SÜRMELİ YAMAÇLAR
Sürmelerim yamaçlara gebe
Çığını doğurmaya hazırlanmakta ellerim...
Üşüttük...
Belki De üşümeden kapattık pencereleri,
Uzaklaştı Kara hançerin bedenimden.
Kapısı kırık,
Ayazı şiddetli,
Titreyişi ise kıymetli,
Bu seher vaktinde...
Seher yeli cehennem zebanisi bugün,
Bedenimi yakarak esmekte karşımda...
Cayır cayır üşümenin şevki bir başkaydı dün...
Bugün titreyerek terleyen ellerinden yaşlar dökülür,
Taşırsın...
Taşarken süzülür tutamazsın.
Üşüyen yangından selam gelir,
Tanımazsın...
Bahçesinde yangın olan,
Buzdan şatolu sevdiceğin,
Saçlarından kuleler inşa ettim.
Çıkışı dikenli,
İnişi batışta...
Bedenim kanla revan bugün.
Ateşsiz kan olur mu diye sorsanız
Kansız bir ateşe sevdalanmışım
Cevapsız...
Soruların ateşi yakıcı,
Cevapsızlık ise dondurucu bugün...
Derinden yakışın vardı sadece,
Selamsızdın...
Vefasızdın...
Vedacıydın sanki.
Islattın gözlerimi,
Kuruması güç,
Kuruması bedenden göç
Ölü bir ayrılığı anlamak güç
Anlamak ise ölüm pençesi bugün
Bedeni dağlık
Gözleri sürmeli bir yamaca sevdalanmışım
Yağmuru sel
Kışı çığ...
Kışının altında dondurdum gözlerimi
Ruhum onun dudaklarında süzülü
Ruhsuz kaldım yaşam güç
Ölü bir beden içinde sevda belası
başımda ağrılı
Göğsümde ise sancılı bir ayrılışın öyküsü var
Bir veda şarkısı söylemekle meşgul dudakların
Elveda gözlerinde ölüm olan kadın
Seni seven adam artık ölümsüzleşti...
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top