Göz kapaklarının aşağıya inişi sefere çıkmak gibi

Ya da çıkmadan yenilmek

Sakin olmaya çalıştıkça sendeliyorum bakış oklarının hedefindeyken

Sadece yazıyorum kendimce gördüğüm manzaradaki dehşeti

Afetini fırtınaya döndürmeyi adet edinmiş genç kadının gamzeleri

Tanıdığımdan daha farklı giyinmiş göz kalemini

Sürmelediği eteğiyle rüzgara karşı dans etmiş

Kolyesiyle ortada kalmış nikah masasında

Yüzüksüzken dansa kaldırmış gecenin son demlerini

Gözlerinde karanlık bir ışık varken bile yeşilmiş kadın

Adamın içinden çektiklerini dudaklarından geçirmiş

Ağzında dans eden kelimelerin dilini unutmuş o sırada gece

Sadece bu harmoniyi seyretmek

Biraz da aydan kadeh kaldırmak istemiş

Sokağında gezdiği kadını ezberledikçe kanatlarını yitirmiş

Baykuşların uçtuğu harabelerde geçirmiş ömrünü

Tedavi olmak için elinden tutmuş serçelerin

Ağırlığına aldırmadan yükselip ondan düşmeyi göze almış

Ölüsünü kuşlar uçurmuş

Kadın uçurtma diye yüreğinden uçurmuş gecesini

Karartılar güneşe teslim olunca kadehler devrilmiş

Sarhoş olmuşuz uyanamadığımız bu madenin derinliklerinde

Kadının gamzelerinin katiliyle yüz göz olmuşum

Güldüğünü de misliyle içmiş gündüzün oyuncağı olmuşum...