'saç tellerim adedince 

esaret bulaşmış metal tellerin ardında
umud'umu perçinlerdim masume
bir uyuyuşun süveydasına.

belli etmeyi bilmezdim
tül perdeler ölümü savunurken rüzgara
tiz bir çığlık koparırdım.

Hüseyin'i tanımazdı oyuncakcı
hep yüzü yeri öperek geçerdi önünden
bir oyuncak uğruna ne gülüşlerin solduğunu söylemek isterdin masume
evet söylemelisin!

şimdi tam zamanı
söyle!
bir oyuncak uğruna kaç gülüşün tutuşturulduğunu.

İbrahim değilim ben masume kıramam oyuncak dükkanlarını!

hem bir oyuncak uğruna ağlıyor diye bir çocuk
bir oyuncak uğruna gülüyor diye bir çocuk
sayılır mı oyuncak ilah?

oyuncaklar mı put?
senaryolar mı gerçek?

|muhaliF 

*burada,Hüseyin  hayali değil gerçek bir kahramandır.