorlardı.

Elde ettiği şeyin mutluluğuyla Changkyun yine sevgilisinin koluna girmiş ve yol boyunca konuşmaya devam etmişti. Jooheon ise önceden katlanamadığı bu konuşmaları artık sonsuza kadar dinlese hiç sıkılmayacağından adı kadar emindi.

Ayrıca konuşmaların çoğu Changkyun'un sürprizin ne olduğunu sormakla geçse de Jooheon'ın söylemeye niyeti yok gibiydi.

Çünkü her ne kadar iki haftadır sırf bu an için özel ders almış olsa da; ona yemek yapmak istediğini söylediği an kabul etmeyeceğinden emindi.

Ama kabul edeceğinden emin olduğu başka bir şey vardı.

Bu; yeni bir zehirlenme vakası daha atlatmadan yiyebileceklerini umduğu yemeğin ardından etmeyi düşündüğü evlilik teklifinden başka bir şey değildi.



ʚϊɞ

Çok iç açıcı bir final olmasa da 10-15-20 gibi düz sayılarda final yapmazsam sonsuza kadar sinirim bozulacakmış gibi geldi kznznznxb

Uzun lafın kısası yine sona geldik.Ve ben yine size minnettarım.Bana ve kitabıma sevgi gösterdiğiniz için hepinize kocaman kocaman teşekkür ederimm.Umarım benim kafası kırık karakterlerimi okurken zevk almışsınızdır♡♡

Hepinizi çok çok çok seviyorum benim az ve öz okuyucularım hepinize kucak dolusu öpücüklerr :***

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top