kapadokya gizli geçid

Hamza 13 yaşındadır ve ortaokul yediye gidiyor her yıl yaz tatilinde halasının evine kapadokya'ya gider yine yaz tatili geldi hamza ve annesi babası ve kız kardeşi ece kapadokya'ya gitmek için hazırlanıyorlardı. Sonunda yola çıktılar 3 saatlik yoldan sonra halasının evine vardılar hamza ve ece koşa koşa halalarına sarıldılar içeri girdiler halası her seneki gibi masayı donatmıştı hamza ve ece yemekten sonra sızmışlardı sabah uyandıklarında halası onlar uyanana kadar yine masayı güzelce donatmıştı halası hamza ve ece'den kümesten yumurta almalarını istedi kümese girdiler ece'nin ayağı un çuvalına takılarak düştü hamza hemen ece'yi kaldırır ece kalkarken un çuvallarının döküldüğünü ve bir geçid görür -abi bak bir geçid buldum. -hani bak işte burda. -aaaaa hadi gel bakalım. Hamza ve ece gizli geçidin içine girerler ve gördüklerine çok ama çok şaşırırlar ece; abi bak heryer kafatasıyla dolu ben çok korkmaya başladım. Hamza; bende çok korkuyorom canım kardeşim. Ece ;abi sende benim gördüğümü görüyormusun. Ece; evet kardeşim bende görüyorum üç tane kapı var ve her kapının üzerinde ayrı şeyler yazıyor. 1. Kapının üstünde örümceklerle dolu oda 2. Kapının üstünde yılanlarla dolu oda ve sonuncusu 3. Kapının üstünde aslanlarla dolu oda yazıyordu iki kardeş 1. Kapıyı seçerek örümceklerle dolu odayı seçerler ece; abi eminmisin bu odaya gireceğimizden. Hamza ; evet kardeşim burdan geçicez. iki kardeş korkak bir şekilde odanın kapısından içeri girerler iki kardeş çok korkmuşlardı ama korkmaya gerek yokmuş oda bonboşmuş ama sonradan inanılmaz bir şey oldu odanın içinde bir kapı belirdi hamza korkusunu yenerek ece'yi arkasına alır ve tek başına kapayı açar ve hemen kapıyı geri kapıyı kapatır odanın üstünde yazdığı gibi içerisi örümcek doluydu. Ece; bak abi kapının arkasında bir kağıt var hamza kağıdı eline alıp sesli bir şekilde okumaya başlar kağıtta "imdat kurtarın beni " yazısı yazıyordu. Hamza sonradan kağıdın altında yeşil bir düğme görüyor ece kurtulmak için hemen hiç düşünmeden basmış hiçbir şey olmamış hamza tekrar şansını deneyerek kapıyı açar fakat ikinci defa kapıyı açtığında ise örümcekler yoktur ece ;demekki o düğme örümcekleri odadan çıkarıyordu. Ece ve hamza korkarak odaya girerler odada biraz ilerlerler ve iki kapı belirir hamza; ece kardeşim ben birinci sende ikinci odaya girelim. Ece;tamam abi ama girdiğimiz odaların kapısını açık bırakalım. Hamza;tamam ama eyer başımıza birşey gelirse kaybolursak ikimizde geldiğimiz yoldan geri döneceğiz. Ece; tamam.der ve iķiside odalara girerler ece biraz ilerledikten sonra demir bir kapı görür ama kapı kilitliydi ece sağ sola bakınmaya başladı ne bir kağıt ne de bir anahtar bulamamıştı. Biraz daha etrafa bakınbaya başladı ve sonunda bir anahtar bulmuştu ama kapının üstünde çiviyle asılmıştı eli yetişmiyordu koşa koşa geri dönerek abisinin girdiği odaya girdi.sonra abisinin söylediği söz aklına gelir ve odaya girmemesi gerektiğini anlar ve bir süre beklemesine karar verir ece bekler bekler neredeyse iki, üç saat geçer fakat hala abisi hamza gelmez  ece korkar ve içeri girer fakat içeri girer girmez bir kapı daha belirdi kapının hemen sağında bir fener kapının diyer yanında bir kutu kapının hemen üstünde eski yazılmış yazılarla korku tüneli yazıyordu ece hiç düşünmeden kapının yanındaki kutuyu açar kutunun içinde yabancı dille kısa  bir yazı yazıyordu sanırım arapça yazısıyla yazılmıştı ece hemen kendini toparlıyıp arapça yazıyı cebine koyar ve el fenerini eline alıp kapıyı açar içerisi çok karanlıktı el fenerini açar ve karanlık olan yere doğru tutar karşısına kocaman bir labirent çıkar ece labirentte kaybolmamak için bir süre düşünür sonra şunu farkeder cebinde bir ip vardı labirentin kapısında bir çıkıntı bulur ve ipi oradaki çıkıntıya bağlar ipi yola devam ettikçe açar ygeldiği yolu kaybetmemek için ipi yanında götürür bir süre yol aldıktan sonra abisinin saatini bulur ve saatin yanında bir kağıt bantlıdır kağıdın üzerinde abini bulmak istiyorsan  labirentin sonunu bulman gerekir yazıyordu ece iyice sinirlenir ve iki saat içerisinde labirentin sonunu bulur ve çıkar abisi orada baygın elleri ve kolları bağlı bir şekilde uzanmış bir vaziyette bulur ece hemen abisini çözer abisi uyanır abisi uyandıktan sonra ece'ye olanları anlatır meyerse labirentte yürürken biri benim gözümü kapatarak yüzüme bir şey sıktı ve sinrası işte burdayım ece hemen lafa atılarak yanda bir oda var istersen oraya girelim belki birşey buluruz ece ve hamza iki kardeş içeri tam gireceklerdiki gördükleri şey karşısında şok oldular içeride iki kişi vardı onlarında elleri ve kolları bağlı bir şekilde uzanıyorlardı ece ve hamza onların ellerini ve kollarını çözerler onları kaldırırlar iki kız ve erkek çocukları hamza ve eceye siz kimsiniz diye sorarlar 4 kişi bir süre kendi aralarında bakışırlar hamza bunun devam edeceğini biliyordu hemen herşeyi anlatmaya başladı
Biz buraya istemeden geldik ve burdan çıkamıyoruz ya siz kimsiniz nasıl buraya geldiniz ve kim sizi buraya bağladı
iki çocuk cevap verdiler ben erdem buda ablam deniz bizde buraya istemeden geldik ve bizi kimin bağladığını bilmiyoruz gözlerimizi açtığımızda kendimizi burada bulduk. Ozaman hep birlikte bir gurup olup buradan çıkalım varmısınız
Çocuklar hep birlikte varız diye bağırdılar
Hep birlikte kalkdılar  ve yola koyuldular
Akadaşlar size göstermek istediğim birşey var abime bakmak için labirente girecektim ki kapının önünde bir kutu vardı kutunun içini açtığımdabir yazı vardı diyerek yazıyı çıkarır ve erdem'in eline verir erdem ben bu yazıyı okuya bilirim bu yazı arapça yazıyor ve ben arapça okumayı biliyorum halam öğretmişti der ve yazıyı okumaya başlar yazıda "Geldiğiniz yoldan geri dönün yoksa başınıza çok kötü şeyler gelicek " yazısı yazıyordu ne olduysa birden bire yer ikiye ayrıldı hamza, ece, erdem, ve deniz aşağıya düştüler aşağıda hişbir şey gözü görmüyordu içerisi çok karanlıktı birden ileriden bir ışık yaklaşıyordu dört arkadaş çok  korkmuşlardı birbirlerine sarılıp beklemeye başladılar ışık gittikçe yaklaşmıştı sonunda ışık dibimizde bitti karşımızda iri yarı şişko bir adam vardı. adam bağırarak benim yerimde ne işiniz var
Ece: biz buraya nasıl geldiğimizi bilmiyoruz buraya isteyerek gelmedik ve buradan çıkamıyoruz
Adam sizi buradan bir şartla çıkarırım dedi erdem ise neymiş o şart  adam der ki bana yıllar önce kaybettiğim kumandamı bulacaksınız o kumanada işte arkamdaki kapıyı açıyor arkamda gördüğünüz odanın içinde ki altınları zümrütleri külçeleri bana getireceksiniz dediğim şartı uygulamak istemiyorsanız o zaman çıkış yolunu bulup çıkarsınız tabi bulamayacağınız için bu imkansız çünkü çıkış yolunu bir tek ben biliyorum bura da başkakimseler yok size yolu gösterecek erdem hemen cebindeki kumandayı çıkarır istediğin kumanda bu mu adam evet der ve hemen erdem'in elinden alır nerede buldun bunu diye sorar erdem cevap verir nerede bulduysam buldum şimdi bizi çıkar burdan adam kumandanın en alt kısmındaki kırmızı düğmeye basar duvarda bir kapı açılır dışarıyı göstermekteydi dört arkadaş hemen dışarıya çıkarlar herkes evlerine gider ve yıldızlar kül oluncaya kadar ayrılmayacaklarına söz verirler ve sık sık görüşürler taki ölünceye kadar en sıkı dostluğu o zaman anlarlar

   YORUM YAZMAYI VE BEYENMEYI UNUTMAYIN

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top

Tags: