"Yıllardır, polisin peşinde olduğu çete hala bulunamadı. Morfin olarak bilinen, yılardır kan dökmeye devam eden ve hala polisin yakalayamadığı çetenin bu seferki hedefi bir kız çocuğuydu. Sera adındaki 8 yaşındaki kız çocuğu 2 aydır polisler tarafından aranıyordu fakat hiçbir iz, ipucu bulamamışlardı. Dün gece İğneada Langozu Orman'ında kamp yapan bir grup genç tarafından cesedi bulundu. Kız çocuğunun bedeninde dikiş izleri doluydu. Organları alınmış ve tekrar bedeni dikilmişti. Göbeğine, Morfin'in Adeta simgesi haline gelmiş kelebek dövmesi yapılmıştı. Otopsi sonucuyla polisler, daha önce Morfin tarafından öldürülen kurbanlardaki benzerlikler-kalbi dışında bütün organları alınmış ve aynı dikiş stili-sayesinde Sera'nın ölümünün sebebinin Morfin olduklarından eminler."

Bir hışımla televizyonu kapatıp kumandayı koltuğa fırlattı genç adam. Morfinin hala bulunamaması, gün geçtikçe sebebi hala anlaşılamayan bu cinayetlerin artması epeyce canını sıkıyordu.

Telefonun çalmasıyla düşünceli halini bir kenara bırakıp cevapladı. "Demir, sanırım bir ipucu bulduk acil merkeze gelmelisin" meslektaşı Hakandı arayan."Hemen geliyorum." Acele ile telefonunu kapatıp yola koyuldu.

Demir Karaca. Bir olay yeri inceleme polisi. Hayalindeki meslek olan Yazılım mühendisliğini, başından geçen bir olay yüzünden bırakmış ve yeniden sınava girerek polis olmaya karar vermişti. 27 yaşında , hiç evlenmemiş ve kan bağı olan hiçbir akrabası yok.

Merkeze geldiğinde eli beline gitti. Bu aralar sık sık olan unutkanlığı yüzünden silahını evde unutmuştu. Hemen toplantı odasına gidip her zamanki yerine oturdu. Normalde olay yeri inceleme polisleri ipuçları toplar tahminlerde bulunurlar. Katilleri bulmak genellikle Cinayet masasındakilerin işidir. Ancak Demirin Morfine olan ayrı bir ilgisi, ayrı bir öfkesi vardı. İlk başlarda üstlerinden, bu işlere karışmaması gerektiği hakkında aldığı kesin emirler ve tehditlere rağmen Demir vazgeçmiyordu.

Demirin geldiğini gören Cinayet Büro Amiri Selim komiser ters bir şekilde bakıp konuya girdi. Ona laf anlatmak ile uğraşamayacaktı. "Beş yıldır davası halen süren Morfin çetesine ait bulduğumuz ipuçları sınırlı. Adamlar titizlikle çalışıyorlar. Ne bir kamera görüntüsü ne de cesetlerde bir parmak izi. Bize sadece kurbanların aralarındaki bağlantıyı çözmemize izin veriyorlar" Arkasındaki perdeye yansıtılan slaytı elindeki kumandayla başlattı. Kurbanların fotoğrafları ve ipuçlarından oluşan bir zihin haritası vardı. Alakalı olabilecek ipuçlar ile fotoğraflar oklar çizilerek eşlenmişti. Bir iki tane ok düşen bazı ipuçları vardı ancak bütün fotoğrafların eşleştiği tek bir ipucu vardı.

"Kanser. Kurbanların hepsi Kanserden ölmek üzere olan inanlar. -Organları iflas etmek üzere olan insanlar.- Ve bu çete bir organ mafyası olsaydı zaten ölmüş olan bu organlar ne işlerine yarayacak? Bunu çözebilirsek eğer Morfini yakaladık demektir."

Tüm ekip düşüncelerini ve önerilerini paylaştı. Yaklaşık iki saat kadar tartışmanın ardından Selim komiser tarafından görev dağılımı yapıldı ve oyalanmaksızın herkes görevinin başına koyulmak için toplantı odasından birer birer çıkmaya başladılar. Demir de çıkmak için ayaklandığında Selim komiser kalmasını söyleyip konuşmak için karşısına geçti. Her zamanki gibi klasik cinayet masasında görev yapmasının uygun olmadığına dair konuşma yapacaktı muhtemelen.

"Bak demir. Cinayet masasından olmanı onaylamadığımı biliyorsun. Morfine olan ayrı bir ilgin var ve bu masadaki polislerin hepsinden daha fazla gayret gösteriyorsun. Evet iyi bir polissin ancak bu masada olman için bir iznin olmadıkça başın her an derde girebilir" nefesini dışarı verirken bir yandan da asılan suratıyla kafasını öne eğdi genç adam."Neyse ki en sevdiğin amirin Emniyet Müdürlüğü'nden senin için izni kaptı. Sana güveniyorum ters bir şey yapıp başını derde sokma" diyerek kimliğini uzattı Amir Selim. Şaşkınlıkla baka kalan Demir, kimliği almak aklına bile gelmemişti. Nihayet kendine geldiğinde teşekkür edip kimliğini aldı. Artık resmi olarak cinayet masasında görev alıyordu.

*

Bilgisayarın başında Morfin'in öldürdüğü 7 kişinin yakınlarının sorgudaki videolarını izliyor, en son nerede oldukları gibi bilgileri not ediyordu. İki kişi hariç diğer kurbanlar hasta olduklarından ötürü hastanede yatıyorlardı kaçırıp öldürülmeden önce. Bir hastaneye girip ekmek alır gibi hasta alıp çıkmak bu kadar kolay olmasa gerekti. Büyük ihtimal hastanede çalışan biri Morfin ile iş birliği içindeydi.

İlk kurban Murat Zafer. Pankreas kanseri. Bu kanser tipi en tehlikeli kanserlerden biridir. Mutasyona uğrayan hücreler kontrolsüz bir şekilde büyür ve sağlıklı hücreleri tamamen yok eder. Geç müdehale edilirse eğer çoğalır ve yakındaki organlara dağılarak işe yaramaz hale getirir. Pendik'te olan özel bir hastanede tedavi görüyordu en son.

Küçüklüğünden berri bilgisayar başında büyüyen Demir kendi çabalarıyla Assembly dilini öğrenmişti. Assembly bir yazılım diliydi. Kesinlikle kolay olmayan bu dil sayesinde birtakım kodlar yazarak Demirin şuan yaptığı gibi hastanenin güvenlik kamerasına ulaşılabilir.

Büyük ihtimal Morfinin hastanedeki adamı arkalarında kanıt bırakmamak için kamera görüntülerini silmişti. Eğer güvenlik sisteminin yazılımına EDRX eklenmediyse Demir silinen görüntülere ulaşabilirdi.

Demirin şansı yaver gitti ve Morfinin yaptığı bu küçük hata sayesinde güvenlik görüntülerine ulaşabildi. Görüntülerde Murat'ın kaldığı odaya giren bir doktor Murat'ı sürükleyerek odadan çıkardı. Gece yarısı olduğu için hastanede çok fazla doktorun olmamasından faydalanan bu hain doktor koridor boyunca hastayı sürükledi. Yangın merdivenlerine ulaştığında etrafına kısa bir bakış atıp Murat ile beraber dışarı çıktı. Bir başka kameranın görüntüleri arka bahçeyi gösteriyordu.- Doktorun yangın merdivenleri sayesinde ulaşacağı arka bahçe.- Doktor arka bahçeye geldiğinde tedirgince etrafına bakındı. Kısa bir süre sonra plakası olmayan siyah bir dolmuştan inen iki adam Doktorun yanına vardı. Adamlardan iri olanı doktorun kulağına bir şeyler fısıldayıp elindeki zarfı uzattı. Daha sonra ikisi beraber Murat'ı kucaklayıp dolmuşta bindikleri gibi uzaklaştılar.

Demir doktoru kısa bir araştırma sonucunda bilgilerine ulaştı. Doç. Dr Semih Aydoğan. Genel cerrah, 48 yaşında, bekar bir Bulgaristan göçmeni. Bu adam Morfine ulaşmak için güzel bir adım olacaktı.

*

Sabah uyandığında Demir sık sık olduğu gibi hafızasında bir boşluk hissetti. Eksik bir şeyler. En son bilgisayar başında çalışıyordu. Ne ara üzerini değiştirip yatağına yattı? Hiçbir fikri yoktu.

İşe gitmek için ayaklandı. İlk önce tuvalete gidip elini yüzünü yıkadı daha sonra gardırobunun karşısına geçip kıyafetlerini seçti. Gömleğini giymek için üzerindeki tişörtü çıkardığında bir kez daha hafızasındaki eksik parçalara lanet etti. Çünkü tam karnının üzerinde bir kelebek dövmesi vardı. Vücudunda ne zaman yaptırdığını hatırlayamadığı 7. Kelebek...