10. Hüznün Rengi
İki damla yaş, takılı kaldı kirpiklerimde.
Görmezden geldiğim bütün yok ettiklerin,
Bir bir kuşanıp silahlarını, toplandılar yüreğimin çevresine,
Yakıyorlar canımı, her gün her gece aynı işkence.
Renkleri çekilmiş umudun renginin,
Gri bir hüznün şeffaf perdeleriyle çevriliyim şimdi.
Mutluluğu görüyorum bulanık renkleriyle,
Uzakta, yaklaştıkça kayboluyor.
Sesleri doluyor kulaklarıma aşk cıvıltılarının,
Ruhumun sancısı, beynimin kalkanı dinlemiyor boş vermişçesine.
Gökyüzünün matemiyle ıslanıyor yüzüm,
Eğik başımı kaldırıyorum minnetle,
Yüzümdeki keder izlerini siliyorlar nazikçe.
Hüznün rengiyle dokunmuş pelerinim dalgalanıyor omuzlarımda,
Hasretinin rüzgârıyla bürünüyor grinin bin bir tonuna.
Bir gün mü geçti, mevsim mi değişti kestiremiyorum,
Güneş ısıtmıyor artık, terk ediyor Dünya'sını; senin gibi.
Belki son kez, gün doğumunun muhteşem ışıkları vuruyor göz kapaklarıma,
Sen sanarak aralıyorum yavaşça.
Görüşüm bulanık, tülün arkasındayım hala,
Mecali kalmamış renklerin ışıkları kaybolunca.
Yaşıyorum, gök kuşağının bütün renkleri takılıymış gibi kanatlarımda.
Aslında, akıp giden zamanın dansını izliyorum yalnız ve yalnızca...
< E.Y. >
Şiir hakkındaki düşünceleriniz nedir?
Sizce de hüznün bir rengi var mıdır?
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmamanızı rica ediyorum.
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top