Günah Gecesi
Açmıyorum kapıyı, pencereyi, yaşam girmesin içeri. Açmıyorum göğsümün üstüne çökmüş derdi. Her renge kapattım, açmıyorum gözlerimi.
Her bir hücremde en son sen kal, unutmayayım seni.
Bu sabah uyandığımda, dün hiç intihar etmemiş gibiydim. Yanında uyanacağımı zannettim. Yanlışlıkla yaşamı içime çektim. Sen, gözlerimin önündeydin. Ama sonra yeniden ölmek istedim. Çünkü... Çünkü yüzünün çizgilerini hatırlamakta güçlük çektim.
Çünkü hayalimdeyken, sen değil gibiydin. Gözlerinin içine işleyen gülümsemeyi yerine koyayım derken, gözünün kenarındaki çizgiyi mahvettim. Dudaklarının kavisini çizeyim derken, sakalallarının uzunluğunu kestiremedim. Ben, asıl bugün ölümü hak ettim.
Ama benim seçtiğim hatıram sendin. Ne olursa olsun tek hatırlamak istediğimdin. Gerekirse sildirirdim hafızamı, geriye hiçbir şey bırakmazdım senden gayrı. Bir sen kalsan hafızamda, yaşamak için bütün sebeplerim tamamlanırdı. Fakat ya bu tekrarlanırsa? Ya yine unutursam dudaklara gül veren gül yüzünün çizgilerini? Ya gittikçe fluya çalarsa hayalin? Ben neylerim? Ne düşer benim payıma ölümden başka?
Dün iki günah işledim. İntihar ve inkar ettim. Ama beni asıl cehennemde yakacak şey, seni unutmaktır Ali.
Beni denizin dibinden çektikten sonra, yüzüme acır gibi baktılar. Beni battaniyelerle sardıktan sonra, yüzüme sanki duyulması günahmış gibi eğilip sordular.
''Neden atladınız?''
Günahımı benden başka kimse bilemezmiş gibi yalan söyledim Ali. İnkar ettim. Atlamadım dedim. İçtikten sonra sahile gelince dengemi kaybettiğimi söyledim. Sen hiç yalan söyleyemezdin, söylemezdin. Ben söyledim. Hiç tereddüt etmedim, yüzümden tüm acıları sildim. Rolümü büyük bir başarıyla eda etmiş olmalıyım ki, kimse umursamadı. Doğru ya da yanlışın hesabını sormadı. Yılbaşı gecesi, sarhoş birinin bedeni, denizin dibinden çıktı. Ruhunun orada kalması kimse için önemli değildi.
Alelacele kalabalığı dağıttılar ve günün bitmesini iple çekerek beni oturttukları yerden kaldırdılar. Evime bıraktılar. Nedenini soruşturmadılar. Yaşayıp yaşamamamın önemi yokmuş gibi, devam ettiler günlerine. Halimi sormadılar, halimden bilmediler yalnızlığımı. Onlar hiç terk edilmemiş, Ali. Onlardan hiç gidilmemiş.
Gerçekten, herkes kendi payına düşeni mi yaşar Ali? Benim payım sen gittiğinde bitti. Kimden çalınan ömrü yaşıyorum günlerdir? Kimin ahı asılı kalmış nefeslerimde?
Ali, Alim...
Hatıran, yaşamak için sebebim olmaya yeter. Sen benim seçtiğim hatıramsın.
Ben seni ölsem unutmam. Biliyorum, silinmezsin hafızamdan. Ama bil ki ölmeye çalışıyorsam, seni unutmaya korkumdandır. Çizgilerine sadık kalamadığımdandır.
Ben ölsem, seni yaşatırım en son diri kalan hücremde. Ölsem, seni unutmam.
Sen de beni unutma.
Beni yakma. Beni öldürme.
''Bilir misin seni gerçekten sevdim
Sevdiğim daha bir çok şeyin arasında
Bir tek seni seçtim hatıralar arasında
Sebep diye bir küçük mutluluğa''
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top