6. Rahat bir Uyku
Kalbim, göğüs kafesimi yırtarcasına hızlı atarken tüm vücudumdan yaşam enerjisinin çekildiğini hissediyordum adeta. Bacaklarım beni taşıyamayacak kadar güçsüzleşmiş Loki'nin beni tutmasından dolayı ayakta durmayı başarıyordum. Vücudum soğuk bir gecede yağmura tutulmuş küçük bir köpek yavrusu gibi tir tir titriyordu. Hissettiğim çaresizlik, korku ve ona güvendiğim için kendime olan öfkem. Yaşadığım tüm duygu patlamasını birkaç saniyeye sığdırmış tüm hayatımın bir film şeridi gibi gözümün önünden geçmesine tanık olmuştum.
İri vücudunun altında ezilen küçük bedenimi kıpırdatmak bile mümkün değildi. Gözyaşlarım eline doğru yol çizerek parmaklarına ulaşmış ardından tozlu zeminle buluşmuştu. Kalın parmaklarının esir aldığı dudaklarımdan küçük bir inilti karıştı havaya. Gözlerini kısarak kafasını çevirmiş hareketsiz bir şekilde tüm dikkatini merdivenlere vermiş durumdaydı. Böyle zamanlarda tıpkı vahşi bir canavar gibi onun ne kadar tehlikeli olabileceğini daha iyi anlıyordum.
Eline doğru süzülen sıcak sıvı dikkatinin dağılmasına neden olunca hızla zümrüt yeşili gözleri irislerime kenetlenmişti. Gözlerimde olan saf korku ve yanaklarımdan süzülen gözyaşlarını farkedince şaşkınlıkla kendini geri çekmiş duvara tutunarak güçlükle ayakta duran bana bakmıştı. Varlığını yakınımda hissedince nefes almaya bile cesaret edemiyordum adeta. Birkaç adım geri çekildiğini gördüğüm an ciğerlerime tüm oksijeni hapsetmek istercesine derin nefesler almaya başladım.
"Üzgünüm, incittim seni. Sessiz ol, saklan. Yukarı katı kontrol edip geleceğim." dedi duygu barındırmayan düz ses tonuyla ardından sessiz adımlarla tek tek basamakları çıkmaya başladı. Yukarıda birileri olabileceği düşüncesi beynimin bir köşesine yerleşirken tüm duygularımı geride bırakarak salona adımladım. Kalbim küt küt atmaya devam ederken o birkaç saniyelik kısa bir sürede ilk aklıma gelen şeyi yaparak hızla L şeklinde olan koltuğun arkasına atmıştım kendimi. Tozlu parkenin üzerine iki büklüm eğilmiş yukarıdan gelecek herhangi bir sesi bekliyordum. Her nefes alış verişimde yüzüme doğru havalanan ve burnuma giren tozlardan dolayı öksürmemek için kendimi zar zor tutuyordum.
Yaklaşık beş dakika sonra yukarıdan gelen gürültü kulaklarıma ulaştı. Bir şeylerin devrilme sesi ve ardından merdivenlerde duyduğum ayak sesleri. Kalbim kulaklarımda atarken olduğum yere iyice sinerek sanki yok olmaya çalışıyordum. Salonda duyduğum ayak seslerinin Loki'ye mi yoksa tehlike arz edecek herhangi birine ait olup olmadığını kestiremiyordum. Birkaç saniye sonra Loki'nin "Çıkabilirsin." sözünü duyduğum an sesini duymanın beni bu kadar rahatlatacağını ve mutlu edeceğini hiç düşünmezdim.
Tozlu zeminden destek alarak yavaşça ayağa kalkmış elimle üstümü silkeleyerek giysilerime yapışan tozlardan kurtulmaya çalışmıştım. Loki boydan pencerelerin önünde durmuş gözlerini kısarak düşünceli bir halde dışarıyı izliyordu. Şüpheci bakışları bir süre bahçeyi, ormanın derinliklerini taradıktan sonra "Şimdilik kimse yok. Dikkatli ol ve perdeleri kapalı tut." dedi parmaklarını koyu perdelere dolayarak kapatırken.
Şimdilik mi?
Askerlerin bizi burada bulup yakalayacağı düşüncesi tüm duygularımın altüst olmasına yetmişti. Aynı anda yaşadığım bu duygu karmaşasından dolayı fiziksel ve duygusal olarak bedenimin çöktüğünü hissediyordum. Bu lanet olası dünyada rahat denen bir şey var mıydı acaba?
Odanın tamamen karanlığa gömülmesiyle düşüncelerim de bir anlığına karanlığa hapsoldu. Kapanan koyu perdelerle evin her bir köşesine ulaşarak aydınlatmaya çalışan dolunayın çabaları da son buldu. Karanlıkta geçirdiğimiz birkaç saniye ve ardından avizeden yayılan gür ışık tüm odayı doldurdu. Uzun süredir karanlığa alıştığım için gözlerimi kısarak alışmaya çalıştım aydınlığa.
Duyduğum endişeyi bir süreliğine kalbimin derinliklerine gömmeye çalışarak rahat bir nefes aldım. Şu an istediğim tek şey yıkanmak ve yatakta rahat bir uyku çekmekti. Günlerdir hücrede düz zeminde uyudukça rahat bir yatakta uyumanın hayalini kurup duruyordum. Loki yukarı kata çıkmadan önce son kez bakışlarını bana çevirerek "Sondaki oda benim. Diğer hangisini istersen kullan." dedi kayıtsız bir şekilde. Yukarı kattan gelen kapı kapanma sesiyle bir süreliğine yalnız olacağım için kendimi daha rahat hissediyordum. İlk önce biraz ortalıkta dolaşmış salonun duvarına bitişik olan mutfağı bulmuştum. Burada bozulmayan herhangi bir ürün kalmış mıydı bilmiyorum ama olsa bile boğazımdan bir şeyler geçeceğini sanmıyordum. Kısa süreli arayıştan sonra dolaplardan birinden bardak bulunca musluktan su doldurarak içmiş ardından uyumak için yukarı kata çıkmıştım.
Koridorda biri karşımda diğer ikisi ise sağ ve solda olmakla toplam üç tane kapı vardı. Sondaki odanın Loki'ye ait olduğunu bildiğim için geriye iki odadan birini seçmek kalıyordu. Karşımdaki kapıya sanki daha fazla bakarsam içeriyi görecekmişim gibi uzun uzun baktım. Hücrede bile yemek yemeyen, uyumayan birinin şu an o odada ne yaptığını merak etmiyor değildim. Derin bir nefes alarak sağdaki odanın kapısını yavaşça açarak temkinli şekilde içeriyi kontrol ettim. Evde hiç kimsenin olmadığını söylese de korku filmlerinde olduğu gibi her an bir yerlerden üzerime birinin atlayacağından korkuyordum. Koridordan yayılan ışık odanın az da olsa aydınlanmasına neden olunca içerinin boş olduğunu görmüştüm. Hemen kapının yanında olan ışığı açarak içeriye birkaç saniyeliğine göz atmış ardından diğer odayı da aynı şekilde kontrol etmişdim. Soldaki yatak odası kestane rengi, klasik ve son derece süslü bir mobilya ile kaplıyken sağdaki oda tümüyle bembeyazdı. Loki için hangi odayı seçmemin bir önemi olmasa da burada kendimi öyle bir odada kalacak kadar önemli hissetmiyordum.
Tek kişilik beyaz bir yatak, iki komidin ve elbise dolabından ibaret olan mütevazı bir oda da rahat etmem için gayet yeterliydi. Odada banyo olması beni daha da mutlu etmişti. Sıcak bir duş aldıktan sonra dolaptan bulduğum birkaç parça kıyafeti üzerime geçirmiştim. Giydiğim pijamalar bana küçük olduğu için dar olmuştu ama şimdilik giyecek başka hiçbir şeyim olmadığı için önümde bir seçenek de yoktu. Sanki sıradan bir günü sonlandırıyormuşum gibi kafamdaki tüm düşünceleri bir kenara bırakarak rahat bir uykuya dalmak için yorganın altına attım kendimi.
Bạn đang đọc truyện trên: AzTruyen.Top