Selâmün aleyküm mümineler✊

Yıldızı okşayalım ve bölüme geçelim

Bu arada انا احبك (sizi sevirem)

◆

Yataktan dehşetle kalktım. Nasıl ya sahura uyanamadık mı şimdi biz?

Oflayarak yataktan kalktım ve haftanın son günü için hazırlandım.

Sahura kalkmadığını düşünme.

Aç değilsin.

Hayır dedim.

Düşüncelerimle savaş verirken okul formalarımı giydim ve ardından feracemi giyindim. Okul formamızın feracesi kısa ve tunik gibiydi ben onu giymek istemediğim için babamı müdürle konuşturup zar zor ikna etmiştim.

Yine de siyah feracemin içine illaki okul formasını giymemi söylemişlerdi.

Neyse buna da şükür diyip dolaptan sütlü kahve tonlarında bir şal çıkardım ve düzgünce başıma doladım. Kaymasın diye tonlarca iğne takıyordum.

Çantamı da hazırladıktan sonra masanın üstündeki telefonumu cebime koydum ve koridora çıktım. Annem bugün uyanmamıştı galiba geçirmeye.

Salona geçip abimin gelmesini bekledim. Sabahları işe giderken beni okula o bırakıyordu. Telefonumu aldım ve on dakika kadar oyalandım. Hala gelmemişti.

En sonunda geç kalacağımız için aramaya karar verdim. İkinci çalışta açınca bir şey demeden yüzüne kapattım. Uyandığına emin olmam yeterliydi ama inşallah kafamı duvarlara falan sürtmezdi.

Abim hızlı bir şekilde hazırlanıp yanıma geldi.

Ecelin geldi Zümra.

Yumuşatmak için hemen sevimli bir ses tonu kullanarak konuştum.

"Hayırlı sabahlar abilerin bir tanesi."

Tuhaf konuşmama başını salladı ve güldü.

"Sana da hayırlı sabahlar. Hadi çabuk ol. Geç kaldık bugün."

Ardından arabaya bindik ve yola koyulduk.

◆

Okula gelmiş ve çoktan dört ders işlemiştik. Şimdi de Melike'yle bahçeye çıkmıştık. Yanımızda güvendiğimiz ve okuldaki erkekler hakkında bilgi sahibi olan Nazlı vardı.

"Nazlı şu kim? Biraz şüpheli bir tip gibi sanki." dedim kafamla işaret ettiğim yeri gösterirken.

"Ha o mu? Onun adı Mustafa. Son sınıfa gidiyor ama sana mesaj atacak birisi değil. Senin gibi kızlarla pek ilgilenmez yani. Daha çok onun peşinden koşanlarla ilgilenir."

Başımı onaylayarak salladım ve yürümeye devam ettim. Bahçeyi turlarken etrafa kaçamak bakışlar atıyorduk.

Karşı bankta oturan ve gülüşen bir erkek topluluğunu gösterdi Melike.

Nazlı hemen yanıtladı.

"Yok ya." dedi "Onlar yapmaz. Onlar kendi halinde kızlarla pek ilgilenmezler."

Allah  Allah kimdi o zaman bu?

Bahçenin duvarına yaslanmış tek başına oturan bir çocuk çarptı gözüme. Hep böyle sessiz ve kendi halinde olan kişilerden korkacaktın aslında.

"Şu duvarın kenarındaki çocuk kim?"

"Bak o olabilir. İsmi Mihat ve son sınıfa gidiyor. Onun kimseyle konuştuğunu görmedim."

Evet! Yakaladık seni!

"Kesin kızlara saran bir ruh hastası. Hepsini rahatsız etmekten zevk alıyor." dedikten sonra hemen elinde tuttuğu not defterine ismini yazdı Melike.

Listemiz şu an çok kalabalık değildi. 6 kişi vardı ve biz teker teker eleyecektik.

Hadi bismillahirrahmanirrahim.

◆

"Asiye hadii." dedi babam anneme seslenirken.

Bugün teravihe hep birlikte gidecektik ve annemle ben bir türlü çıkamamıştık. Aynadan kendime son bir bakış atıp odadan koşarak çıktım ve dış kapıya yöneldim.

Dolaptan ayakkabımı çıkardım ve siyah-beyaz çizgili convers ayakkabılarımı ayağıma geçirdim.

Annem de hemen arkamdan çıktı ve asansöre bindik.

Başlasın teyzelerle imtihan diye geçirdim içimden.

Asansörden indik ve binanın kapısından çıkıp asfalt yolda yürüyerek ilerlemeye başladık.

Babamla abim önümüzde, annem, yengem ve ben de arkadan konuşarak ilerliyorduk.

"Bizim komşunun oğlu evleniyormuş önümüzdeki ay." dedi annem.

Yengem hemen cevap verdi.

"Ramazan biter bitmez yapacaklar demek ki. Kaç yaşındaymış kız?"

Onlar sohbet ederken ben de onlara anladığım yerlerde katılıyordum. Durup duruken bir konu açmak için konuştum.

"Geçen bizim köyde kavga çıkmış ayol." diye neşeyle şakıdım.

Annemle yengem bana dönüp şaşkınca sordu.

"Ne?"

"Nasıl?"

"Kim?"

"Nerede?"

"Ne zaman?"

"Ay bismillah bir durun ya. Konu açmak için şey etmiştim." diyince ikisi de cıkcıklayıp sabır çekti ve konularına geri döndüler.

O sırada camiye varmıştık. Bizle birlikte yolda giden birkaç teyze falan da vardı.

Caminin bahçe kapısından girdikten sonra kadınlar bölümüne yöneldik ve ayakkabılarımızı çıkarıp dolaba koyduk.

Ardından içeri girdik ve selam verdik.

"Selamün aleyküm."

"Aleyküm selam."

Kadınların bazıları sesli bir şekilde bazıları da sessiz bir şekilde elini kalbine götürerek cevap verdi. Sanırım zikir yapıyorlardı çünkü ellerinde tesbih vardı.

Yine çok zekiyim elhamdulillah.

Boş olan yere geçtik ve ben camiyi izlemeye koyuldum. Yavaş yavaş saflar dolarken kamet getirilme sesiyle herkes sesini kesti ve ona odaklandı.

Bu ses tanıdık geliyordu ama nereden?

Tövbe. Zümra kaç tane erkek tanıyorsun sanki. Namaza odaklan.

Ardından imamın sesiyle namaza başladık. Namaza odaklanmaya çalışıyordum ama her secdeye gittiğimizde yanımdaki teyze bana iyice yaklaşıyordu.

Daracık bir alan kalmıştı bana ve içerisi çok sıcak olmuştu.

Namaza odaklan. Haline şükret.

Bir daha secde ve teyzenin iyice yaklaşması.

Sesli bir şekilde "Allahuekber." dedim. Bu bir sürü anlam içeriyordu.

Tabii ki de çok sesli değil. Sadece yanımdaki birkaç kişinin duyacağı şekilde.

Ben teyze mesajı alır da öteye gider diye düşünürken kıpırdamadi bile.

Zar zor ecel terleri dökerek namazı bitirince selam verir vermez camların hepsini açtım.

Yandım Allah.

Ondan sonra hemen yerime geçtim ve namaza devam ettim. Bu sefer daha rahat kılmıştım. Teyze sıkıştırmıştı ama en azından biraz oksijen girmişti içeriye.

Selam verince teyzelerden biri seslendi.

"Kızım şu camı kapat hele. Romatizmam var benim dizlerim ağrıyor. Belim tutuluvercek gari ceyerandan." diyince onun görmeyeceği bir şekilde gözlerimi devirdim.

Ya sabır. Ya selamet.

Ayağa kalktım ve camları kapattım. Camların birisini çaktırmadan açık bırakırken teyzenin bana bakış atmasıyla içimden ofladım ve kapattım.

Tövbeneuzubillah.

Yarım saatlik süren namazın ardından oksijene kavuşmak için sabırsızlıkla camiden dışarı kendimi attım.

Teyzeler yüzünden huşu içinde namaz da kılamıyorduk ya rabbi.

Kapıdan çıkar çıkmaz ciğerlerime dolan temiz havayı keyifle içime çektim. Annemgil arkada kalmıştı.

Annemgilin ve babamın çıkmasını beklerken banka oturdum ve etrafı izledim.

Erkekler de yavaş yavaş çıkarken gördüğüm tanıdık yüzle birlikte bakışlarım oraya takıldı.

◆

Bu bölümü okuyucum Nisanur929 ithaf ediyorum♥

Ecel terleri dökerek alelacele yazdım hatalarım varsa affola
Kontrol etmeye vaktim olmadı

Diğer bölümde görüşmek üzere,
Selametle👋