nhrry12 Birtanemin yeni bölüm isteğini kıramayıp atayım dedim iyi okumalar canlarım.

Arya'dan

Saçımda gezinen ellerle hızla gözlerimi açtım. Emre karşımdaki koltukta oturuyordu. Hareketlenmemle yanıma geldi ve beni kollarının arasına aldı. Karşı koymak için ellerimi kaldırdığımda bileklerime takılı , karşı duvardaki halkaya geçilirmiş olan uzun zinciri farkettim.

Ne yani beni zincirlemişmiydi? Bildiğin bir tek tasmam eksikti bu ne ya .

Kollarımı kaldırıp çekmemle bileklerimde ki büyük acıyla yüzümü buruşturdum. Yaptığım hareketle Emre bana dönüp yüzüme baktı. Yüzümü buruşturduğumu görünce kollarımı eline aldı ve bileklerimi öptü. Hayır Arya hayır yumuşamak yok .
Gözlerimi gözlerine diktim ve en sert olduğunu düşündüğüm bakışlarımı attım.
(Aralarındaki konuşma Arya+ Emre-)

+Hadi çıkar şunları.
-Olmaz bitanem olmaz.
+Yaa Emre lütfen çıkar şunları canım acıyor.
-Kaçmasaydın şuan istediğin şeyi yapabilirdin kaçmanın cezasını daha sonra vereceğim zaten demesiyle seslice yutkundum.

Emreden biraz uzaklaştım ve gözlerinin içine bakmaya başladım Can'ı merak ediyordum. Aramızdaki mesafeyi kapatıp "hadi sor ne istiyorsan" demesiyle hızla "Can. Yani ne yaptın ona ordamı bıraktın onu" dedim ve kafamı eğdim. Çenemden tutup yanağımı öptü ve "onu evine bıraktırdım ama eğer bana karşı hoş olmayan bir harekette bulunursam hem senin hem onun canını yakarım" dedi ve başımı okşadı. Hem bu kadar sevgi dolu olup hem nasıl tehdit edebiliyordu anlamıyordum. Ondan uzaklaşıp sırtımı döndüm ve yatağa uzandım. Kötü bir şey yapamazdım zaten benim yüzümden her kes fazlasıyla üzülmüş yara almıştı.
Yanıma yaklaştı ve saçımı okşamaya başladı. Saçımında okşanmasıyla bir kaç dakika sonra uykuya daldım.

EVETT BÖLÜM BİTTİ

ŞAKA ŞAKA OKUYUN HADİ.;-)

Karnımda gezinen ellerle sıçrayarak uyandım. Berbat bir kabus görmüştüm. Ben Emreden kaçıyordum ama Emre beni bulup bütün sevdiklerimi öldürüyordu. Kabusun tekrar aklıma gelmesiyle titredim ve gözümden bir kaç damla yaş düştü. Biri yanaklarıma uzandı ve göz yaşlarımı sildi. Yüzüme uzanan ellerin sahibine bakınca bana sevgiyle bakan Emre'yi gördüm. Yanıma yaklaşmasıyla yatakta geriledim. Hızla beni kendine çekti,başımı öptü ve "ne olmuş benim birtaneme" dedi. Bir kaç saniye gözlerinin içine baktım tabiki anlatmayacaktım. "Hiçç kabus gördüm önemli bir şey yok" dedim ve inanması için biraz daha yanaştım. Bana sıkıca sarıldı. Bir kaç saniye sonra benden ayrılıp "Hadi üstünü değiştir de gel yemek yiyelim" dedi. Kollarımı kaldırıp "nasıl üstümü değiştirmemi bekliyorsun acaba" dedim . Pisçe sırıtıp "istersen ben giydiririm" demesiyle kafasına yastığı fırlatıp "Rüyanda görürsün Emre gel şuraya çıkart şunları" dedim. Küçük bir kahkaha atıp yanıma geldi. Bileklerimi çözüp bütün uğraşlarıma rağmen beni kucağına alıp aşağı indirdi. Sofraya oturduk ve yemeğimizi yedik. Emre bir kaç dakikaya geleceğini söyleyip yukarı kata çıktığında kapı çaldı. Çalan kapıyı açmak için elimi kapı koluna getirmemle Emre elimi kavradı ve sıkmaya başladı. Morartacak derecede sıkmasıyla "Bırak canım acıyo" diye bağırdım. Ateş saçan gözlerini bana dikip "O bir kere olur Arya Hanım salak değilim ben bir daha kanmam " dedi ve bileğimden tutup bildiğin sürükleyerek odaya çıkartıp yatağa fırlattı. Hızla yataktan kalkıp kapıya koştum ama o çoktan dışarı çıkıp kapıyı kilitlemişti. Kapıya vurup "Emre gel lütfen" diye bağırdım. Gelmedi tek başıma bıraktı gitti beni. Yerde oturmaktan bacağım ağrıdığı için ayağa kalkıp bağırmaktan ağrıyan boğazımı ovaladım. Yatağa oturup gelmesini bekledim ama uzun süre gelmeyince duş almaya karar verdim. Dolaptan bir bornoz alıp kenara koyup suyu ayarlamaya başladım. Çilekli şampuan ve duş jeli kullanarak hızlıca duş aldım ,şortlu bir takım giydim ve banyodan çıktım. Odanın ışığı kapalıydı ama ben kapatmamıştım ki. Odada değişen başka bir şey var mı diye baktığımda kapaklarını açık bıraktığım dolabın kapaklarının kapandığını gördüm. Artık emindim ben banyoya girdikten sonra biri odaya girmişti.
"Emre çocuk değiliz nerdeysen çık işimi bitireyim konuşuruz sonra" diye bağırdım ama ses veren olmadı. Işığı açmak için yöneldiğimde Emre'nin kinin aksine sıcacık olan eller ağzımı kapattı. Ağzıma kapanan ellerle çırpınmaya başladım ama hiç bir fayda etmedi. Arkamdaki adamın bir kaç saniyelik boşluğundan yararlanıp ondan uzaklaştım. Nefes almamın zorlaşmasıyla duvara yaslandım ve gözlerimi kapatıp karşımdaki adama "ışığı aç lütfen" diye bağırdım. Adam halimi görmüş olmalı ki seri adımlarla yürüyüp ışığı açtı. Gözlerim aniden açılan ışıktan kamaştığı için bir kaç saniye bekleyip gözlerimi açtım. Karşımda siyah saçlı renkli gözlü bir adam duruyordu.( Arda Demir yani eski adıyla Yağız Kaya duruyor karşısında. Karanlık adlı bölümün son paragrafını okursanız Arda ile Arya arasındaki ilişkiyi daha iyi anlarsınız) Bana doğru bir adım atmasıyla masanın üstündeki vazoyu ona doğru attım. Vazo adamın koluna gelmişti ama hiç bir şey olmamıştı. Adamın renkli gözlerini bana dikip bir kaç adım atmasıyla hızla kapıya koştum. Tam kapı koluna elimi atmıştım ki arkamdaki adamın kolları belimi sardı. Son gücümle Emre diye bağırdım ama bu sadece arkamdaki adamın belimdeki kollarını sıkılaştırmasına sebep olmuştu. Arkamdaki adamın burnunu boynuma değdirmesiyle gözümden bir kaç damla yaş aktı. Fısıltı gibi çıkan sesimle "lütfen bırak beni ben hiç bir şey yapmadım " dememle kolumda bir sızı hissettim. Kulağıma doğru eğilip "sen kötü bir şey yapmadın güzelim sadece beni kendine aşık ettin" dedi ve boynumdan öptü.Sonrası karanlık.

Arda'dan
Günler sonra meleğimi bulmuştum. Emre'nin evindeydi. Bu gün kokusunu çekmeyi hayal ederek uyumalarım son bulacaktı. Artık hep yanımda olacaktı. Aklıma gelen düşüncelerle gülümsedim. Arabamı Emre'nin evine sürdüm.

ARTIK HER ŞEY DEĞİŞECEKTİ

EVETT 802 KELİMELİK BİR BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIM HİÇ BU KADAR UZUN YAZMAMIŞTIM. SİZCE BÖLÜM NASILDI. BEĞENDİYSENİZ YILDIZA DOKUNMAYI UNUTMAYIN