Zeynep mutfağında kahvaltı hazırlarken yanına yaklaşan adım sesleri ile arkasına döndü. Selim ve Fırat, Aras'ı salonda oyuncakları ile yalnız bırakarak yanına geliyordu. Selim bar tezgahındaki sandalyelerden birine otururken Fırat yanına geldi.

Zeynep, Selim'e baktığında yüzünde gülümsemeyle ona bir baş selamı verdi. Gülümseyerek diğer adama döndüğünde ise bir dertleri olduğunu anlamıştı. Önündeki pankek hamurunu çırpamaya dönerken, yanındaki tezgaha arkasını yaslayan ve kollarını göğsünde birleştirerek sıkıntılı halini belli eden Fırat'a "Ne oldu?" diye sordu, çok da yüksek olmayan bir ses ile.

Fırat derin bir nefes aldıktan sonra kadına dönerek "Biz babalık davası açamıyormuşuz?" dedi. Yüzünde biraz hayal kırıklığı ve endişe mevcuttu.

Zeynep omuzlarını silkerek "Evet" dedi. Fırat'ın gözleri şaşkınlıkla büyüdükten sonra karşısındaki kadının umursamaz tavrı sinirlerini bozmaya başladığı için sesini yükseltmeden dişlerini sıkarak konuşmaya başladı. "Sen demiştin ki-"

"Ben ne demiştim? Ben sana dedim ki bana bırak, ben halledeceğim. Evet, biz babalık davası açamıyoruz ama bu o davanın açılmayacağı anlamına gelmez." dedi kadında hafif sinirle.

Fırat anlamadığını belli eden bir kaş çatma ile yüzüne bakmaya başlayınca Zeynep, elindeki hamur kabını tezgaha bıraktı, ellerini tezgaha yasladı, gözleri kapalı derin bir nefes aldıktan sonra tekrar yanındaki adama dönerek " O dava açılacak merak etme, hem de o kadın kendi elleriyle açacak o davayı. Sana söz verdim Aras'ı bırakmayacağım." dedi daha sakin bir sesle.

"Nasıl olacak o?" diye sordu Fırat merakla. Zeynep de Fırat gibi arkasını tezgaha yaslayarak önünü kendilerini dinleyen Selim'e çevirdi. "Babalık davasını sadece anne veya çocuk babaya karşı açabilir, babanın böyle bir hakkı yok. Aras böyle bir şeyi yapamayacağına göre bunu yapabilecek tek kişi kalıyor, Emily. Dava açılacak, bu işi bana bırakın." diye açıkladı tane tane.

"Asıl siz darp raporunu aldınız mı onu söyleyin?" diye sordu merakla. Fırat kafası ile onayladıktan sonra "Aldım, yan dairede istediğin zaman alabilirsin." diye cevap verdi.

"Tamam. Yarın benim ofisime gelmen gerekiyor, vekalet işlemleri için birkaç evrak işi var. Sonra da adliyeye giderek savcılıkta ifade vereceğiz. Sonra yarın akşama kadar babalık davası için başvuru yapılacak. Davayı hızlandırmak için de elimizden geleni yapacağız. Sonuçlandıktan sonra da veraset davasını açacağız."

Fırat önünde bir yeregözlerini dikerek söylediği her şeyi dinledi Zeynep'in. Selim "Yapabilecek miyiz?" sorusunu bir süre düşünen Zeynep "Zor... ama yapacağım. Bana sadece telefon numarasını söylemeniz yeterli. Sizden istediğim de Emily'yi dava sürecinde Aras'la yalnız bırakmayın. İkna edin o kadını güzellikle veya gözünü korkutarak ama iz bırakmadığınızdan emin olun." diye uyardı.

İki arkadaşın kendisine şaşkın ifadelerle baktığını görünce Zeynep omuzlarını silkerek "Kanun insanıyım diye Aras'ı bile bile öyle bir kadına veremem. Adalet bu değil." diye savundu kendisini.

Selim kendilerinden bakışını kaçıran kadına Fırat'ın attığı hayran bakışları görünce gülümsedi ve Zeynep'e dönerek "Umarım amacımıza ulaşabiliriz." dedi. Bunu hem dava hem de birbirinden habersiz ikili için söyleyerek...

-

Kahvaltıdan sonra Aras'ı babannesine bırakarak işe gitmek için ayaklanan Fırat ve Selim yine küçük çocuğun ısrarları üzerine iie gitmekten vazgeçerek onunla ve Zeynep ablasıyla oyun oynamaya razı oldular.

Aras Zeynep ablası ile aldığı üç köşeli kaptan sapkasını kafasına geçirdi ve oyuncak kılıçlardan birini eline alarak kendisini kaptan ilan etti. Selim amcasını da mürettebatına kattıktan sonra diğer kılıcı babasına vererek onu da korsan yaptı.

"Ama baba sen hiç korsan gibi değilsin ki." diye mızmızlandı Aras. Fırat oğluna gözlerini devirerek "Ne yapmamı istiyorsun. Hem sen hayatında kaç kere korsan gördün, nerden biliyorsun korsanları?" dedi sıkıntıyla. En başından berri oyun oynama fikrine sıcak bakmayan kişiydi.

Zeynep ikiliyi dinledikten sonra aklına gelen fikirle gülümseyerek odasına doğru koşmaya başlarken "Hemen geliyorum." diye bağırdı herkesin odağını kendisine çevirerek. Birkaç dakikanın ardından geldiği yerden tekrar göründü Zeynep.

Elindeki kırmızı bandana ile Fırat'a doğru adımladıktan sonra "İzninle..." diyerek çok sıkmadan kafasına bağladı. Aras kendisine mutlulukla gülümserken Selim'in attığı imalı bakışları gördü Fırat. "Ne bu?" diye sordu merakla işini bitiren Zeynep'e.

Zeynep omuzlarını silkerek "Tanıdığım en iyi korsan, aşık olduğum Kaptan Jack Sparrow, onunda böyle bandanası var. Aklıma başka bir şey gelmedi." dedi. "Bir korsana mı aşıksın?" diye sordu Fırat merakla, bir çocuk gibi kaşlarını çatarak.

"Evet." diye onayladı onu kadın. Fırat onun tekrar Aras'ın yanına dönerken kendi kendine "Kötü çocuklardan hoşlanmam benim suçum değil." gibi bir şey mırıldandığını duydu.

Aras Kaptanın, prenses Zeynep'i korsanın elinden kurtarması ile biten denizcilik oynundan sonra Aras babasını yavru köpek bakışları ile saklambaç oynamaya ikna etti. Aras ilk ebe olmaya heveslenerek bir duvarın önüne koşarken "Çocuk resmen bizi parmağına doladı, koca koca insanlar yaptığımız şeylere bak" diyerek koridora yürümeye başladı.

Zeynep ve Selim onun arkasından güldükten sonra Aras'ın sayıları karıştırmaya başladığını duyarak hızla oyuna odaklandılar. Zeynep Selim'den daha hızlı kendisine gelerek o salonda saklanma yeri ararken kendisi de Fırat gibi saklanmak için koridora yürüdü.

Aras saymayı iyice katıştırdıktan sonra "Sağın solum sobe, saklanmayan ebe." diye bağırdığını ve kendisine doğru adımladığını gören Zeynep, sessizce koridorun sonuna doğru koştu ve banyonun kapısını yavaşça aralayarak içeriye girdi.

Gördüğü ile korkan Zeynep bağıracakken bir el ağzına kapattı, kendisini kapıya yaslayarak çığlığını ağzına hapsetti. Sağ eli Zeynep'in ağzında olan Fırat sol işaret parmağını dudaklarına götürerek "Şşş" diye uyardı kadını.

"Korkma benim." dedi fısıldayarak, korkuyla nefesleri derinleşen kadına. Kadının şaşkınlıkla büyüyen gözleri normale dönerken yavaşça elini onun ağzından çekti. Fırat, gözleri karşısındaki kadının parlayan kahverengi gözlerden dudaklarına kaydığında alt dudağının kuruduğunu hissederek ıslatmak için yaladı.

Zeynep sesli bir şekilde yutkundu, Fırat ise kendisini beklentiyle izleyen kadının gözlerine çevirdi bakışlarını tekrar. Kendine gelen adam bir adım geri attı ve aralarına tekrar mesafe koydu.

Zeynep, karşısındaki adamın kendisinden tekrar kaçması ile yüreğine çöken ağırlığı hissetti. "A-aras gitti sanırım. Ben artık çıkayım." dedi Fırat ve Zeynep'in kapının önünden çekilmesi ile hızla dışarıya çıktı.

-

"Hata yapıyorsun." dedi Selim, yanında oturan Fırat'ın ilgisini çekerek. Fırat dediğinden bir şey anlamadını belli ederek kaşlarını çattı ve yanında kendisine bakan adama döndü.

"Onu seviyorsun." dedi Selim açıklama olarak. Fırat'ın yüzü düştüğünde "Ama hata olan bu değil... Bunu kabullenmemen... Ve geç kalarak pişman olmandan korkuyorum." diye düzeltti kendisini.

Fırat tekrar önüne dönerek sıkıntılı bir ifade ile oyun oynayan ikiliyi izlemeye devam etti. Fırat ortaya çıkarak oynamaktan sıkıldığını söyledikten sonra yüzü düşen Aras, ona küsmüş ve Zeynep ablası ile oturarak bir şeyler oynamaya başlamıştı.

"Onun için böylesi çok daha iyi." diye savundu kendisini Fırat. "Ben ve o olamayız. O çok genç, benim bir çocuğum var. O çok iyi, bir de bana bak... Onun yaşayacağı güzel bir hayatı var benimle işi ne? Hem olsa bile, hayatı altüst olur... Olmaz yani..."

"Altının üstünden iyi olmadığı ne malûm." dedi Selim, arkadaşının kendisine dönmesini sağlayarak. "Onun bu halinin iyi olduğunu kim söyledi?"

"Saçmalamayı bırak Selim." diye göz devirdi Fırat arkadaşına. "Ben sadece uyarıyorum. Hayatının sonuna kadar bekar olarak kalmayacak, geç kalmak istemezsin."

Fırat, Selim'in cümlesi ile bunaldığını hissetti. Sabahtan berri sigara içmediği için nikotin yokluğu da sinirlerini geriyordu. "Tek yaptığın canımı sıkmak." diye mırıldanarak ayaklanan Fırat, oyun oynayanların dikkatini çekmeden sigara yakmak için terasa çıkarak.

<▪▪▪▪▪▪▪▪▪▪>

Kelime Sayısı: 1088
Yayımlanma Tarihi: 11 Nisan 2022

Ben artık kendi bölümlerimi gömmeyeceğim. Sonra kızıyorsunuz ama bir soru sormak istiyorum.

Sizce çok mu yavaş ilerliyorum
ya da çok hızlı.

Lütfen beğenmediğiniz bir yer olursa bana söylemekten çekinmeyin.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

Okuduğunuz için teşekkürler

Sevgilerle...

_Binsan_