RUH.

PERİLİ EV.

Kapı aralığından sesler gelmeye başladı. Oda karanlıktı. Gece kabus görmüştü. Uykusundan uyanmıştı. Korkmuştu. O garip sesler de neydi öyle?. Bir türlü anlam veremiyordu. Sanki gizemli bir varlık tarafından izleniyor gibiydi. Genelde hislerinde yanılmazdı. Bir şey vardı odada. Yalnız değildi.

Normalde ruhlara asla inanmazdı, ama, sanki odasındaydı. Onu çağırıyordu. Onu ele geçirmek istiyordu. Bunu derinden hissediyordu.

Varlığını derinden hissetmek bu olsa gerek. Kalktı. Karanlığın içerisinde yürümeye başladı. Ne olacağını bilmeden. Her türlü ölecekti nasılsa, en azından yatağın içerisinde değil de, ayakta öleyim der gibiydi.

Gece gelendi o. Birden ayna kırıldı. Yatak hareket etmeye başladı. Odasının kapısı da ardına kadar açıldı.

Ve bir bıçak alıp boğazını kesti. O esnada cin ise ilerlemeyi sürdürüyordu. Yeni kurbanının peşindeydi.

Ardı arkası gelen intiharlar şehri de epey bir tedirgin etmeye başlamıştı. Tv kanalları sürekli intiharlardan bahsediyor, bunun bir katilin işi olduğu düşünülüyordu.

Oysa gerçek çok daha başkaydı.

Katil olan gece gelendi.

İnsanların içine girip onları intihara sürükleyen de bir ruhtu.

Kötü ruh. Bir diğer ismiyle şeytanın tam kendisiydi o.

Herkes çok korkuyordu. Kimse sokağa çıkmıyordu. Oysa bilmiyorlardı ki, esas korkulması gereken evlerdi.

Odalar...

Cinayetler ara ara olmaya devam etti.

Ruh ise asla yakalanamadı. O ölümsüzdü çünkü.

Tam bir gece gelendi.

Şeytandı.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top