✗

jimin: yarışmayı kazandın aferin

jimin: bir kızı eleyerek, bir diğerinin projesine yanlışlıkla(!) elindeki suyu boca ederek ve son kalanın gecikmesini sağlayarak kazandın

jimin: cidden aferin

Jennie: İyi insan nasıl olur¿

jimin: ne saçmalıyorsun?

Jennie: Beni gün boyu izleyecek kadar takıntılı olan ve bana siber zorbalık eden anonim sana bir soru sordum, saçmalamıyorum.

Jennie: İyi insanın tanımını söyle.

jimin: insanların haklarını yemeyen, her daim kendi emeğiyle bir şeyleri başarmaya çalışan dürüst insanlar iyi insanlardır

Jennie: Peki sonra?

jimin: arkadaşlarına, ailesine ve insanlara değer veren, onlara saygı duyan ve onları önemseyen

jimin: çimlere basmayan, çocuklara çikolata veren, yere çöp atmayan, gülümseyen nebileyim yapmacıklıktan çok uzakta samimi olanlar

Jennie: Ortaokula başladığında, liseye geçtiğinde ve okulu bitirdiğinde, üniversiteyi kazandığında sana söylenen şeyler bunlar. İyi insan böyle, şöyle olmalı falan diye.

Jennie: Hep aynı cevabı alıyorum, bu soruna karşılık.

jimin: çünkü iyi insanların tek bir yüzü olur Jennie, milyonlarca yüzü olmadıkları için milyonlarca farklı cevap alamazsın

Jennie: Hayatında hiç iyi insanla karşılaştın mı¿

Jennie: Dürüst ol.

jimin yazıyor..

jimin çevrimiçi..

jimin yazıyor..

jimin çevrimiçi..

jimin: henüz değil

Jennie: Yani karşılaşmadın?

jimin: henüz karşılaşmadım ama bir gün mutlaka karşılaşacağım çünkü iyi insanlar bir efsane değil, Jennie

Jennie: Bunu sana kim söyledi¿

jimin: neyi?

Jennie: İyi insanların bir efsane olmadığını, gerçek hayatta var olduğunu.

jimin: insanlar

Jennie: Sana yalan söylemişler.

jimin: hayır

Jennie: Kandırılmışsın Anonim. Hem de şekerle çocukları kaçırma yalanından bile klişe bir yalanla kandırılmışsın sen.

Jennie: Çünkü iyi insanlar tam da eski zamanların efsanesi.

Jennie: Senin için daha açıklayıcı olmak gerekirse, sen 19. yüzyılda olduğun için iyi insanları bekleyebilirsin çünkü haklısın 19. yüzyılda birkaç tane iyi insan hâlâ nefes alıyordu fakat artık 19. yüzyılda değiliz. 19. yüzyıl olmadığı içinde 19. yüzyıldaymışız gibi 19. yüzyılın iyi insan avına çıkamayız.

Jennie: Çünkü biz 19. yüzyılda değiliz.

jimin: 21. yüzyıldayız

Jennie: Ve inan bana Anonim, 21. yüzyıl bir kelebeği intihar ettirebilir.

jimin: haklısın ben 19. yüzyılda yaşıyorum

jimin: etrafımdaki herkesin 21. yüzyılda olması umurumda değil

jimin: ve evet yine kandırılmışım

jimin: iyi insan diye bir şey yok

jimin: o zaman bu dünyada yaşamaya değer ne var söylesene?

Jennie: Gerçeklerden konuşuyoruz değil mi¿

jimin: kesinlikle

Jennie: İnstagram¿

jimin: ciddi misin?

Jennie: İnstagram'ı olmayan tek bir kişiyi göster bana, Anonim. Yolda yürürken dört kişiyi durdurursan ve en son ne zaman aşık olduklarını sorarsan soruna cevap veremeyecekler çünkü hatırlamıyorlar bile. Ama en son ne zaman İnstagram'a girdiğini sorarsan eminim bu süre dokuz dakikayı geçmemiştir.

jimin: aşk dediğimizde birileri çıkıyor ve aşk diye bir şeyin olmadığını söylüyor, arkadaşlık dediğimizde şimdiki arkadaşlıkların hep çıkar üzerine kurulu olduğunu bağırıyor bir diğeri, ve iyi insan dediğimizde herkesin kapanmayan ağzı iğne iplikle dikiliyor

jimin: öyleyse söylesene Jennie, bu dünyada önemli olan şey ne?

jimin: insanlar gerçekliği belirsiz şeylerle nasıl yaşıyorlar, asıl soru şu ki neden yaşıyorlar?

jimin: madem aşk diye bir kavram yok o zaman neden herkes onun arayışında? iyi insan diye bir şey sadece efsaneyse o zaman neden insanlar iyi olmak için bu kadar çabalıyorlar?

Jennie: Gerizekalı oldukları için¿

jimin: sen inanmıyor olabilirsin

jimin: inanmamakta haklısın tabii

jimin: sonuçta 19. yüzyılda yaşayan bütün kelebekler 21. yüzyılda intihar etti ama ben kıyıda köşede, hiç kimsenin bilmediği yerlerde özgürce uçan kelebeklerin varlığına inanıyorum

jimin: ben kırk kişinin hepsinin yanlış kişi olduğuna inanamamam, illa ki birisi doğru kişidir. olmadı otuz dokuzu tarafından kazık yesem bile, birisi bana elini uzatacak olan o kişi

jimin: ben hâlâ insanların bir öneminin olduğuna inanıyorum

Jennie: Kendini kandırıyorsun.

Jennie: Sana gülüyorum.

jimin: görüyorum

Jennie: Şu an beni görebiliyor musun¿

jimin: tam karşımdasın evet

jimin: boşuna etrafına bakınma

jimin: beni göremezsin

Jennie: Eğer beni görüyorsan dikkatle izle.

jimin: bana el haraketi çekerek ne yapmayı amaçlıyorsun?

jimin: etrafındaki insanlar seni yanlış anladılar

Jennie: Sorun değil.

Jennie: Yanlış anlaşılmaya alışkınım.

jimin: yanlış yapmaya alışkınsın*

jimin: muhtemelen sana bunu şimdiye kadar hiç kimse söylememiştir ama

jimin: sen gerçekten kötü birisin, Jennie

Jennie: Biliyorum.

jimin: eğer bunu biliyorsan neden düzelmeye çalışmıyorsun?

Jennie: 19. yüzyılda yaşayan senin için iyi birisi olmak kolay

Jennie: Ama ben 21. yüzyılda yaşıyorum ve sadece önümde iki seçeneğim var; ya kötü olacağım

jimin: ya da?

Jennie: Kelebeklerde intihar edebilir, Anonim.