Utanırım, diyemem


Ey yar, beni benden sorma boşuna
Her muşkil hal, gelmez söze lisana
Lal olmuş dil, söz, düşer gibi girdaba
Garibliğe yetimliğe sor, beni sorarsan
Utanırım, perişan hallerimi diyemem

İnsan bu, elbet her türlü iş gelir başına
Bazen saf acı dograr, meşakkat aşına
Dert, zehir sarar en derinde, yarasına
Hazana, yağmura sor, beni sorarsan
Utanırım, ıslanan gözlerimi diyemem 

Fani, çilesiz gamsız olmaz bilirim ama
Bu kadar  eza reva mı bu öksüz can a
Huzur kavgalı, kader sillesi boynumda
Dağlara, yollara sor, beni sorarsan
Utanırım, gurbet ellerimi diyemem

Her gecenin sabahı doğar sanırdım da Sabır- umut, dert - deva, çetin kavgada
Haklı, haksız bilinmez bu ebedi davada
Duvarlara, sırlara sor, beni sorarsan
Utanırım, zindan günlerimi diyemem

 

Vuslat Tuna

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top