Aşk.

 Ne kadar da anlamlı bir kelimeydi,böyle. İmkansız aşklar, yarım kalmış aşklar, hayali aşklar, ulaşılamaz aşklar, yasak aşklar, platonik aşklar, ayrılıklar, özlemler, tutkular, sevgiler, kavuşamamalar, var olabilecekken olmamış aşklar, uzak aşklar, sanal aşklar, tek gecelik ilişkiler, tek gecelik aşklar, boşanmalar, sevdalar, Ömür boyu birliktelikler, evlilikler, çapkınlıklar, kaçamaklar, flörtler, arzular, ayrılıklar ,aynı anda birden fazla kişiyi sevmeler, özlemler, hepsi de aslında hayatımızın içindeydi. Aşkın tek bir tanımı yoktu, ve olmamalı da diye düşündü,içinden. Aşk, kalıplara da sığmamalıydı, cinsiyete de. İki kadının da aşkı olabilirdi, iki erkeğin de. Aşk, bir seçimdi. Ve her kimi seçiyorsak o kişi bizim için çok özeldi.