♛ 1. Bölüm ♛

KARA KRALİÇE

Kara Ülke, Kuzgun Tepesi

Kara Kraliçe, Kale'nin toplantı odasının kapısını gürültüyle açtı. Kuzeye gidecek olan gruba önderlik edecek insanların yüzleri ona çevrildi. 

Kuzgun Tepesi'nde dört gündür Ak Ülke'den gelecek haberleri bekliyordu. Oniks Saray'dan ayrılalı bir haftayı geçmişti. Diyar sınırını geçmek için hazırdı. Onunla gelecek maiyeti hazırdı.

Altın şamdanlarla aydınlatılan karanlık oda onun gelişiyle daha da karardı. Gri taş duvarlardaki gölgeler çoğaldı. Siyah saçlı, uzun boylu kadın masaya yöneldi ve elindeki mektubu masanın üzerine koydu. Yüzünde etrafındakilerin onda görmeye alışkın olduğu türden bir gülümseme belirdi. Keskin yüz hatları, beyaz teni, sürmeli yeşil gözleriyle her şeyiyle bir kuzeyliydi. Her şeyiyle karanlığa aitti.

Kara Ejderha'nın Temsilcisi olan melez adam kahverengi gözlerini Dymentsia'nın masaya bıraktığı mektuptan alamıyordu.

Toplantıları bölünmüştü. Ancak o anda konuştukları kararlaştırılmamış bir mesele değildi. Kara Konsey bir haftadır aynı şeyi tartışıyordu, kuzeye gidişlerini, kuzeyi, kuzey halkını.

Lider Artemisia merakına yenik düştü. "Beklediğimiz haber mi, kraliçem?"

Dymentsia ahşap sandalyelerden birine geçti. "Ak Ülke artık kardeşime ait. Kar Kraliçesi ölmüş."

Darranio endişeli bakışlarını Kraliçe'ye yöneltti. "Ak Kraliçe yaşıyor mu?"

Dymentsia omuz silkti. "Görülerinde fark etmişsindir diye düşünüyordum." Siyah kaşları çatıldı. Temsilci Rhadenis kendi önündeki kağıtları onun önüne doğru iterken Lider Darraino açıklama yaptı.

"Belirli işaretler fark ettim, kraliçem. Ancak kesin bir kanıya varamadım. Kehanette bile belli değildi bu."

"Öldüğü sanılanın yaşamasıydı vaat edilmeyen." Kraliçe Dymentsia önündeki kağıtlara hızla göz gezdirirken masanın üzerindeki tüy kalemlerden birini aldı. "Yeterince açık gibi sanki."

"Peki ya kim onu geri getirdi?" diye sordu Xain. Darranio'nun çırağı ve varisi ilan ettiği kişi. Ayrıca yeniden doğanlardan biri daha. Genç büyücü o anda yanında oturan elf Lorenna'nın sayesinde dirilmişti. Lorenna kuzeyden biriyle iletişime geçmişti ancak kim olduğunu bilmiyordu.

Kara Kraliçe'nin anıları da adeta karanlığa ve gölgelere karışmıştı. Hiçbir şey hatırlamıyordu. Fakat bu büyücüyü dirilten kişiyi tanıdığını biliyordu. En azından bir zamanlar tanıyordu.

"Ben." diye yanıt verdi Kraliçe. "Biz. Temsilci Rhadenis ile birlikte, Kara Ejderha'nın Gücü'yle yaptık bunu. Kara Ejderha'nın ve Ak Ejderha'nın birliğinden, Nmerysa'nın benim ikizim olmasından faydalandık. Lider Aryandria da bize yardım etti." Yeşil gözleri masanın üzerinde yanan mumlara baktı. "Ak Kraliçe çok kısa bir süre önce bu kaledeydi."

Dahasını sormaya kimse cesaret edemedi. Kara Kraliçe'nin iyi bir gününe denk gelmiş olmaları kötü günlerini unutturmaya yetmemişti. Kimse onu kızdırmak istemezdi. 

Yine de orada bulunan herkes için gülümsemesi her şeye bedeldi.

"Auramos nerede?" diye sordu Dymentsia yuvarlak masanın karşısındaki Rhadenis'e bakarak. 

"Rhdenya ile birlikte kütüphanedeler." diye yanıt verdi Rhadenis hızla. "İyiler, merak etme."

Lierra Kara Kraliçe'nin önüne cam bir bardak koydu. "Dareina'nın da bizimle geleceğini duydum." dedi sanki soru sorar gibi. 

Kraliçe'nin isteği ve kendi merakıyla kuzeyin kültürünü araştırıyordu. Bu kez cam bardaktaki açık yeşil bir sıvıydı. Koruk suyuydu. Soğuktu. Kara Kraliçe bir yudum aldı. Ekşi-tatlı tadı tanıdı, Gök Kraliçe zamanında Turkuaz Saray'da tatmıştı bu içeceği. "Evet." dedi kısa bir yanıt vererek.

"Peki ya ülke? Yönetici kim olacak?" Lierra sandalyesine geri döndü. Onun da önünde koruk suyu vardı.

"Kimse." dedi Kara Kraliçe önündeki kağıtlara ismini yazarken. "Bulunduğum yerden ülkemi yönetmeye devam edeceğim." Ve ayrıca Dareina'ya da o kadar güvenmiyordu. "Rhadenis ile atamaları planladık. Yedeklerini bile bulduk. Gece Dağları'nı geçene kadar sorunumuz olmayacak zaten fazla uzun kalmayı da planlamıyorum. Habercilerin atlarını, seyislerini, bizimle gelecek olan katiplerin at arabalarını, kısaca neredeyse her şeyi."

"Neredeyse?" diye sordu Rhadenis merakla. Her şeyin hazır olduğundan emindi oysaki.

Kara Kraliçe'nin ses tonu güçsüzleşti. "Burada kalman gerektiğini düşünüyorum, Rhadenis. Sadece sana güvenebilirim."

"Dymen."

"Tabii istersen." diye ekledi Kara Kraliçe.

"Eğer istersen kuzeyde olduğumuz süre boyunca iki-üç haftada bir Gece'nin Yükselişi'ne gelirim." Dostuna baktı. "Fakat seninle geleceğim. Ne olursa olsun orada olacağım."

Lider Artemisia da Kraliçe'ye güven vermek ister gibi konuştu. "Gözünüz arkada kalmayacaktır. Kara Kale benim ve muhafızlarımın korumasında. Ve gerekirse birkaç güne kuzeyde neredeyseniz orada oluruz." Karanlık Ordunun komutanlarından biri Artemisia'ydı.

Ve birçoğunun aklından geçen şey Dymentsia'nın Rhadenis hariç kimseyi pek dinlemediğiydi. Ona danışırdı, ona güvenirdi. Kuzeyde de ona ihtiyacı olacaktı.

"Büyücü Dryas üç gün içinde Kara Kale'ye varacak. Acil bir şey olursa ayna aracılığıyla bana veya Rhadenis'e haber vermesini söyleyin."

Büyücü Dryas gelmiş geçmiş en güçlü kara büyücülerden biriydi.

"Siz onu görmeyecek misiniz?" diye sordu Xain. Soluk ve yeni yeni parlaklığını geri kazanan teni ona Nmerysa'yı hatırlattı.

"Nmerysa güvende." 

Ve sessizlik.

Kara Kraliçe kardeşini bu denli önemsediğini bir kelimeyle ancak bu kadar dile getirebilirdi. "Mysania taç giymek üzere. Salirhenia öldü. Faelenis ve Dalla kendi bölgeleriyle meşguller."

"Elf Şehirleri?" diye sordu Lierra, yanıtı bilse de. "Buz Diyarı?"

"Onlar benim bölgemin dışında kalıyorlar." dedi Dymentsia, yine de açıklama ihtiyacı hissetti. "Buz Diyarı iki kardeşimin elinde. Elearine Krase Kızıl Kraliçe'ye bağlılığını bildirdi. Ancak bilge elfler Mysia'yı ne kadar daha destekleyecekler, bilmiyorum. Her zaman cesarete ve büyüye karşılardı. Yine de belki Arlenka yüzünden ona bağlı kalırlar. Kharine'in Umudu'nun liderlerinin Khalrane'i yeniden şehre çağıracaklarına dair bir söylenti duydum. Bir gelişme olursa haber edin. Sarin'in Adaleti'ne gelince... Doreana Sarin yine kendi bildiğini okuyacaktır. Ancak şehrin dışına çıkacağını düşünmüyorum. Nmerysa'yla konuşacağını tahmin ediyorum."

"Buz Diyarı'nın meşru varisinin Batı Denizi'ni geçtiği söyleniyor." dedi Darranio.

"Nmerysa ülkesine tamamen hakim olunca onun da çaresine bakacaktır. Beni asıl korkutan o kız değil." Koruk suyundan bir yudum daha aldı. "Salirhenia'nın kaç çocuğu olduğunu bilmiyor olmam. Küçük olduklarını biliyorum. Buz Ejderhası'nın Gücü'ne sahip olup olmadıkları belli değil ancak bu Buz Halkı için önemsiz. Kar Kraliçesi hepsini iyi, güvendiği koruyuculara emanet etmiş olmalı. Onları bulmamız şu an için imkansız. Belki Mysia ve Nmery denerler. Ancak kendileri ortaya çıkmak istemedikleri sürece işimiz zor."

Ayağa kalktı. Konsey üyeleri de onunla beraber ayağa kalktı. Rhadenis, Darranio, Lierra, Artemisia ve Xain'in dikkati Kara Kraliçe'deydi.

"Gün doğumuna iki saat kala yola çıkacağız. Gece Dağları'na varana kadar mola vermeyeceğiz. Her şeyiniz hazır zaten. Vedalaşmak istediğiniz kişilerle vedalaşın. Son bir kez her şeyi kontrol edin, dostlarım.

"Gece Diyarı'na gidiyoruz."

Karanlığın Şafağı an itibariyle başladı!

Heyecanlananlar! (el kaldırdı)

Yeni bölümü bekleyenler? (Ve yine ben)

Bu bölümü Karanlığın Şafağı'nı başlamadan bekleyen krasimiraa'ya ithaf ediyorum. Yardımların, desteklerin ve yorumların için çok teşekkür ederim <3

01.07.2017, 02.44

EÖ: 441.474, 39.905, 8.4

AK: 82.381, 9.542, 5.8

KŞ: 1.355, 141, 195