1.bölüm ✨
Herkese merhabalar hikayemizin ilk bölümüne hoş geldiniz :) Hikayemiz gerçek arkadaşlığı anlatıyor bildiğiniz gibi . Peki arkadaşlık nedir gerçekten ?
Eski Türklerde askerler savaşırken arkadan gelecek her hangi bir saldırıyı kontrol edebilmek için sırtlarını bir ağaca, kayaya, taşa yaslarlarmış... Bu sırta dayanan nesne genellikle taş ve ya kaya olurmuş.Yıllar sonra bu sırta dayanan taşın ismi ARKA TAŞ dan ARKADAŞ şeklinde dilimize yerleşmiş.
Arkadaş: güvene bileceğin,seni arkadan vurmayacağına inandığın insandır...
Arkadaşlık: bir-birine yardım etmek, muhabbet etmek, paylaşmak, bir-birini dinlemek, bir-birine güç vermek, bir-biriniz için var olmak, farklı fikir ve kültürlerden olunsa da birbirinizi olduğunuz gibi kabul etmektir...
Gerçek arkadaşlar ender bulunur, eşsizdirler, biraz da sevgili gibidirler çünkü onlardan kopamayız, bazen kızılır ama kızgınlıklar asla uzun sürmez çünkü gerçek arkadaşlık ebedidir. Tek bir kelimeyle gerçek arkadaşlık : çok özel ve farklı bir şeydir.
Bize göre arkadaş çıktığın yolda, yaptığın planda seni yarı yolda bırakmayan, üzüntüne ortak olan, mutluluğunu paylaştığın ruh ikizindir.
Arkadaşlık: İnsanı en az aşk kadar mutlu eden, olmak istediğin ve sevdiğin kişilerle kurduğun bir mutluluk bağıdır.
Gerçek arkadaş ise yanında ve arkadaşın olduğunu söyleyen değil, bunu gösterendir.
Peki sizce arkadaşlık nedir ?
Gizem, Duygu, Kumsal onlarsa insana güvenmeği , dostluğu , arkadaşlığı , kardeşliği , eğlenmeği , gülmeyi , her şeyi birlikte öğrendiler . Lisede ilk zamanlar pek anlaşamasalar da şimdi onların arasına kimse giremez. Lise 1den asla ayrılmayan bu arkadaşların en büyük hayali bir gün kendi evlerinde kalmaktı. Veee bunu başardılar... Aynı üniversiteyi kazanıp bir ev tuttular. Ama bu onların sadece küçük bir hayaliydi... Şimdi üniversite 2deler.
~
OCAK 2015
Ders bitmişti. Niyeyse Duygu bugün yoktu. Gizem Kumsala bakarak "Hasta falan mı acaba? Neden gelmedi ki? Haber de vermedi."
Kumsal "İstersen eve gitmeden uğrayalım. Hasta herhalde görmüş oluruz." dediğinde Gizem de onayladı.
~
Kapıyı Duygu açtı "Kızlar hoş geldiniz. Geçsenize içeri." Kızlar salona geçtiler. Gizem merakla "Duygu hasta mısın? Neden gelmedin bugün?" diye sorduğunda Kumsal da 'Haber de vermeyince merak ettik."
Duygu üzgün bir şekilde "Yok hasta değilim. Sadece bugün gelmek istemedim. Bugün... Defnenin kaybolduğu gün..."
Kumsal sarılarak "Canım yaa. Biz unutmuşuz kusura bakma."
Duygu kendini gülümsemeye zorlayarak "Yok ne kusuru? İyi ki varsınız" dedi ve gözlerinden yaşlar akmaya başlarken devam etti :
"Bunca zaman geçti ama hala rüyamda sürekli onu görüyorum. Anlıyamıyorum da kaçırıldı mı, başına bir şey mi geldi aklım almıyor."
Bu sefer gözlerinden yaş akan sadece o değildi. Kızlar üçü de bir birilerine sımsıkı sarılmışlardı...
***
NİSAN 2015
Duyguyla Gizem telaşla her yerde Kumsalı arıyorlardı. Tüm okulda her yere bakmışlardı ama Kumsal'ı bulamıyorlardı. Bir yere mi gitmişti? Hayır öyle olsa haber verirdi üstelik çantasını da sınıfta bırakmıştı.. Okulun çıkışında bankta oturmuş nerede ola bileceğini düşünüyorlardı. Teneffüs bittiğinde kızlar sınıfa girdiğinde Kumsal yerinde yoktu. Çantası falan her şey yerinde, ama Kumsal yoktu...
Gizemin aklına bir şey gelmiş olmalı ki, Duyguya dönüp "Onun canı sıkkınken gittiği tek bir yer var" dedi. Duygu da anlayarak "Tabi ya başka nerede ola bilir ki? Hemen gidelim" deyip çantaları alıp koşarak okuldan uzaklaştılar.
~
Evet doğru tahmin etmişlerdi. Kumsal buradaydı. Hep gittikleri parkta, salıncaktaydı. Ağlamaktan gözleri şişmiş, yüzü solmuştu, kıvırcık saçları rüzgarın etkisiyle dağılmıştı.
Kızlar hemen Kumsalın yanına gittiler. Gizem endişeli sesiyle "Kumsal, ne oldu böyle sana? Kaç saattir arıyoruz seni. Aklımızı kaçıracaktık."
Duygu da onaylayarak "Çok korkuttun bizi. Hadi anlat" dedi. Kumsal sonunda ağlamaktan kızarmış gözlerini yerden kaldırdı. Sonra ağlayarak kızlara sıkı-sıkı sarıldı.
***
MAYIS 2016
GİZEM'DEN:
Aşk... Sizce aşk nedir? Hiç aşık oldunuz mu?
Ben bu sene ilk defa aşık oldum. Hayır aslında aşık olduğumu sandım. Aşkı zaten 1 defa tadarsın öyle değil mi? Ve ben o kadar sevdim, değer verdim ki, aşık oldum sandım.
Sarpla oyunculuk kursunda tanışmıştım. Ondan sonra bu yıl, üniversite 1.sınıfta, bahçede dolaşırken ona rastlamıştım. O da benimle aynı üniversitede okuyunca haftanın her günü onu görüyordum. Zaman geçtikçe alıştım ona, değer verdim.
O bana aşk itirafı yapınca... Ben de ona aşığım sanmıştım. Yanıldığımı anlayınca onu kırmadan söylemeğe çalıştım defalarca. Ama dinlemedi. Bana yanıldığımı söyledi, ona aşık olduğuma beni inandırmaya çalıştı. Ama artık yapamıyorum, birazdan her şey bitecek.
***
EYLÜL 2016
GİZEM'DEN:
Üniversite bu gün başlıyor . Geçen sene acayip stress, heyecan, korku yaşasakta bu yıl nedeni bilinmeyen bir rahatlık var. Belki de çok büyütmüşüzdür bilinmez... Geçen seneden beri olduğu gibi yine ben uyandım ve kızları uyardırmalıyım . Uykusuna aşırı düşkün 2 kızı uyandırmak nedir bilir misiniz? Hiç kolay değil. Neyse ki yarın hafta sonu...
Kızları uyandırmaya gitdim. Telefonumu elime alıp bangır- bangır bir müzik açtım. Çünkü onları uyandırmanın benim için zararlı da olsa en kolay yolu bu.
Duygu gözlerini zorlukla aralayarak "Kızım ne tür manyaksın sen? nasıl kıyarsın ya bize?"
Kumsal kıvırcık saçlarını yüzünden çeker "Allah aşkına yapma artık bunu Gizem . Daha insancıl uyandıra bilirsin!"
Gözlerimi kısıp "Sanki insalcıl uyandırınca uyanıyorsunuz ya?"
Duygu, Kumsal aynı anda "Uyandırma o zaman!" deyip kafalarımı yastığa gömdüler. Kaşlarımı çatıp onlara baktım.
Başka çaremin kalmadığını anlayarak 1 bardak suyu aldım ve Duygunun üstüne döktüm.
Duygu sinirle kalkıp "Kızım sen deli misin?"
Sonra Kumsal istemeden uyandı ve kahkahalar attı.
Duygu gözlerini kısıp sinirli bakışlarla
"Çok güzel ya. Olan yine bana oldu. Teşekkür ederim Gizemcim işkence yapmakta dünya markasısın."
Kıkırdayarak "Bana başka çare bırakmadınız ama. Hadi daha kıyafet seçicez."
dedim. Kumsal ellerini çırparak hevesle
"Enn sevdiğim"
Duygu omuz silkerek
"En üşendiğim..."
***
Kumsal eline beyaz renkli eteği alarak
"Ya bu eteği giyersem üşürmüyüm?"
Gizem alayla sırıtarak
"Evet Kumsal bu sıcakta donarsın."
Kumsal kaşlarını çatarak
"Dalga geçmeyi bırakır mısın?!.."
Duygu yapmacık bir sesle
"Aaa Gizemciğim lütfen ama kıvırcığımızı üzmeyelim ilk gün."
Kumsal krem rengi olan eteği göstererek:
"Şu eteği giyersem çok abartılı olmaz dimi?"
Gizem eteği süzerek
"Olmaz olmaz"
Duygu sevinç çığlılarıyla
"Buldum vallahi sonunda giyeceğim şeye karar verdim...Allahım şükürler olsun!"
Kumsal da aynı şekilde
" Ben de şu krem renk etekle, siyah şifon bluzu giyeceğim."
Gizem kahkaha atarak
"Ben hazırım bile."
~
Kumsal yavru köpek bakışları atarak
"Duygu, senin çantan benim kıyafetime çok uyuyor, ödünç alabilir miyim?"
Duygu gülümseyerek
"Sormana gerek bile yok tabi ki, ala bilirsin."
Gizem ayna karşısına geçer ve maşayla dalgalı saçlarını biraz daha dalgalı yapar. Sonra makyaja başlar. Pek makyaj sevmediği için sade bir makyaj yapar ve şeftali renk ruju sürerek hazır olur.
Kumsal kıvırcık saçlarını hacimlendirir ,makyajını yapar .İlk gün için çok sade ve hoş görünüyordu...son dokunuşlarını yapar ve hazır olur.
Duygu saçları zaten düz olduğu için o da maşa yapar ve hafif dalgalı saçları hazırdır.Makyaj konusunda o da fazla abartmaz.
Vee 3ü de hazırdır...
Eveet arkadaşlar ilk bölümümüz 🙂😍 Biz gerçekten çok heyecanlıyız ... Hepinizin desteğini bekleriz 💙 Şimdiden kocaamaaan teşekkürler ✨ Sevgiyle kalın... 🦋 Görüşmek üzere 🙋🏻
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top