Vuslat Yolunda

Elem etme yar, üzülme hiç benim için
Bakma ardına öyle, burkulmasın için
Deseler; beyhude yandın bir ağyar için
Bana sevda nârında kavrulmak yeter

Kavrulmak,şu sevda tahtının talibi için
Cevr-ü cefanın,ezeli divânda tabib'i için
İki cihanda bu benliğin tek sahibi için
Bana vuslat yolunda savrulmak yeter

Savrulmak,bağd-ı saba da izmihlâl için
Zaman-ı elim de, ahvalimi bulmak için
Bi-lahza hüsn'ü cemâl'ine dalmak için
Bana cennet yurdunda dolanmak yeter

Dolanmak, dağ,dere, tepe menzilin için
Muhabbetle huzur petegine akmak için
Hasret katibine, mürekkep olmak için
Bana göz pınarında çalkalanmak yeter

Vuslat Tuna

Katip; yazar
Menzil; yol
Elem; tasa, üzüntü
Beyhude; boşuna
Ağyar: yabancı
Nâr ; ateş
Cevr-u cefa:  eziyet, cefa
Tabib; doktor, şifacı
Bagd-ı saba; seher yeli
Vuslat; kavuşmak
Bi' lâhza; bir damla, zerre
Hüsn'ü cemâl: günzellik
Zaman-ı elim; elem zamanı, eziyet vakti
Ahvâl; hal, haller,
Ezeli; ebediyen, sonzuz
Cihân ; alem, dünya, iki cihan; dünya ve ahiret.
Divân;

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top