4. Bölüm

Rüya bütün yaşam enerjisini yokluğa teslim etmiş bir ceset gibi sandalyenin üzerinde oturuyordu. Aklında vermiş olduğu kararı devir edip duruyordu. Emindi. Kendisi yüzünden bir kişinin daha öldürülmesine göz yummayacaktı.

Öldürülen polislerin cesetleri Rüya'nın evine yakın bir çöp konteynerinin içinde bulunmuştu. Rüya'ya koruma teklif edilmişti ama Rüya kabul etmemişti. Kendisi yüzünden dört kişi öldürülmüştü ve bir kişinin daha öldürülmesine razı olamazdı.

Aradan birkaç hafta geçmişti. Rüya her sabaha odasında bir mektupla uyanıyordu tabi uyuyabilirse. Yüzündeyse korkunun değil de artık çaresizliğin fidanları büyüyordu. İşe gitmiyordu, dışarıya çıkmıyordu ve yaşadığını hissetmiyordu.

Rüya güneşin doğmasıyla yataktan kalktı ve ne zamandır bakmadığı aynasına baktı. Gözlerinin altı morarmış ve yüzü küçülmüştü çünkü fazlasıyla zayıflamıştı. Gözlerine baktı. Umut kokan kahverengi gözleri şimdi ona yok oluşu çağrıştırıyordu. Ne zamana kadar böyle devam edeceğini sordu kendine. Katil her akşam yanı başındaydı. Bir başkasına daha zarar verir diye kimseye söyleyemiyordu ama artık kendisinde dayanacak gücü bulamıyordu. Birileri daha ölmesin diye her gün kendisini öldürüyordu.

Her sabah olduğu gibi istemsizce bacakları mutfağa doğru yöneldi. Elini attığı ilk çekmeceden ince ve zarif bir bıçak aldı. Bıçaktaki yansıması ona mahvolan hayatını anlatıyordu ve artık bu hayata bir son vermeliydi.

Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top